Yaş ilerledikçe , kendini ihmal ettiğini fark edince daha çok kendini düşünmeye başlıyor insan,mesela hiç kimsenin peşinden gidemeyecek kadar yorgun düşüyor.
Ayakları,canını acıtacak insanlara kapatıyor kalbini,aklını karıştıran,kalbini yoran,midesini bulandıran herkesten uzaklaşıyor.
Sadece elini tuttuğu sırtını yasladığı,acısını paylaştığı bir insan olsun istiyor hayatında. Şayet bunlar olmadığında kabuğuna çekilmek sadece kendisiyle ilerlemek istiyor yolundan…
Çünkü kendisiyle yaşadığı huzurun daha evla olduğunu anlıyor.Yaş ilerledikçe zamanın,yaşamın,uyanmanın nefes almanın kıymetini kavrıyor.
Kısacası yaş ilerledikçe üşengeçleşiyor insan,gençliğindeki çevikliğin yerini umursamazlık ve rahatlık alıyor,gereksiz işlerle ve insanlarla uğraşmak istemiyor.
Kimse bozmasın keyfini,kimse kaçırmasın istiyor tadını,kimseye eyvallahı olmuyor ve bildigini okuyor aklına eseni yapıyor,kimseye borçlu kalmadan,hesap vermeden,tek kullanımlık tekrarı olmayan kalan ömrünü içinden geldiği gibi yaşıyor..
Hikayesini bitirdiğinde gideceği son durağa kadar istediği sadece sağlık ve huzurdur kursağında kırık hevesler kalan ve acılardan geçen insanların.
Bir cevap yazın