Sen canıma kastetmeye meyleden Şehriyar,
Ben sana her gece masallar anlatan Şehrazat.
İlk masalım Hayat’a dair;
Usandıkça sevilen , sevildikçe kaybedilen Hayat.
Doğum ve ölüm arasındaki kimine upuzun kimine kısacık Araf…
İkinci masalım Elem’e dair.
Elem ki kaçınılamayan…
Herkesin başında bir kılıç ki Demokles’in.
Cezaevinde kadınlar, savaşta çocuklar,
Neredeyse tüm adamlar; dünyanın yükü altında birer Atlas.
Üçüncü masalım Aşk’a dair.
Bulundukça Cennet; ecnebilerin sözüyle Paradise…
Kaybedildikçe Cehennem, kan revan…
Hayatın yekünü ; acı içinde gülümseyen kuşlar.
Bakiye kalan üç gülücük, bir kaç sevinç…
Her gece bir masalla biter,
Başlar her sabah bir umutla.
Yeni bir yol haritası;
İçinde tüm beşeri hayhuyu barındıran…
Biliyorum sen masalları seven bir gelenekten gelmiyorsun ama benim anlattığım her masalı okur, her hikayeyi dinler ve her şiiri ruhunda duyarsın…
Hikaye ettiğimiz her yolculukta bizimlesin,
Bizimle ağlar, bizimle güler, bizimle uzak diyarlara gelirsin,
Hayat için bizimle kafa yorarsın…
Bu sebeple can içinde canan, canlar içinde biriciksin…
Bilhan Akkaya
Bir cevap yazın