1967 İzmir doğumlu.9 Eylül Üniversitesi Resim bölümü mezunudur . On beş kişisel, elliye yakın karma ve yarışmalı sergide yer alan sanatçının yedi ödülü bulunmakta , eserleri yurt içi ve yurt dışında birçok özel koleksiyonda yer almaktadır.2007 yılından beri Paris te Louvre Müzesinin içinde yer alan Societe National Des Beaux Arts Salon Sergisinde yer almaktadır.Uluslararası Plastik Sanatçılar Derneği Üyesidir.Sanat eğitimciliği yapmakta ve çalışmalarını kendi atölyesinde sürdürmektedir.
SERGİLER.
2014-Galeri Soyut Kişisel Sergi
2013-Adahan İstanbul Kişisel sergi
2012- Societe National Des Beaux Arts Paris
2012-DYO Resim yarışması sergisi
2012-Terakki Vakfı Sanat Galerisi ‘’küçük işler‘’sergisi
2012-Galeri Soyut ‘’küçük işler ‘’sergisi
2012-Galeri Soyut kişisel resim sergisi
2012-Galeri Soyut Karma sergi
2011- Societe National Des Beaux Arts Paris
2010-Şefik Bursalı resim yarışması sergisi
ÖDÜLLER
1991-Turgut Pura Vakfı Resim Yarışması
1992-Erzurum Resim Heykel Müzesi Resim Heykel Yarışması (Mansiyon)
2002-Turgut Pura Vakfı Resim Heykel Yarışmasız
2007-Narlıdere Belediyesi Resim Yarışması
2007-Uluslar arası Obezite Derneği’’Obez ‘’konulu resim yarışması (Mansiyon)
2010-Şefik Bursalı resim yarışması ödülü
2012_Türkiye Jokey Kulübü resim yarışması (Mansiyon)
Hayat ile Hayal Arasında…
Yaşanılan her an’ı her varlık farklı yaşar. Bu yüzden her varlığın ‘anı’ dağarı farklı farklıdır. İnsanın yaşam döngüsü; an’ları, anı’ları, hayalleri, beklentileri, hüzünleri, sevinçleri dünyayla sanki beraber döner.
Sanatçı, bu döngüde sınırsız duygu ve görüntü olanaklarından anlar yakalar, bu anlara hayat ile hayal arasında biçim ve renk vererek resimlerini kendine özgü bakış açısıyla kurgular.
Sanatçının resimlerinde zaman; hem günümüzdür, hem de evvel zaman içerisinde bir zamandır. Mekan ise hem bildiğimiz, gördüğümüz yerlerdir hem de kaf dağının ötesinde, düşsel bir yerdir.
Resimlerinde renk tuval yüzeyinde yer alan formlarla sınırlı değildir. Renk; desenle birlikte hareket eden bir unsurdur, desen ise; renk ile birlikte harmanlanmış bir sürecin sonucudur.
Olanaksızmış gibi görünen mekan içerisindeki figür koordinatları, figür pozisyonları ve figür obje ilişkileri kendi varoluşlarını imgesel bir boyuta taşımak amacıyla kurgulanmış bir oyundur.
Figürlerini, yaşanılan gerçeklikten, hali hazırda önümüzde duran mekanlardan alır ve onlara düş aleminin bambaşka sahnelerinde roller verir. Bu yüzden sanatçının figürleri, çoğu zaman bize tanıdık yüzler olarak görünebilir.
Sanatçı, insana ait değerlerin darmadağın olduğu bu yüzyılda insanın yaşamına dair konularıyla hepimizi içsel bir yolculuğa davet ediyor.
Bir cevap yazın