hürriyetin hangi madenden yapıldığını bilmek istiyorsan
dağlardan yana çevir başını
gölgesi serin yerdesin
güneşe en yakın
düz ovalar
bir yaradılış zayıflığıdır yalnızca
dağların yerini tutacak başka bir yuva bulamazsın…
suya bak
denizlere doğru koştuğunda
nasıl da berrak
ve nasıl yapış yapış
bir yerde durup kokuştuğunda…
bir kaya gibi batmaktansa denizin dibine
bir ütopyamız olsun diyorum
umutlarının zirvesinde başımızın döndüğü…
tepesinde süzülen kartal
eteğine sırtını dayamış çoban
bir de kaplan olmalıyım
yüreğinin mağarasına sığınmış…
batan bir geminin hüznü sirayet etse de suyun damarına
and içerim ki ben
sahillerinin menzilinde duracağım
kumunun harcına karışmış…
sen, ben ve biz olan o denize
ulaşmamızı sağlıyordu sular
takma kafana
kalp için hayat basittir aslında
dağlarda bir tutam reyhan uğruna
çarpabildiği kadar çarpar…