1.
Zihnimi kurcalıyorum bir öğretim üyesi gibi
Karıncalanmış gövdemi kımıldatmak için
1’den 9’a kadar sayacağım
İnsan kere insan=toplum
Toplum kere toplum= tarih
Tarih kere tarih =zaman ötesi
Basamak basamak
Bir arkeoloji kürsüsünde
Sırtımda göktaşı taşıyorum
Paris komününde işçilerle dolup taşıyorum
Kâbe’de müminlerle Tibet’te Budistlerle
Taksimde bir miting alanı gibi yığınlarla dolup taşıyorum
Caddelerde yaya yürüyen
Ve kırk dereden
Bir değirmene su taşıyorum
Tam özerk bir üniversite için
Tam kapasite zihnimi açıyorum insanlığa
Dilimde yüz binlerce sözcük ile
Her dilden dilek tuttum
Arapça dua ederek
Türkçe deyiş çalarak
Kürtçe ağıtlar yakarak
Şarkılar söyleyerek Yunanca, Farsça
Hiç bu şehri ve nöbet yerimi terk etmeden
Zihnimi kurcalıyorum
Sabahı bulmak ile karanlığı kutsamak arasında kalmışız
Nafakayı kazanmakla zamanı harcamak arasında
2.
Zihnimi kurcalıyorum bir gizli ajan gibi
Milyarlarca sinir hücrelerimden istihbarat topluyorum
Ölü veya diri herkese bulaşmış bir adamım ben
Bana bulaşanların da haddi hesabı yok
Sen ey el çabukluğuyla, el altından
El değiştiren değerlerin tanrısal gücü
Nedendir her zaman mafya için
İnsan kaynakları, hazır kıta bekler burada
Nasıl olsa komaya girmiş bir vücut ile
Havsalanın almadığı namevcut
İki dünya arasında kalmışız
İlim irfan camiası boş…
O post modern zamanlar
Ki sıkıştırılmış bir hard disktir aslında
Ta Pentagon’dan Paris’e kadar
Nereye gitsek artık muhafazakâr
Ve mutaassıp
İki esrarkeş arasında kalmışız
Edebiyat kürsüsü boş…21.yüzyılın kürsüsü…
A’ dan Z’ ye kadar zihnimi kurcalıyorum koşa koşa
Beynimizin ağırlığını tartsak 1800 gr et
İçindeki korkularımızı toplasak
Tonlarca kaba kuvvet arasında kalmışız
İşin esası bir diabet hastası gibi
Sonsuz muhabbeti unutmuşuz
Ya da sanki hepten unutmuşlar bizi
Kürsüde hala bir papağan gibi vaaz okuyanlar
Artık ne söylerse söylesin küfür gibi gelir bize.
Bir cevap yazın