yer çekiminden midir bilmem
fikrime düşüyorsun sık sık
o zaman
ateşlere atıyorum kendimi
keşkeler doğuyor içimde
anların küllerinden…
vahşileşiyor boşunalık duygusu…
büyüyor
anın büyüsüyle tutuşturulan ışık
büyüyor
içimdeki küflü ıslaklık…
hep sana bakıp
hiç yol alamamanın özeti bu sokaklar
kendine kapalı ırmaklar gibi
boşalamıyor denizine..
artık yazmıyorsun ya
hüznünde öğreniyor yalnızlığı demir
şose kıyıları artık serin ve
acıtıyor makasları trenlerin…
martının kanadındaki rüya gibi
vapur ne kadar da çok köpük çıkarıyordu gittiğin gün
sözüm
kırkı çıkmamış sulara gülüm
ayrılık
yitik dalgalarda
beyaz bir gemi
bense hâla güvertesinde arıyorum seni…
Josef Kılçıksız
Paris/8 Temmuz/2016
Bir cevap yazın