ARŞİV 616
DÖNEN ÇARKIN OYUNLARI – BEGÜMHAN VARLIK
Savaşın etrafında dönen çarkın insanları, geçmişin gününü yaşamak istiyor. Ele geçirilmiş hırsların içinde, intikamın son kadehi sunuluyor. Sisli pencerelerin ardında oluşan sanatın gözyaşları, uçurumun kenarında bulunan dalgaların arasına karışıyor. Çıkarılan her şiddetli fırtınada, sanatın kaleleri birer birer yıkılıyor. Barışın insanları bir yandan haykırırken, fark edilmeyi bekleyen tutsaklık alevleniyor. Alevlerin içinde kavrulan intikam, son sunuş şeklini […]
KRAVATLI BEY – Safa Berber
Güvercinler tamam da Serçeler bile korkmaz olmuş insanlardan Onlar da anlamış bizi yavaştan Bütün hayvanlar alışıyor Hayvanlığımıza Barış için yaşamadık mı şuana kadar E bu ölenler ne o zaman kravatlı bey! Böyle barış olacaksa olmasın Barış hiç olmasın hatta Mutlu musunuz kravatlı bey! Bunun için beni akıl hastanesi yada Mapushaneye koyun kravatlı bey! Eleştirmek suç […]
300’lük, Şiir – Erdem Saçlı
İyi günde kötü günde Her zaman her her yerde her nefeste Ben iki cihanda yaşarım Hayat bildiğim gül yüzünle Boğazımdan sensiz ömür geçmez Bu sevda toprak altında bitmez Tutuştu kalbimiz Anka misali Aynı ateşle yananlar ölmez
Tecavüz – Özgür Karakaya
Tecavüz aşma, ötesine geçme anlamlarına gelmektedir.Güçsüzlüğün ürünüdür ve bir saldırganlık türüdür… İstek dışı yapılan eylemdir. Başkasının hakkına da el uzatmadır. İnsanın yaşamına dair özlük haklarına yapılan müdahaledir ve zorla ele geçirmedir. Varlığın da yok sayılmasıdır ve saldırmadır. Kurbanın faille evlendirilerek çözüme gidilmesi ise tecavüzcüyü korumak ve yaşam süresince tecavüzü meşru hale getirmektir. Erkek tahrik oluyorsa […]
Bejna – Şahin Eroğlu
ve dağlar kadınım sümbül menekşe açmış dağlarımız ve ne zaman baksam dağlara hatırıma gürbüz çocuklarımız seni düşündüm büyük çeneli kadınım bu demli bahar akşamı aç kalmak susuz kalmak tütünsüz kalmak hicbir sey olmaz lakin beni masmavi gözünden alikoymuşlar buna yürek nasıl dayansın
ACI TEŞHİS -Mehmet Dağlar
Vazgeçilmez bir tutkunun kollarında öylesine yaşarken, farkında olmadan tükendiğimi gördüm. Yapmam gerekenler beynime çivi gibi batıp kalbimde açıklanamaz sıkıntılara sebep oluyor. Her günün aynı tekrarı hayatın ne denli anlamlı olduğunu bana fark ettiriyor. Oysaki ben, anlamsız buluyordum tüm bu olan bitenleri ve günleri. Hatta hafta, yıl ve bütün bir evreni. En mükemmeli yakalayınca, insanların görünmez […]
SEVGİ YOLU- Semih BİLGİÇ
Bir adım daha gerek Işığa doğru Yol karanlık, ıssız, tekinsiz olsa da. Engelleri bir bir geçerek Hedefe doğru Yürümek bedeni, ruhu yorsa da. Yüzünü aydınlığa dönerek Gerçeğe doğru Yaklaşmak zaman alsa da. Teraziyi hep dengeleyerek Adalete doğru Haksızlık azıp dursa da. Dostluğu yürekte büyüterek Barışa doğru Savaş naraları korkutsa da. Gücünü az görmeyerek Dürüstlüğe doğru […]
Son Bahar -Alicem Akülker
Kim bilir nasıl bir sonbahardı Gönlümün dalları kırılır Gönlüme düşen yaprak Sonbahar da Kalbimden ayrılır Sevdiğim aklıma Nasıl girdiyse Yüreğimde de Öyle kalır.
1 kasım barış ekimi – fazlı humar
Barış tohumları ekeceğiz yeryüzüne nefes alabilmek insanca yaşayabilmek için tutuşup elele özgürce türküler söyleyebilmek barış tohumları ekeceğiz ğöğün göğsüne güvercinler uçuracağız allı pullu uçurtmalar kirli kanlı iktidarlara savaşlara katliamlara inat inatla barış inadına barış diyeceğiz ekmek hürriyet ve gelecek için canlarımız çocuklarımız sevdalarımız için 1 kasımda barış tohumları ekeceğiz Barış yaşamı inşaa eden havanın suyun […]
ANKARA – Hikmet Güzelkokar
Ankara, Ankara ne bahtı kara Çiçekler üşüyor koklama anne Gelincik kızların gittiği yere Karanfil düşüyor toplama anne Zalimin zulmüne düştükten beri Feleğin çarkından dönülmez geri Orada bir yerde iblisin biri Kurmuş düzenini yoklama anne Gençlik su ararken çöl ortasında Fidanlar kurudu göl ortasında Adalet gününde hak tartısında Günah defterini saklama anne Kardeşler meydanda çeker halayı […]
sol avucundaki üzülmüş güz yaprağı yüreğini -DilekDoğan’a- Mehmet Özgür Ersan
ağustos böcekleri sağır/ sokak köpekleri değil koyu kırmızı kan aksın/dinginlik olabilir mi artık suya doymuş bitkiler çiçek açsın derken kana doymuş dünya da kırsın korkunun dallarını /güneş açsın derken işte mezarın burası dediler başında ağustos böceklerinin koro kurduğu belli huzurla ışıklar içinde uyu dalgalara doysun kulakların, yüreğin dinginliğe barış, barış, barış her şeye rağmen barış […]
Ucu Açık Adalet – Cemal Öztürk
Ucu açık adalet üzgünüm! Devlet güvencesi altındaki U/mutsuzluğum O nasıl bir hokkabazlık Bu nasıl şeytani bir baz istasyonudur ki Kılı kırk yaran teolojik tuzaklarıyla Tarihin ipini geçirebiliyor boynumuza… Ucu açık adalet üzgünüm! Sen hesapsızca kutsanmış zulüm Bıktık usandık iki ayaklı ilahların Zehir zemberek teröründen illallah Bize her gün tank, top, copla Tonlarca kaba kuvvetin teolojisini […]
anne kadın – efla berrin fırat
Savruluyor elim böyle boşlukta böyle boşluk boş saç telleri antik yalnızlık harabeleri uğultusu kulağıma çarpan kanatan… kanadı kanatı isminin pencerelerde yürüyor gözler böyle yaşla böyle yaş yaş ses telleri demindi demi sevişlerin? tenime kıl payı ölüm… kül yutan ayna silindi kıvrıldım dizlerime dizlerimle dizlerim nerede? kızdırırdı gidişi kadının anne olan kadının kadın ANNE. sokaklarda serabi […]
Son Yorumlar