Hoş geldin – M .Meltem Kaya
Hoş geldin Ötelere gidipte Dünyaya döndün İç savaşını yapıp ne fetihler gördün Bir sepetin içinde nehirlerde yüzdün Kuyulara atılıp zindanlarda süründün Aşk’ın karşısında boynunu büküp Rabbini bulunca aşk’ına güldün Hızır oldun gemiyi batırdın Musa olup Hızır’a çattın Şahit olunca şah damarından yakın olana Lal oldun susup kaldın Harun olup sustuğunu konuştun Yuşa oldun balığını unuttun […]
Veda Somyası – Deniz Kenan Kılıç
Kapalı gözlerinden süzülen gözyaşlarının taşıdığı yalnızlık hissi Yaşlı bedenini, anımsadığı düzmece yollarda geziye çıkarır İstemsizce son kez hareket ettirdiği kolları ve bacakları Buruşturduğu yüzünün derinliğinde pandomim icra ettirir Karanlık odada, akşam vakti sessiz televizyondan yayılan cılız ışık Sabah ışıklarını arayan iniltilerinin arasında, yanılsamalar yaratır Ansızın boşalan terlerin soğuk ellerini tutan kıpırdak sinestezi Solan çehrenin güzelliğine, […]
İÇİMİZDE SAKLI HÜZÜN – FATMA ECE ÇAKIR
Saklarız hüzünlerimizi; belki gözlerimizi kaçırarak,belki sahte gülümsemelerimizle süsleyerek. Ne demiş Cemal Süreya: ‘Sen bakma bu kadar hüzünlü şeyler yazdığıma, ben çok gülerim. Ve gülerken hiç kimse yalan olduğunu anlayamaz.’ Peki neden saklarız hüzünlerimizi,neden söylemekten çekiniriz? Bu hüzünler bizi güçsüz mü yapar ya da ‘boşver, geçer’ gibi geciştirici sözcüklerden mi korkarız? Oysa hani anlattıkça azalırdı hüzünler? […]
Yüzleşme – Erdal Taşkın
Gözleri kapalıydı. Bütün uzuvlarını açmış, heykel gibi duruyordu. Günün ilk saatleri olduğu için güneşin yakıcı etkisini henüz hissetmiyordu. Gerçi gün, saat, günün ilk saatleri gibi sözler onda oldu olası anlamlı hâle gelen kavramlar değildi. Gözlerini açmaya karar verdi… Vazgeçti. Daha önce de bütün uzuvları açık bir hâlde, heykel gibi durmuştu ama gözleri kapalı hiç bu […]
ritim – ayhan kelam
haydi birde burdan bakalım hayat balkonda üç saksı iki sardunya biri umut çiçeği en azından ben öyle diyorum sonbaharda açtığı için baharı es geçmişmiş yazı yaşamadan bitirmiş ama hala yaşıyor çiçek açacak kadar yaşıyor kışa kafa tutacak kadar yaşıyor yani zoru başaracak kadar yaşıyor bur dan bakalım hayat bir de umudun gözünden gel hayat barışalım […]
Dilek İşcen Akışık
İzmir doğumlu. Dokuz Eylül Üniversitesi Eğitim Fakültesi İngilizce Bölümünü bitirdi. Otuz yıl eğitimci olarak çalıştı. Öğrencilik yıllarında başlayan yazı yolculuğunu 1984 yılından itibaren şiirle sürdürdü. Salâh Birsel’in “Salı Toplantıları”na katıldı. Şiire zamanla öykü ve denemeler eşlik etti. Jale Sancak’ın Yazarlık Atölyesinde yolculuğuna devam etti. Şiir, öykü ve denemeleri Yazı-Yorum, Sin Edebiyat, Nif Sanat, Son Gemi, […]
Olanla Ölenin Köprüsü – Deniz İnan
Olsun Yokluğun yokluğunda açar çiçekler kışın Bırakın zatıâliniz berhudar olsun Kumun yolculuğudur diye dillenen Seherde çöle tepetaklak vuruşumuz Kimin yolculuğudur Ben fevkalade ipe dizilişler bilirim Ruhu şad olsun Sizinle çok önceden tanışmalıydık Babam satmadan kırmızı pikabını Üç ay ertelemeye girmeden mahalle pikniğimiz Hoş gelmeliydiniz Yüzünüze yüz sürmeliydim Avluya rüzgâr getiren o yaprak titremeliydi Sormamalıydım, aslında […]
Zeynel KÜRKÇÜ
1965 yılında Sivas-Zara’da doğdu. İlk ve orta öğrenimini İstanbul’da yaptı. Eskişehir Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi İktisat bölümünden mezun olduktan sonra, Yüksek Lisans eğitimini İstanbul Gelişim Üniversitesi S.B.E İşletme bölümünde “Aile İşletmelerinde Kurumsallaşma Sorunları” konusunda proje hazırlayarak 2014 yılında tamamladı. Halen İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığında Gelir Uzmanı olarak görev yapmaktadır. Evli ve Turan Deniz ile […]
Ego – Özgür Karakaya
“Ne kadar çok bilgi o kadar düşük ego, Ne kadar az bilgi o kadar yüksek ego”.Albert Einstein. Ego, sözlüğümüzde şu anlama gelmektedir:İsim, felsefe Ben; Latince bir kelime olan Ego, ben, benlik, kendilik demektir. Üç harfin içine sığabilen bir dünyadır.İnsanı duvar gibi kuşattır. Samimi olmasına izin vermek istemez ve sahteliğini devam ettirmesini ister. Bizi diğer insanlardan ayıran settir.Şişmeye müsait […]
SEN MEÇHUL BEN MEÇHULE – Hasret Bilmez
gülerken sakladığın gözlerini gören bir ben miydim? ya da kızdığın zaman öne eğilip kalkan başını , olmasa da pek mümkün belkide içinden ona kadar sayışıni duyan ben miydim? nadiren de olsa üstüne geldiklerindeki sükutunu bir ben mi bir tek ben mi fark etmiştim ? peki ya zamansız tebessümlerine sadece beni mi ihale etmiştin yoksa herkes […]
Terzi – Dilşah Dinçer
Şehrin ünlü terzisi o sabah, her zamankinden daha erken uyandı ve atölyesine indi. Daha çalışanlarından hiçbirisi gelmemişti. Herkesten önce gelip yerleri temizleyen, perdeleri açıp evi havalandıran hizmetçisi Nalan bile orada değildi. Onu bu vakitte buraya sürükleyen tutkusundan başka bir şey olamazdı. Kumaşların arasında hem kendini kaybeder, hem de bulurdu. Orta yaşlarını çoktan geçmiş olmasına rağmen […]
Dünya Bir Meyve Bahçesidir- -Bahar Umurtak-CİNİUS YAYINLARI
Dünya Bir Meyve Bahçesidir spiritüel, felsefi ve metapsişik bir kitaptır. “İnsan kimdir?”, “Dünyaya niçin gelmiştir?” gibi sorulara cevap arayan okuru, kendine varma ve kendi olma yolunda düşünmeye sevk etmek için kaleme alınmıştır.“Soruyu soran cevabı bilir” denir. Soru açılmışsa, cevabı mutlaka gelecektir… Ama cevaplar bir başkasından değil, kendimizden kendimize gelmelidir. Özgür olmak budur.İnsanın kendine varışı hakikiyete […]
Son Yorumlar