Hükümet Kadınlar-Cennet Güvenç
Ey okuyucu, şimdi sana anlatacağım hikâye tıp dünyasını alt üst edecek cinsten bir hikâye. Doktorlar ile hükümetin ne alakası var diye yüzüme öyle tuhaf tuhaf bakmayın, az sabırlı olun, ne demek istediğimi hikâyenin sonunda anlayacaksınız. Vakitlerden uzun bir yaz akşamı. Sıcaktan tenimin kavrulmaya başladığı bir temmuz akşamının ortalarına doğru bir zaman dilimindeyim. Doğduğum diyemem ama […]
Distopya – Ali Rıza Özkan
Entelektüel çevrelerin diline pelesenk olmuş bir kavram var: distopya. Daha doğrusu, bizim entelektüellerimiz bunu bir kavram olarak değil, bir sıfat olarak kullanıyorlar: “Yer yer distopik unsurlar gördüm” gibi, “çok distopik olmuş” gibi… Edebiyat ve sinema çevrelerindeki kullanım biçimine bakınca, bunun bir yergi değil, aksine bir beğenme, artı değer yükleme amaçlı sıfatlandırma olduğunu anlayabiliyoruz. Ancak, nedir […]
Sağırlaşma – Yelda Karataş
Sağırlaşma… Işığa doğru yürüyerek tedavi edilir. Faşizm, kendi etik estetik kültür ve sanat değerlerini dayatır.Tarih bilgisi ile oynayarak tarih bilinci olmayan bir toplum yaratır. Elindeki bütün araçlarla önce kadını ardından onunla birlikte çocukları flulaştırır. Aile giderek kendine her denileni yapan bir tüketim çekirdeğine dönüşür.Erkil gücüyle başı dönen erkek bir süre bu erkin tadını çıkarır. ‘Efendi’dir […]
Toprak Kadın – Türkan Toprak
Sesim gökten daha yüksek Sudan daha duru Sesim güneş”den daha yakıcı Kayadan daha sert Rüzgardan hızlı gelen. Büyü”m sudan daha berrak Dağlar”dan daha yüksek Altın”dan daha ağır Dünya ve Gökyüzünde Bahar ve Su. Sözlerim yeraltındaki Sular gibi gürül gürül Ve Sevgi dünyaya hükmetsin Türkan Toprak
Lale EMİROĞLU
Merhaba, 1966 yılında İstanbul’da dünyaya geldim. İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı mezunuyum. Maltepe Üniversitesi Felsefi Danışmanlık bölümünde lisans üstü eğitimimi tamamladım. Edebiyat öğretmeniyim. Bir yıldır öykü yazıyorum. Öykü yazmaya Jale Sancak atölyesinde başladım. Halen de Jale Sancak hocamın atölyesine devam ediyorum
Ceren Yıldız
Merhaba, ben Ceren Yıldız. 22 Ocak 2004 doğumluyum ve 10. sınıf öğrencisiyim. Araştırmayı ve kitap okumayı seven biriyim. Özellikle de şiir okumayı çok seviyorum. Şu sıralar kendimi geliştirmek için hikâyeler yanı sıra deneme yazmakla da uğraşıyorum. Aslında en büyük hedefim yardım bekleyen insanlara “umut” olmaktır. Çünkü bana göre yardım bir çığ gibi büyümeli ve tüm dünyaya […]
“insanlara UMUT olacağım” – Ceren Yıldız
Gelecek dediğimiz kavram, asla tek boyutlu değildir ve bana göre de olmamalıdır. Tek boyutlu bir gelecekte kendimizi düşünmek bizi yalnız bırakacaktır. Geleceği çok geniş bir perspektifte düşünmemiz gerekir.Kendi geleceğimizi katkı yapmak yanı sıra insanların da hayatına katkı sağlamamamız ve gelecek için beklentilerimizde iyi insan olmanın asıl olması gerekir. Kendimiz kadar bir insanın hayatına dokunabilmek, ona […]
Şabir’in Bir Günü – Mehmet Sinan Gür
Bütün insanlar o duygu ile donanmıştır. Güzel, çirkin, yaşlı genç, uzun, kısa, iyi, kötü akıllı, aptal, nasıl olursa olsun hiç fark etmez. Herkes o duyguyu tatmak ister. Şimdi var eden bu duygu, bir gün belki de yok olmanın sebebi olacak. Sabah vakti, kalın perdeleri sıkıca örtülmüş loş bir odada, çalar saatin çalması ile beyaz çarşafların […]
HANDE ÇİĞDEMOĞLU
1979 İstanbul doğumlu. Anadolu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, İşletme bölümünde başladığı eğitimine, aynı üniversitenin Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Ana Bilim Dalı’ndaki yüksek lisans programı ile devam etti. Bankacılık, sigortacılık ve finans uzmanlığı yaptı. Şu anda yakın zamanda tamamlamayı umduğu bir öykü kitabı projesi için çalışıyor. Sevdalım Hayat, Kitap Eki, Yen Fikir ve Kayıp […]
Son Mektup- Pelin Akgönenç
Söylemek istediğim öyle çok şey var ki hala, diğer taraftan da konuşulacak her şey konuşuldu, son sözler söylendi, duyulması, gerekenler duyuldu, anlaşılması gerekenler anlaşıldı. İçine düştüğümden beri giderek dibe çekildiğimi bildiğim ama hareket edemediğim, karsı koymadığım bataklık misali askından kurtulmam için görünmeyen bir el uzandı. İki yıldır sana yalvarışlarım sonuç buldu ve sevgisizliğini kabul edip […]
Hasbihâl – Hikmet Güzelkokar
hangi sabaha düşse adın penceremde nevruz kokuları dolaşır iki kumru konar pervaz direklerine güneşin uyanmasını bekleriz havadan sudan ve bilhassa senden hasbihâl ederiz sonra gün başlar bir kitap ortasında yolculuk minibüste veya metroda bazen vapur gider unuturum binmeyi sokaktaki bir gitar sesine dalarım çığlıklarına melodiler karışan martılarla hasbihâl ederiz geç kalırım tabii işe amirime dert […]
Cemile Bibi – Hatice Dökmen
(Maraş Katliamı anısına) Siyaha kesmişti o gün bulutlar azgın insan seliydi Ahır Dağı eteklerinden akan ses bitti söz bitti kader ırladı kuşlar semaha durdu toprak kin kustu öfkeyle bilenmiş gözler On yaşında delikanlı adamdım, kendimce. Okul çantamın o gün ağır gelmesi garipti. Üstelik kasım sonu olmasına rağmen saç diplerimden boynuma kadar tere batmam da hayra […]
Sivas’93 – Arif Ersan
Madımak hala yanıyor Nice yürekler kanıyor Herkes kapandı sanıyor Kapanmaz ki o yara Arif Ersan
Son Yorumlar