YOLCULUK – murat öztürk
Selim’in bir gözü arabanın ön konsolundaki sabit ekranda duran, dijital turuncu renkli saatteydi. Saat gece yarısı 12’ye yaklaşmıştı. Bir taraftan dikkatle yolu izliyor, bir taraftan da eve geçince yapacağı işleri düşünüyordu. Evraklarını hazırlayacak, duş alacak, traş olacak, internette maillerini kontrol edip yatacaktı. Dışarıda deli gibi yağmur yağıyordu, bu yağmurla havada eve varmasının ne kadar […]
ÇAMLARIN GÖLGESİNDE – Peyman Ünalsın Gökhan
Ne kadar zaman oldu tam kestiremiyorum, ama yıllar sonra dede evinde olmam, hüzünle karışık heyecanlı bir mutluluk veriyor. Bahçeyi ovadan ayıran büyük demir kapının önünde arabayı durduruyorum. Bahçe, Ağustos ayının kavurucu sıcağı ile alev alev yanıyor. İncir ve zeytin ağaçlarının tam karşısında, sıcağın buğulu görüntüsü altında sadece çatısını seçebildiğim iki katlı beyaz taş evin yanındaki […]
AH-LEP -Uğur Demircan
Beş yaşımda, bir akrabam ağaçtan dut silkelerken, elindeki demir çubuğun arkasında bulunmuş, başıma çarpınca da epey ağlamıştım. Kan akıyor, annem telaşlanıyordu. Boyumun kısa olması dışında suç benimdi. Tehlikeli yerde bulunmuş, akıl edememiştim. Onlu yaşlarımda, Pinokyo bisikletimle şehri lastik lastik tavaf ettiğim dönemlerde, ani fren veya keskin dönüşler yüzünden çok düşerdim. Diz kapaklarımın yarası hiç […]
SEVDAMIZ ONDA KALDI – Ümit Köksal
Biz ayrı özlerdik Damlalar suretini çizerdi Yağmurlar kokusunu getirirdi bedenimize Okyanusu coştururdu sevgi bağrışlarımız Kalbimiz isminizdi yani her şeyinizdi. Saflığı öğretirdi bize gözleriniz Gözleriniz bütün anlamları unuttururdu. O ayrı gülerdi Kar tanecikleri arasında açardı çiçeklerimiz. Her daim dudaklarımızda geçerdi ismi Hayallerde görünümünün tadı kalırdı Ellerde resimlerinin izi. Zaman ayrı geçerdi Yakalamaya […]
Ön koşul – ayhan kelam
Önce zincirlerimizi kıracağız Öyle sevmek zor gelmeyecek, bizden başkasını Bir parçamız sayacağız yaşadığımız mekânı Mesela yollar bütünleşip Caddelerle kardeş olacağız Ve yollarımızı sevgi kavşağında birleştirip Dostluk bulvarında dans edeceğiz El ele Bahar gelecek buz tutmuş kalbe Bodoslama dalabileceğiz hayatın arterine Ve yaz güneşi gibi sarılabileceğiz sevgiliye Fakat insan olabilirsek önce…
DOSTUM ALİ – Zeynel KÜRKÇÜ
Bir koğuşta dört ranza Birinde ben birinde Ali Diğerlerinde sevdalarımız Düşlerdik dışarıda baharı Bir gün derdik; Bir gün umduğumuz zaman Kavuşursak Toroslara işte o an Ziyaret günleri dostum Ali Saat beş de uyandır beni Yücelerden akıp gelince Kızılırmak Neye yara onu durdurmak Sarsılırsa deli deli gökyüzü Ziyaret günleri dostum Ali Saat beş de uyandır beni […]
SERUM NACİ – Reşat Coşkun
Yaz mevsimde ilk işleri sabah erkenden kalkmak, mesire alanına gitmekti. Ayyaş takımının gece boyunca boşalan şişelerini, yanlarında getirdikleri çuvallara dolduruyor, ardından da satmak için çarşının yolunu tutuyorlardı. İşin tuhaf olan yanı, şişelerin bir kısmının içinde, gece tüketilemeyen içkilerin oluşuydu. Likör şişelerinde tüketilmeden kalan içkilerin tadına bakmak, ilk meraklarıydı. Ne de olsa likör meyvelerden […]
ZOR OLDU – semih bilgiç
Çıktım aramaya deli sevdayı. İz sürmesi gayet zor oldu. Sordum soruşturdum derin yarayı. Birkaç kuru söz zor oldu. Dağlara baktım sessiz kaldlar. Yollar yapayalnız ıssız durdular. Dostlar anlamayıp bana sordular. Anlatması nedense zor oldu. Ayaz çıktı,içerimi soğuttu. Birkaç yaprağımı kötü kuruttu. Elim ayağım öyle buz tuttu. Isıtması çokça zor oldu. Boşunaymış bunca çekilen çile. Şaştım […]
Bir Düş Ağrısı – Özcan Ongur
Mürekkep olup aksam sayfalara Dizeler boyu dökülsem Bir kuş olsam da Kanat çırpıp uçsam Başka diyarlara doğru. Bir bulut olsam da Yağsam, yağsam, yağsam Boşaltsam kendimi ah Çay’a katılan bir küp şeker olsam Karıştırılıp erisem sıcağında. Bir tekne olsam şimdi Açılsam mavi sular üzerinde Ulaşsam düşlerin kıyısına.
HATIR – SAFA BERBER
Uykudasın Mırıldanarak söylediğim şiirler Yanaklarını okşasın İyi geceler Günaydınlar Vesaireler Takvimsin Eylülün başındasın Güzellik uykusunda Belki çıkmaz sokakta Sıcacık yatağındasın Aynalar hapsinde Duyguların Meydan savaşındasın Sevgi, sevinç ve hüzün Esir alınmış gökyüzün Kandır beni de Göğsüm ağrımasın Artık Bir fincan kahveye Ne kadar az Hatır bıraktık..
GİDENLERE… TARIK AKAN’A,-Cennet Güvenç
Sevgili Tarık Akan, beklenmedik gidişinin ardından şimdi bütün sözcüklerin anlamsızlaştığı bir yazı yazmak durumunda kaldım. Nasıl anlatsam, nereden başlasam? İnsan çocukluğunun o eşsiz ve en yakışıklı kahramanını, bebek yüzlü aktörünü nasıl anlatır ki? Hangi sözcükleri seçmeliyim o yemyeşil inatçı gözlerine? Hangi renge boyamalıyım şimdi ben bu yazıyı? Şimdi kim inandırabilir beni senin bir daha […]
YAS RENGİ GÖZLERİM – Efla Berrin Fırat
İspanya, Tırnaklarımı kara saçlarına geçirdiğim Derisi gerilmiş gece! Duvardaki gölgeyi izleyen Bir çift “AYRILIĞIM” sözümle. /Çok öpmüşlüğünden Duvarda çerçevedir dudağımın uçuğu… Gece, uyur sokağında. Usul ve esaslı. Defnedilir yine bir rüyaya ten. Boş yel-kovan Kaygan ve savruk ki yaşamaktan ve ölmekten çıplak olduğum Koynuma DÜŞ’sün!. /İp, KUYU’ya küskün. […]
ışığı kapat anne – aysel’in hikayesi-Josef Kılçıksız
ışığı kapat anne şarkısı bir şubat akşamı ebediyen susan babamın hayaletiyle geziyorum kaç zamandır yoksanmış ve bir o kadar üzgün… yüzümde rüzgar kesikleri kaçıp dualarına saklanıyorum bir deli sevdadır geceye kadar suskumu büyütüyorum masallarında… birazdan gece karanlık gölgelerini düşürür sularıma korkunç bir sis fırtınası kopar bu yağmur dinmeyecek anne aç pencereleri yararsız […]
Son Yorumlar