Canımı Yakıyor- Feyza Nur Tanrıkulu
Yılmadan, yıkılmadan, tükenmeden, bıkmadan beklemek. Gece gündüz dualarında hep onu istemek. Ama aynı zamamda gidenin eski gelen olmadığını bilmek. Yıllarca hiç yorulmadan beklediğin adamın geldikden sonra gitmesine göz göre göre izin vermek. Sonra sadece hayallerinde yaşamak onu. O gülüşünü rüyalarda görmek, kokusunu ise sadece rüzgar estiğinde hissedebilmek canımı yakıyo anlatabildim mi? Unuttum derken bile seni […]
Bir Ayrılık Hikayesi – Mustafa Hazırcı
Bir gariplik olacağını yatağımdan yarı uykulu şekilde kalkınca anlamıştım. Anlamını yitirmiş bir güne uyanmak hiç bu kadar zor gelmemişti. Utanç verici bir günün ardından zor atmıştım kendimi yatağa. Zor bir ayrılığı kapının dışında bırakmıştım ama ruhumda kapı dışarı edilmişti bedenimden. Daha önce hiçbir otogar böylesine şiddetli, keskin ve tepeden tırnağa bir ayrılıkla sınanmamıştı. Sınavdan başarıyla ayrılan birer talebe olamadık maalesef. Ben […]
SARKAÇ -Mecit SELÇUK
Tik tak, tik tak, tik tak… Yan odada duvarda asılı duran, baba yadigarı saatin sarkacı en olunmadık yerde ve zamanda yine o her zamanki gıcırtılı hali ile başımı ağrıtmaya devam ediyordu. O kadar sessiz, gürültüden uzak ve hatta kimsesiz ki hayatım elimde avucumda olan her şeyi un ufak edip bu eve tıkamışım.Evin her odasında […]
Biber Gazı Parfümü –
Roll-on denilen türden, masum bir erkek parfümüydü. Hani kapağının altındaki dönen top marifetiyle sürülen… Apartmandaki bir komşu-satıcıdan alınmıştı. Bilirsiniz o satıcılıkları; apartmanda ya da aynı şirketteki beş kişiden ikisi satıcıdır. Diğer üçüne her ay bir şeyler satarlar. Erkek-kadın parfümleri, şampuanlar, bijuteri ürünleri (bujiteri değil, o sanayidedir)… Günlerde ya da ofiste öğle molalarında toplanırlar. Kataloglar […]
KARDEŞ – GÜLAY GÖKÇEN
Kaçımız çocukluğunun kötü izlerini ilikleri sızlayıncaya kadar yaşamak zorunda … Evinin yanındaki boş arsada tek kale maç yapmanın zevkini bir daha hiç yaşamayacak kadar kederliydi çocukluğum… Yarını umutla beklerken kendimi hep içimdeki zindanın karanlığında buldum…Hala daha bulurum…Takdir-i ilahi… Odanın kıpırtısızlığı mı saldı seni yine bu düşüncelere, yoksa gecenin karanlığı mı? Pencereden seyretsen yıldızların […]
MOR – Özgür PUYA
Mıstık amca dedim, Moru bulmalıyım. Ayağa kalkıp, bir sokak savaşı gazisi olduğundan sağ ayağı topaldı, yampiri adımlarla dönmeye başladı dükkanda. O döndükçe şu dört gün, Moru kaybedişimden bu yana, ötesinden berisinden sünüp de etrafımda örülen kalın duvarlarıntaşı tuğlası oluyordu. Bulmalıyım onu Mıstık amca. Eğer onu bulamazsam hepimizi mahkemeye verir, sürüm sürüm süründürür, hapislerde çürütürüm […]
“Gibi” – Buket Çetintaş
Uzerimden gemiler geciyor sanki Demek ki ben sularin dibiyim Dogdum ustunden cok zaman gecti Ama sanki dun hayatim birininkiyle karismis gibi Hersey de bir gibi’lik war bugunlerde Sehir benim ama ben terkedilmis Sen yoksun diye tum renkler anlamini yitirmis Nefes aliyorum ama sanki cigerim delinmis Gibi’lik war bugunlerde herseyde Bu artik degil sensizlik yalnizlik da […]
Merhametler Yüzünün Ötesi – Muhammed Mükremin ÇETİN
Yeni dünyalar tanıdım dündü bir kaç günlük ölü yerler gördü Sarez üç günlük hayatta bir yer edinebilmişliğin mutluluğu az ötede bir çınar gölgesinden geliyor olsa gerek merhametli bir Sarez gölgesi Geldiğimiz yeri bildik bilmediğimiz yer bir avcının avı olamadı her an ve her yıllar çıkabiliyor ardımıza sular renk değiştirircesine akıyor omuzlarımızda yani […]
S A M İ M İ Y E T P O R T R E M – ikram GÜNEŞ
Serin rüzgarlı bir ayışığında, Düşlere sıkı sıkı sarılmak… Kızgın güneşli bir gün ortasında, Umutla kucaklaşmak… Maviyle terleyip, Maviyle soluklanmak. Sahilde yürüyüp, Martılara yem atmak. Bir çoban kavalının yanık sesiyle, Yorgun göz kapaklarını kapatmak. Yoldaşlığın özlemini, İçten bir zılgıt sesiyle haykırmak. Haldan bilmeze hal anlatmak. Kar yağınca kar topu oynamak. Komşunun bahçesindeki, Erik ağacından gizlice […]
PALAVRA- Makbule Özkan
Şiirler yazdım yokluğuna, Seni anlatan bir romanda yazabilirdim oysa. Lakin düşündüm de, ucuz bir romandan sa, Bir kaç şiir daha katlanılır geldi bana. Ama bu kararımın, ne senle ilgisi vardı, ne de benle. Her şey okuyucu için (di) gerisi palavra…
KIRMIZI ŞARAP – SAFA BERBER
Hemen diyorum hemen Yanıbaşımda kahveye yaren Her taraftan essin usulca bir meltem İçsek kahvelerimizi, baksak fallarımıza Sen bana çıksan Ben de sana Hadi derttaş Gidelim bugün de hana İçelim kırmızı şaraptan kana kana Hancı da dertli, belli, ağarmış saçı başı Atışalım karşılıklı küfürleri, şiirleri, lafları… Görelim bakalım kimin saçı daha ak.. Kimin şarabı daha kırmızı..
TEŞVİKİYE’NİN ANLAMI – Ali İhsan TARMAN
Teşvikiye’yi özlüyorum Sabahlarında sonsuz iyilikler yeşilleniyor İnsanlarından ahiret bilinci taşıyor Görsen inanmazsın Evler dağ eteklerinde geziyor Aşk’a hep çocuk kalmak mıdır? Doğrucu kuş. Meraklı gözlerle süzülen İstanbul adımlarım Gülümsetir çıkmaz fikirlerin ensesinde Ne yalnızlığım ne telaşım İncitmez teşvikiye’yi ömürümce Teşvikiye’yi özlüyorum Ruhum da ince bir sızıdır toplanan cahillik Ölümdür bilemediğimiz vakit Kim bilir bu […]
Eylülde- Ayhan Kelam
Aşkı anlat bana Ya da aşkı anlat Eylülde de sevebilirdim seni Ama sen ekim de geldin Tüm yorgunluğuyla bir mevsimin Denizlerin dalgalarında güneşin solgun yüzü Ve hasat mevsimi umutların Sen ekimde geldin Yağmur tanesi gibi Umut olmak için Eylülde de sevebilirdim seni Sen ekimde geldin Sahte bir barışın Bayramına inat Savaşmamıştık ve barışmadıkta Sevgimizi ekmek […]
Son Yorumlar