ŞUBAT MİMOZALARI / A’GÜL
*An ki fıskiyesi sonsuzluğun Keşke yalnız bunun için sevebilseydim seni/ Cemal Süreya Kısık sesli ihtiyar, iki yün cekedinin üstüne giydiği paltosunun eteklerini savura savura yürüyor.Sağ elinin işaret parmağı,havada daireler çizerken,sol eliyle ceplerini karıştırıyor. Anlamsızca bağırıyor. Öfkeyle ağlamak arasında gidip gelen sesi, bir kuş sürüsü olup güneşli apartman pencerelerine çarpıyor. Pencereler kapalı. Mahallenin delisi,zamanın içinden uzun […]
ZUHAR ADAÇOĞLU
10-1-linole yağlıboya,71,5×50,5cm,2011 10-2-linole yağlıboya,73x50cm,2011 10-3-linole yağlıboya,72×50,5cm,2011-zuhar adaçoğlu 10-4-linole yağlıboya,73x51cm,2011 * Ned Kelly’ nin anısına saygıyla.
KELEBEĞİN ŞİİRİ / BERRİN EFLA FIRAT
Islık çalan kelebeklerin hikâyesi O,siyah bir kelebek olunca başladı. Vadiden gelen uğultular, Dönerek yükseldi ve Dalgalandırdığı denizdeki kayığı hareket ettirdi. Nihayet işte her şey, Dipte ve yerde her şey ayine durmuşlardı. Ben geldim. Kirpiklerim bağlıydı. Kirpiklerimi tuzla bağlamışlardı. Olanları görüyordum Ama ağlayamıyordum. Çünkü bu iş çok can acıtıcıydı. Üstelik onuncu günün can çekişenlerine Saygısızlık olurdu […]
BİLGİ AÇLIĞI / AYŞE KAYGUSUZ
Kafamın içinde gidip gitmemek arası bir çelişkiye düşünce, elimde okuduğum kitaptan bir şey anlamıyorum. Oysa sınava sadece on gün kaldı. Bitirmem gereken dokuz ünite var. Test de çözmem gerekiyor daha. Yine de içimdeki gitme isteğini engelleyemiyorum. Birçok şey öğrenebilirim bugün. Elimdeki kitabı bırakıp kurşun yemiş gibi fırlıyorum yerimden. Soyunup dökünüyorum. Pantolon gömlek mi, gömlek etek […]
AYNALARI DÜZELTİR GİBİ / ZEYNEP SÖNMEZ
Yarım kalan ve yankılanan sözcükler, yürümek gibi, nereden gelip nereye gittikleri belli olmayan yolcular gibi, tanrı misafiri gibi kuruluyorlar içime. (Yanımdan hızlı adımlarla geçenlerin konuşmalarından kırpıp sana yoruyorum…) –…dese bana… –…az kaldı… –…den arıyormuş… Evden çıkışımı, yol boyunca düşündüklerimi, az önce konuştuğum simitçiyi bile buzlu bir camın ardından izler gibiyim; gömülü demir külçe kalkmıyor yüreğimden. […]
“ÇOCUK GELİN” İFADESİNE HAYIR TABİİ DE, “PEDOFİLİ” Mİ? – RABİA MİNE
Son dönem sosyal medyada ciddi bir kampanya yürütülmeye başlandı: “Çocuk Gelin tabiri olayı sempatikleştiriyor, bu vahşete Pedofili demeliyiz,” şeklinde… Ben her zaman olduğu gibi, bu söylemin de başka bir boyutuyla masaya yatırılması gerektiğini düşünüyorum. Konuya giriş yaparken öncelikle vurgulamak istediğim nokta, ülkemizde eğitimli kişiler de dahil pedofili sözcüğünün ne anlama geldiğini bilen insan sayısısının son […]
ZAMANIN DOĞASI YA DA DOĞANIN ZAMANI / AHMET CİHAN AKINCA
M.Ö. beşinci yüzyılda yaşadığı tahmin edilen Parmenides’in fikirleri, tarihteki diğer idealist filozoflarla benzerlik taşıması açısından sıradan gibi görünse de, fikirlerini temellendirmek için ortaya koyduğu örneklemeler günümüzde bile kafa karıştırmaya devam eder. Parmenides hareketin ve değişimin aslında olmadığını, görünenin yalnızca yanılgıdan ibaret olduğunu iddia ediyordu. Bu fikir çok tanıdıktır aslında. Nazım’ın bir şiirinde “Senin dışında değil […]
SON BEŞ LİRA İLE SAYISAL OYNADIĞIM GÜN / SEVDA ZEYNEP KARADAĞ
son söz: yola gelmek zordur her ayın yorgunluğudur cebinde son üç kuruş tutup yeni bir yalnızlık alırsın göz ucu bir ekmek bir sigara belki kediye süt ezber bir telaşla eve dönüş sokak hep pazartesi olur saatler on dokuz evlerden kaldırıma karabiber kokusu bir çocuk çatalıyla kalbine dokunur sahi hava akşam olunca mı soğur ne kadar […]
YALNIZLAŞIYORUZ … / GAMZE ATAL
Yalnızlaşıyoruz… Soğuk rüzgârların esintisinde, kimsesiz kala kala kuruyor yapraklarımız. Dökülüyoruz, çorak toprakların üzerine. Çığlıklarımızı kavrayan sessiz cümleler kuruyoruz, söze dökülemeyen. Güz başlangıcı gibi, suskunlaşan kelimelerle hece hece, iç çekişlerimizin derinleşen kıyılarına, kırık dökük paramparça vuruyoruz. Bir kadın ’’ seni seviyorum ‘’ diyor. Bir adam ‘’ seni seviyorum ‘’ diyor. Duruyoruz öylece, karanlıkta kalmış tek bir […]
SEVDE ÇİÇEĞİ / GÜLSÜM DEMİR
Seni sevmenin çiçeğini büyütüyorum ellerini alıyorum, bir tek ellerin değil böyle böyle bir yaşam kaygısı taşıyorum Başım dönüyor, başın dönüyor niçin böyle portakal acısı, dilimiz kesik ve dudakların kanlı Emilmiş ne varsa senin göğsüne çıkıyor seni alıyorum seni seviyorum bir çiçek kendini büyüyor. Ağzın gül yuvası- ben buralara ekilmişim. Kendimi olur olmaz kuytulara çekiyorum. Burası […]
BİR İNTİHARLI GECE / NESLİHAN NESLİ
Yazmak istediğim bu gece,yazarı her okuduğumda,intiharla özgürleştereceğim yazımın kahramanı ve beni ölüm isteği sarıyor böyle. Yaşama karşı kuşandığım gardım düşüyor,ölüm karşısındaki her duygu anlamsızlaşıyor. Onun bu pişmanlık duymaz hali,intihar eyleminin nasıl başladığını değil,eylem anında ne hissetiğini yazma isteği uyandırıyor.Yazıya bir intihar mektubuyla başlamalıyım o zaman,diye düşünüyorum. Peki ölmeye karar vermiş biri neden intihar mektubu yazar? […]
VE SON.. / CÜNEYT KURU
Yıllar kalın çizgiler çizecek, yüzüne, her biri bir başka hikayeden sana kalan.. Yaşamın, yaşattıkların yaşayamadıkların, hiç biri senden kopmayacak kadar sadık.. Dışarıya her baktığında buğulanacak penceren, işaret parmağın camda öylece kalacak.. Kızların, oğulların arada dönecekler sana, En mahrem anlarının paylaştığın, kurşuna dizdiğin, sevdiğin adam, her yeni Baharda düşecek aklına.. Şimdi değil elbet ,onunda vakti gelecek, […]
Son Yorumlar