MANDELA / KAAN TANYERİ
I Hayatını renklerin mücadelesine adayan Özgürlüğünü ayakkabı bağcığına bağlayan adam: Mandela… Biliyorum, çocukken renkli Pastel boyaların olsaydı senin Önce insanları boyardın renkten renge: Siyaha, beyaza, sarıya… Biliyorum. Teninin siyahlığını kollarken Kim derdi ki siyahtan nefret edeceğini? Biliyorum Mandela. Siyahtan nefret edip Beyazın eylemciliğini de yapardın. Saklama! Renkli boyaların olsaydı senin de Bir kalp çizerdin mesela. […]
BABİL GİZEMİ / ALİ HAYDAR ÇELEBİ
birbirinden evsal aylar türedi surların üzerinde adı bir yasak ay nefes süzülür geceye , adı ihtirasla kızıla bürünmüş, fırtınalara gebe gece çoktan kıble olmuş şehvet yürüyorlar usul usul yaklaşarak, defne yaprakları dokunuyor omuzdan sarkmış saçları okşarken incecik beller kıvrım kıvrım olur ellerimin arasında gelirde mihman olur arzulu bedenime babilin kadınları bunlar, göğüslerinde aşkın derinliği akarken […]
KOSMOS / ZÜLAL KURAL
Sanat filmi denince nedense tuhaf bir endişe ile burun kıvırıyoruz. Toplum olarak neden bu kadar uzağız peki? Anlama telaşına girmek, filmi aslından daha yalın izleyerek bir genelleme yaparak beyinlerimize hükmetmek neden gereksiz bir sanatsal aktivite olarak görülür anlamamışımdır. Aslında anlama çabasına girmeden öncede bende bu çarkın bir dişlisi olarak sanat için sanat kavramına karşıydım. Bu […]
ÖTEKİ / SERHAT ÇAKIN
Öteki, Ünlü Rus Yazarı Dostoyevski’ nin en ilginç ve sürükleyici romanlarından biri olup; hem psikolojik çözümlemeleri; hem de bir insanın toplum içinde ne durumlara düşeceğini, yaşadığımız toplumsal düzende en çok nelere değer verildiğini ortaya koyan bir yapıtıdır. Hikâye tadında sürükleyici bir havası olan, akıcı bir dille yazılmış bu yapıt; aynı zamanda da bizi düşündüren, bir […]
İŞÇİ ÇOCUK, İŞSİZ BEN VE ANNEM…- NESLİHAN NESLİ
Ne için başardım ve mutluyum diyebiliyor insan kendine.Kafamın içinde sorular ve sanki hayatın bana sunacağı hep o mutsuzluk korkusu dolanıyor.Kendime keşkelerden ve belkilerden başka hiçbirşey sunamıyorum.Ruh halimin dalgalı denizinde bir nefes almak için çırpınmaktan yorulduğumu hissediyorum,yoruldukça kırıyorum,kırılıyorum.Sanırım böyle bir zamanda kırmıştım annemide,onun verdiği mahçubiyetle teklifine tamam diyorum. Koyuluyoruz pazar yoluna.Yol boyunca telkinlerini dinliyorum. Sürekli herkesin […]
KANIYOR HALA YARALARIMIZ… NAZIM ÖZGÜN
Artık boş vermişken hayata ansızın bir gece tekrar girdin hayatıma… Günlerce süren heyecanın ve bocalamanın ardından vaktidir dedim ters yüz etmenin hayatı… Ama bilsen ne kadar da zordu yeniden canlandırmak kalbimi ve hayallerimi gün ışığına çıkarmak yeniden, kelimelere dökmek… Ama işte sen geri gelmiştin ve vakti de gelmişti Bu güne kadar benliğimle çelişen […]
ESKİ BİR SANRIDIR HÜSN-ÂVER MEKANLARDA YAŞADIĞIMIZ / SEVİ EMEK ÖNDER
“…Genişleyin siz merkezde onlar kenarda daralacak!… /Bu cahilin, yoksulun, barbarın ışık neyine, onlar ziyan! …/Balkonunuz çok yüksek sizin baş döndürüyor. / Dünya pek alçak bir yer olacak yakında öyle görünüyor.” Birhan Keskin Mekanın düzenlenişi, bir deneyim alanı çerçevesi sunar. Kim ve ne olduğumuzu tarif eden bir gösterenler zinciri örgütlenmesi kamusaldan özel mekana doğru yönelir. İktidar/ […]
SARKİS ÇERKEZYAN: BİR SEREFRAZ / PINAR DOĞU
Herkesin hayatı boyunca en çok bedel ödediği sınavdır anlaşılmak. Kendini en çok kendinden gizlemek zorunda kalanların varlığı hep gölgelidir, solgunluğun tarihidir geçmişleri. Sürgün, köklerini sadece başka yere taşımak değil, varlığını kabul ve idame ettirmek istediğin topraklara yabancı düşmen, damarlarının kesilmesidir. Ruhunun ve gövdenin ağrısı diline sirayet eder, susarsın. Suskunluk bir tür görünme biçimidir aslında, kelam […]
Mülteci, Sığınmacı..? / Mehtap ERDOĞAN
Mülteci diye tanımlanan kişi; ülkesinde ırk, din, sosyal konum, siyasal düşünce ya da ulusal kimliği nedeniyle kendisini baskı altında hissederek kendi devletine olan güvenini kaybeden, kendi devletinin ona tarafsız davranmayacağını düşüncesi ile ülkesini terk edip, başka bir ülkeye sığınma talebinde bulunan ve bu talebi o ülke tarafından ‘kabul’ edilen kişidir. Sığınmacı: Muhtemel sığınma ülkesi tarafından […]
Bizans’tan Günümüze Bir İstanbul Klasiği : Göç ve Gecekondu / Deniz Cantay
“Bizans” kelimesi pek çok insan için tek bir sözcüğü çağrıştırır: Entrika…Hatta, içinde bulunduğumuz 21.yüzyılda bile, özellikle de İstanbul’da dönen dolaplar için hala “Bizans oyunları” tabiri kullanılır. Uzun yüzyıllar boyunca bu topraklarda hüküm sürmüş, üzerine oturduğu Hellenistik mirası Ortodoksluk ile harmanlayarak kendi özgün yapısını oluşturmayı başarmış bu uygarlık bizler için –ne acı ki- sadece Kayhan Yıldızoğlu’nun […]
Ötekinin Küresi! / Sevda Zeynep Karadağ
“ Çektiğimiz acıları azaltamıyor, varlıkları ölümsüz kılamıyor, güneşin doğudan batmasını sağlayamıyor, olayların düzenini değiştiremiyorsam; ne denli sıkı davranırsam davranayım neye yarar bu şaşırtıcı erk? Hayır Caesonia, uyumak ya da uyanık kalmak…Önemsiz…Bu dünyanın düzenine etki edemiyorsam.” Albert Camus / Caligula Her şey bir anda başlar. Bir kıvılcımla başlayan yangın, bir damlayla başlayıp sele varan yağmur… […]
Beyin Tomografisi / Cemal Öztürk
“Etiksiz ekonomi politikası kördür, Ekonomik kaygı gözetmeyen bir etik müdahale ise boş“ Rojin Karatani Bu aşırı nüfus artışı, gizli mazoşizm Benim […]
Kara Düşen Masallar / Bedros Dağlıyan
Kış masalları Kafdağı’ndan geldiğinde Kar kristalleriyle büyür Meraklı çipil gözleri çocukluğun Serçenin üşümüş kanadı Çarptığında kurumuş dalına cevizin Hohlanan buzlu camlarda Masallar paramparça vaveyla Düşbeyazından karlar kraliçesi Vardığında şehirlerin yamacına Cesur yürekli sığırcıklardan Ve yanaktaki gözyaşından acıyla düşer Çöp toplayan Tiner çeken Sokak çocuklarına Pare pare Soğuk beyaz ölüm İstanbul/Bağcılar 17 Aralık 2012/Bedros Dağlıyan
Son Yorumlar