Düşün Ölümü / Güler Kalay
Düşündüm; nedenini, nasılını, zamanını. Zihnimin girdaplarında dolanıp duruyorum günlerdir. Bir an, sadece bir an, aradığım. Ama yok işte, anların arasında küçük replikler…Başkalarına değil kendime ait replikler… Bir kitabı okurkenki gibi, karşıdan bakan için anlamsız, sebepsiz görünen bir gülümsemeyle doluvermek gibi. Bilincin dehlizlerinde yok oluvermek gibi. Kalbinde yüz binlerce kır çekirgesi, usul bir şenlik halinde…Öyle bir […]
Anne / Zübeyde Demir
Kürtajlar izin vermeyecek unutmana Sahip olamadığın çocuklarını hatırlayacaksın Daha saçı bile çıkmamış ıslak küçük bir avuç et Asla havayı soluyamamış şarkıcıları ve işçileri. Onları asla görmezden gelip dövemeyeceksin Veya susturamayacaksın, şeker alamayacaksın onlara. Parmak emmelerine asla son veremeyeceksin Ya da kovamayacaksın gelen hayaletleri. Onları asla terk edemeyeceksin, nefsini kontrol edip Atıştırmaları için dönemeyeceksin annelik duygusuyla. […]
Anne / Bedirhan Cebiroğlu
Susamışım su ver bana Üşüyorum ısıt beni Bombalardan korkuyorum Sığınağa götür beni. Yüreğinde sakla beni Yıldızlarla koru beni Hergün güneş batımında Ay ışığı örtsün beni. (…) Kundağımı yellere ver Başucuna karanfil ser Bez bebeğim uyumazsa Emziğimi yârene ver. (…) Yerüstüne çıkar beni Bombalardan kurtar beni Sığınaktan sıkıldım ben Gökyüzünde sakla beni.
EZBER BOZANLAR / Sophie Magdalena Scholl / Yelda Karataş
Sophie Magdalena Scholl ( 9 Mayıs, 1921-… 22 Şubat 1943) “… fark ettim ki benimle aynı yaştaymış ve yine fark ettim ki ben Hitler için çalışmaya başladığım yıl idam edilmiş. O anda algıladım ki “çok gençtik” gibi bir mazeretin ardına sığınmak mümkün değil ve neler olup bittiğinin ayırtına varmak mümkün olabilirmiş” (Hitler’in sekreteri Treudl Junge.) Zengin […]
Anastasis – Diriliş / Zuhar Adaçoğlu
‘Lazarus’, Tuvale Yağlıboya, 200×150 cm, 2009 İçinde sürüklendiğimiz yüzyılda kendi çarmıhını taşımaya erinen insanlık, itinayla gerildiği çarmıhını görmemenin şaşkınlığıyla, çarmıhına sahip çıkanlara saldırmaktadır. Vahim olan ise bunu fark edecek dimağın, gözlerin dağlanmış kapılarına mühür vurmuşluğudur. Şüphesiz ruhunu ve O’ nun gözünü böylesine kolay kaybetmeye meyilli çoğunluğun ( yazdığı tarih, derin şahidimizdir ) içinde kendi yolunu […]
ÂŞK-I MURÂD’IM… / Gamze Atal
Cân gözünde gizleniyor, sır’ın revnak âleminde nurlanıyorken özümden; süzülüyorsun kızıl çehreli gün gibi, vakti ömrümün kaderinden… Mihrap tarafına yönelen bulutlar, can evinden coşup tutuşunca; güzergâhını yitirdi güneşin varlığından bihaber karanlık… Kader tecellül edince sonsuzluğun üzerinde; aşkı şerh eyledi ruh en nihayetinde… Yıldızlar yakmaya başladı parıltılarını, suskunluğa açılan kapı eşiğinde… Kenarları yırtılmış, paslanmış meçhul vakitler de […]
şair saçmalaması / Üryan Cümleler
Nerden baksan, yirmibeş şiir çıkar şu benim yanızlığımdan On beş tane de ihanetlerden olsa Aşk, ayrılık, özlem , falan filan derken Yirmi şiir de en az oradan gelir Babalar gibi üç kitap çıkartırım aslında… İyi bir yayıneviyle anlaşırım önce Hani şu tescil makamı olanlardan Tamam, şiirlerim bir şeye benzemiyor ama Araya bir iki hatırlı […]
Ses Gelir / Hikmet Güzelkokar
Karanlığa pus çökerken ovada Çakal dolar, tilki gezer yuvada İki kanat bir olunca havada Göçmen kuşlar diyarından ses gelir. Rüzgar kuvvetini aldığı zaman Harmanda savrulur sap ile saman Daneler başaktan döküldüğü an Değirmenin taşlarından ses gelir. Bir güzel gün görse garibin gözü Düğün seyran eder, hep güler yüzü Bir de duyuldu mu ozan’ın […]
HOBARAKLAR FİRARDA / BİLİŞİMCİ ÖYKÜLERİ
Bir varmış bir yokmuş, uzak ülkenin birinde küçük şirin bir firma varmış. Bu firmada bir patronla üç çalışanı yaşarmış. Patrona sorarsanız, Berkcan atak, Alican yenilikçi, Arzucan ise azimliymiş. Kendilerine göreyse her birinin ayrı bir değişikmiş. Bu üç hobarak mühendisi, müşterilerden gelen himinileri gubartarak geçinip giderlermiş. Bazen müşteri gelmez olurmuş, paralar azalırmış. Böyle zamanlarda patron da […]
142 dakika / Okan Akıncı
Profesör Murat Tunç heyecanını güçlükle bastırıyordu. Kolay da değildi. Tarihin belki de en önemli deneyi az sonra başlayacaktı. Tüm Dünya nefesini tutmuş, deneyi canlı yayında izliyordu. Deneyin ne gibi bir sonucu olacağı da belli değildi. Başarılı olabilirdi veya profesör başarısız bir sonucu kabul edip yoluna devam edebilirdi. Belki de ölebilirdi. Veya bambaşka bir sonuç ortaya […]
Yoldan Geçerken / Hülya Uslu
Fotoğrafa baktığımda aklımdan geçenleri olduğu gibi yazmayı; saklanmadan kelimelerin gizemine; içimde yaşattığı serüveni anlatabilmeyi çok isterdim. Nasıl yapacağımı, nasıl denk getireceğimi hiç bilemedim ama hep kendine uzak, kendine yenik düştükleri zamanlarda yanında oldum insanların. Kendilerine uzak oldukları o yerde buldum hep onları. Kendim gibi… Kendime yakınlaştığımı sanırken kendimden uzaklaştığımı görür gibi… Ayaklarının altında kayıp giden […]
Ertelenen Hayal (A Dream Deferred) / Zübeyde Demir
Ne gelir ertelenen bir hayalin başına? Kurur mu güneşin önünde kuru üzüm gibi? Yoksa bir yara gibi iltihaplanıp, sonra da geçer mi? Kokar mı çürümüş et gibi? Ya da tortulanıp, şekerlenir mi, tatlı bir şurup gibi? Belki de sadece çöker ağır bir yük gibi. Ya da patlar mı? Yazan: Langston Hughes […]
Kürk Mantolu Madonna / Serhat Çakın
Kürk Mantolu Madonna, Sabahattin Ali’nin en tanınmış romanlarından biri olup, yurt içinde ve yurt dışında büyük bir beğeni kazanmıştır. Okumaya başladığınızda merakla takip edeceğiniz ve elinizden bırakamayacağınız bu yapıt insandaki ve toplumdaki yabancılaşmayı başarılı bir biçimde dile getirmekte, sürükleyici diliyle okuyucuyu başka bir dünyaya alıp götürmektedir. Roman, bankadaki işinden çıkarıldıktan sonra eskiden tanıdığı Hamdi isimli […]
Son Yorumlar