Yedi – Zeynep Yücetaş
‘…Kadınlar, bir yazma, bir renk, bir devinim… Karıncalar kadar olağan… Payları karıncalar kadar hayatta. Göçerler, trenleri tanımadan…’ Sennur Sezer Minibüs yine toprakla dolmuştu. Köyden yaylaya her gidişlerinde böyle olurdu. Yaz, kış fark etmez, içerisi toz dumana karışır, nefesler tıkanırdı. Başını, dayadığı camdan kaldırdı. Yanında konuşulanları duymuyordu. Gülüşmelerin nedenini anlamamıştı. Aldırmadı da… Kaç yıl önceydi diye […]
Tanışma – Salih Sezen
sevgilim, bir steyşının mahşerisin arka koltuğa dağılmış bir ateş gerçek adımız Mesude sigaradan bir duble Kadınsız elbise steyşın yan yattı tavlada zar gibi verdin gönül sıranı ha biri ha ötekine gün parasıyla ağzı değişik ne zaman ipten geçse balon ne zaman bir meridyen şükürde köyler kundaktan beri . üç gözlü yedi fireli haneler toprak ekili […]
Yeni Başlangıçlar – Utku İnce
Aslında her insan gibi olmayı çok istemişti. Çoğunluk gibi düşünmenin ve o çoğunluğa ayak uydurarak yaşamanın daha az yorucu olduğuna inanıyordu. Ama nedendir bilinmez bu normal yaşantılara uymak için gösterdiği çaba hep anormal boyutlardaydı. Bunu anladığındaysa geç olmaya ramak kalmıştı. Genç adam; sessiz, kendince iyi eğitim almış ama toplumun genelince herkesin her şeyi çok iyi […]
Kalpsiz Gözler – Yunus İde
Yazmak istedim… Çünkü varlığımı ispat etmek istedim. (Düşüncelerimle, duygularımla, hayallerimle yazdım.) Fakirdim, hakir görüldüm. Yalnızdım, yok görüldüm. Suskundum, aciz görüldüm. Yumuşaktım, saf görüldüm. . Oysa vardım! Canlıydım, İnsandım… Hep hor görüldüm. . Ama aynada vardım! Ama fotoğraflarda vardım! O hâlde… Neden kimseler görmüyordu beni? Gözler mi kalpsizdi, Yoksa kalpler mi gözsüzdü?
Yandımdı – Aziz Nayır
Sesimi neden serdim kapkara ipliklere sordumdu bir kıvılcımla başlayan güne sarhoştum kara dağın kara gölgesinde durdumdu . sulara kulak kabarttığımdı dinmiyordu nefretiniz . çavlanın kıyısında kör ceylan dinelişi gördümdü . aykırı sayılar büyüttüm usulca bir kabullenişle saydım asal asal içimden bildimdi . ve artık kara dağın kara gölgesinde kara gölün kıyısında sessiz telaşsız kıpırtısız yakarmaktan […]
Bir Şehirden Nasıl Çıkılır – Rıdvan Yıldız
kendi içinde birikir sonra bir şehirden çıkar insan . arkana bakacaksın önce bir daha, bir daha, bir daha! kuşlar ölü sessizliğinde güneşin toprak fırtınayı parçalayacak sen susarken . bir akşam seçeceksin gitmek için bir veda, bir yalan göreceksin yüzlerde, yüzlerce aklında hep kalan biri olacak hep kalan… . kimsenin güvencesi olmayacak ölüme açılan sığınak […]
Sonbahar – Şencan Çağrı Barlok
Sana söyleyeceklerim akıyor üzerimden… Gözlerim doluyor… . Yollar sana çıkmıyor. Zaman bizden yana akmıyor, Senin şehrinde. . Ne adıma şenlikler düzenleniyor, Ne camdan el sallıyor biri, Beni gördüğünde. . Oysa benim şehrime gelsen, Adını göreceksin, Belki bir çiçekte, Henüz bitmiş bir şiirde, Binaların üzerinde, Ağaçların dilinde, Kelimelerin, şarkıların içinde kendini göreceksin. . Görmüşlüğün var. Görmüşlüğün […]
Sinemadan Süzülenler – Özgür Karakaya
“Mete, sen misin?- Bazen” – Kaybedenler Klübü “Türkiye de hiçbir başarı cezası kalmaz” – Devrim Arabaları “Üçüncü sınıf beyinleri yönetici yaparlar” – Kimlik “Hayat yaptıklarımızdır, hissettiklerimiz değil” – The Wonderful Country “Politika, güçten başka bir şey değildir.” – J.F.K “Dua, hastalar için en ucuz ilaçtır.” – Elmer Gantry “Er ya da geç insanlar taraf tutmak […]
Adult Grief & Louise Glück – Çeviri:Gizem Atlı
Because you were foolish enough to love one place, now you are homeless, an orphan in a succession of shelters. You did not prepare yourself sufficiently. Before your eyes, two people were becoming old; I could have told you two deaths were coming. There has never been a parent kept alive by a child’s love. […]
Tablo – Filiz Ertürk
1 Yüksek sesli müzik odayı doldurdu ve başka bir şeyi duymayı zorlaştırdı. Kapının dışında bekleyen köpek müzikle birlikte havlamaya başladı. Kapıya on metre kala Bayan Sanders, gürültüyle birlikte, olduğu yere çivilendi. Bir an nefret ve korkuyla köpeğe baktı. ‘Bunun ne kadarından sorumlu olduğunu merak ediyorum’ diye söylendi. Köpek, sanki kadın orada değilmiş gibi umursamadan havlamayı […]
İkinci Evini Alan Sokak Kedisi – Suat Gürbüz
sessizlik deryasında çırpınıyor kendini geçmişinde yitirmiş can… derin pişmanlıklara batıp çıkıyor sonra şiir olup yüzüyor zaman… . güz çığlığıyla anlam buluyor kış döküyor gözyaşını masalında ağaç… periler sarkıyor dallardan, ıslanmış dilek ağacında dua ediyor sarkaç… . her gün gidilen aynılar yoludur ölüm farklı şeyleri solumak ister nefes… sıradanlıklar taşıdığın cana zulüm insan isterse ancak açılır […]
Bayraklar Bandıralar – Fatih Öğüt
karanlık sulara bıraktı ikinci ateşçi Ahmet köprüden sancağa kadar uzattığı gölgesini mavi tulumunu gemi adamı belgesini tarağını çarşı elbisesini singapurdan bu yana kulağında öten kadın sesini . her türlü dumana aşina sedefli piposunu mastro de falcon ingiliz işi iğnesi bulunmaz victor salon gramofon yirmi yıllık mezarı beş yüz fit iki yüz bin groston portekiz bandıralı […]
Görünmeyen Katil – Necla Karataş
Binlerce gümüş papatya toprağın altından başını uzatmıştı. Ayna gibi parlayan çiçeklere çıplak gözlerle bakmak imkânsızdı. Didem gülümsedi. Eğilip bir tane gümüş papatya kopardı. “ Nasıl bir çiçek bu?” dedi. Sevincinden kanatlanıp uçacaktı neredeyse. “Saf gümüş, bu çiçekler!”diye bağırdı. Yanında yatan kocası irkilerek gözlerini açıp: “Günaydın nergis yüzlüm, hayırdır inşallah, neden bağırıyorsun? Yine rüyanda korona virüsten […]
Son Yorumlar