Öpüşmek – Özgür Karakaya
“Öpüşmek tuzlu su içmeye benzer: içtikçe daha da çok susarsınız”. ~ Çin Atasözü GÖRE.. Gözlerimiz birbirine göre Ellerimiz, dudaklarımız Ve aşk bize göredir. Gece tam aşka göre Rüzgar geceye göre Ve yağmur rüzgara göredir. Öpüşmelerimiz yağmura göre Odamız öpüşlerimize göre Ve dünya odamıza göredir. Ve biz dünyaya göreyiz Şiir : ATAOL BEHRAMOĞLU Öpüşmek 7 […]
Teneşir – Berrin Yelkenbiçer
“Olacak şey değil, inanamıyorum” dedi kız. Odanın içinde ileri geri gidip geliyor. Adımları ufak ve sakindi önceleri. Konuştukça hem sesi yükseliyor hem de adımları büyüyüp sertleşiyor. Böyle konuşmaya devam ederse koşmaya da başlar bu. Allahtan oda müsait değil. “Dur bakalım, öyle hemen karşı çıkmayalım, önce bir dinleyelim” dedi oğlan. Koltukta oturuyor. Höpürdete höpürdete kahvesini içiyor. […]
Bomba – Ümit Şener Ta
Yaşantımın bir bombayla İlginçleşmesin lazım Korkudan kaçan yolcular Ağlayan anneler Kaçırılmış kadınlar gibi Sıra dışı bir gün Eli kolu kopmuş Takla atmış arabaların Altında kalmış sürücünün Kırık omzu Uzun mesafe koşucularının Yetişemediği bitiş çizgisinin Beklentisi Karışık bir trafik Yolda kalmış arabalar Radyoda bugün hava yağmurlu anonsu Patlamanın korkunç sesi Çığlığı hiçliğe çarpıp yankılanan ruhların İtfaiye […]
Akdeniz Oldum Çağladım – Cemal Karsavran
saldım ayaklarımı Kuzguncuk’tan kıyıya mavinin enginine düştüm tutundum yeşil bir dala gözlerim yeşile tutundu akıntıya kürek çektim boğazda yeşil maviye tutundu soğuk suyun akıntısıydı ılık ve serin ayaklarıma değdi tenim ürperdi ruhumu okşayan bir güfte meltem rüzgarıyla geldi muhabbet kuşlarının dilinde öptü kulak zarımı okşadı yedi tepeli şehirden seyrettim Marmara’yı Istranca dereleri’nden bir damla ıslattı kurumuş dudağımı akıntıya kürek çektim […]
Mayıs Yangını – Adnan Deniz
Erikler dallarında Bir hüzzam şarkısı eşliğinde Sallanırken Şimdi, narçiçekleri Tomur tomur açmıştır. . Çiçek çiçek elmalar, Cıvıl cıvıl kuşlar Biliyorum arılar, Çiçeğe dadanmıştır. . Şimdi, Mevsimlerden ilkbahar Aylardan Mayıs, Biliyorum Her tonunda yeşilin, Bir sevda yaşanmıştır. . Ne zaman, Bir güzellik düşünsem Mayıs kitliyor beni Biliyorum, Her geçen gün yeniden Bu mayıs yaşanmıştır. . Ben […]
Sırrını Tutacağım – İbrahim Ekrem Keleşoğlu
alın terinin en çok yakıştığı k a d ı nruhumda kararan kelimelerle kavganın alfabesine yazıyorum adınıkalın kabuklu kara ekmeğe düşen göz y a ş ı n ı n h a k k ı için bir ıhlamur yaprağı gibi sökülüp gitmeye h a z ı r /s ı nyüreklerini ve seslerini birlikte çoğaltanların y o L u n […]
Edebiyat Ekonomiste Nasıl Yardım Eder? – Ahmet Faruk Keçeli
Kapı çalındığında bilgisayarımın başında internette sörf yapıyordum. Aslında günün tam bu ortasında yazı yazmam gerekiyordu, çünkü bir konu hakkındaki birikimlerimi kağıda dökmem lazım gelmişti. Yazdıktan sonra, yazdıklarımı üç kişiye okutup “Olur”larını aldıktan sonra yayımlanacak dergiye göndermeliydim. Fazla derine girmeden, okuyucuyu sıkmadan, ama yüzeysel olmasından da sakınarak, eğitimimden dolayı belirli bir altyapının bana verdiği iktisadi bir […]
İnsan – Fatmagül Cesim
Doğmak zorundasın insan! Yürümek zorundasın insan! Büyümek zorundasın insan! Yaşamak zorundasın insan! Üzerinde bunca zorunluluk varken nasıl yaşıyorsun be insan! Sorumlulukların var, seni sevenler var, sana ihtiyaç duyanlar var. Peki, sen bunun neresindesin be insan! Ufak tefek umutların olmasa sen gerçekten varmısın be insan. İçinde kopacak bir parçan bile kalmamışken sen kimsin be insan! Yok […]
Zamanı Duymak – Salih Sezen
Duyulmayan geçmiş zaman biraz yaklaş aramızda kaç yıl var sayılı kaç sinir krizi sayısız beyazlamış mektuplar daktilo tuşunun eski b’si yok İngilizce artık büyükannemin bunaklığı parmak şıkırtısından uyanmıyor bebekler parmaksız da sayılabiliyor düş kırıklığı . Duyulmayan geçmiş zaman durma öyle hamam tasında ak gitsin yaşam boşluğundan döndürülmez yerlerimde ağırlaşarak ne var senden kalan bir valiz […]
Projektör – Ali Tacar
Sıkışmışsın kaçıyorsun, kimden? Nereye? İstediğin kadar kaç, kaçan da benim sıkıştıranda… Sen mi? X Sesim geliyor mu? Sayfayı boşlayıp duruyor, yazıp yazıp atıyor, Mars aynı konumunda mı? Ay? Oğlak frekansını minimuma indirin, kova stabil seyretsin, güneşe dokunmayın, yine aynı, bire beş seyretsin, Venüs’ü açın yarı yarıya seyretsin, samanyolundan gelenler bende, işi bitirdikten sonra, bir sonra […]
Adem Gazeli – Reşat Coşkun
Günlerim tükenmedi gitti. Yarına varmamak tesellimdir. Karamsarlık sayma melalimi Unutamadım bir türlü evvelimi . Sürgün günlerinde Teessürüm tahammülümün Sınırını çoktan geçti. Hüzün aldı başını yürüdü. . Kendimi bildiğimden beri Yüreğim vurgun bir kuştur Dönüp bakmadım avcıma . Gülistanda gezinirken Bir göz arpacıkta… . Bülbüller hüzzam öter Mahur gezinir Gazel zamanında . Kınayan kanar Pahalı öğrendim […]
Sıradaki Normal – Sabuha Akdemir
Pandeminin hayatlarımıza koyduğu ambargo gittikçe derinleşiyor. Biz önlemler aldıkça hastalık bize daha çok yaklaşıyor; varlığımızla, aklımızla, direncimizle adeta dalga geçiyor. Bizi kah normale çeviriyor kah yeni normale; kah kendimize yasaklar koyduruyor kah bütün olanlara isyan ettiriyor Bir sonraki aşama ne? Korona ne yapacak bize? Nasıl normale döneceğiz, dahası hangi normale? Aslında temelleri ilk günden itibaren […]
Yangın – Aziz Nayır
Daha kanı kurumamışken sokağın güvercinin eti soğumamışken . senle ben bizken daha biz ve onlarken yüzlerken . bir su damlası adımızı çisildiyordu sabahın ağarmak bilmeyen göğe küskünlüğüydü . acıyorken kırık kemik çatlamış omuz bıçak misali habire çatallarken dilini , ahını daha büyümemişken papatyalar susuzluğa erken açmış kayısının kederi ve çatlamış toprağın nem beklentisi nedensiz gece […]
Son Yorumlar