Ah Gençlik – Emel Bulut
En çok seni özlüyorum. Otursam şöyle karşına bir çilingir sofrasında Başım ellerimin arasında sen anlatsan ben dinlesem. Sonra o en sevdiğimiz parça eşlik etse bize. Kadehlerimizi kaldırsak yaşanmışlıklara Sırt sırta versek yeniden yankılanan kahkahalarla. Yaralanmış yüreklere merhem olsa sevincimiz. Umuda erzak taşısa bonkör gülüşlerimiz. Eşlik etse dillerimiz bağıra bağıra inleyen nağmelere. Doya doya dans etsek, […]
Bir Avuç Umut – Arif Tan
Ne güzel bir Mayıs sabahı. Baharın o renk cümbüşü halen devam ediyor. Güneş iyiden iyiye kendini göstermeye başladı. Denize yürüme mesafesi beş dakika olan 3 katlı evin her odasında hissedilen o keskin iyot kokusu bu sabah daha da etkili. Ama bu öyle bir koku ki denizle büyüyenlerin aşina olduğu, en güzel parfüm kokularının bile […]
Çok Yönlü Bir Sanatçı: Leyla Saz – Beste Bekir
“Lemde nedir farkı bana medh ile zemmin Sağ olsun ahibbâ da ne derlerse desinler.” (Övgüye de, yergiye de aldırmam Canı sağ olsun dostların, ne derlerse desinler.) Leyla Hanım, Nefise Hanım ile Osmanlı saray hekimlerinden İsmail Paşa’nın kızı olarak 1850 yılında İstanbul’da dünyaya gelir. Hekim İsmail Paşa, sarayın harem bölümünün özel doktoru […]
Tarifsiz – Hatice Altunay
Siyasetle hiç işim olmaz diyenler Gaza zam geldi çalışmasın makineler Her dokunduğun zamlı tarife ise İstersen sen siyasi olma Olduruldu Sezdirildi İpe serili cümleler Öldürüldü Tarifsizdir sözcükler. 23 Ağustos 2020 Hatice Altunay
Sırtımdaki Mecaz – Rıdvan Yıldız
Yokluk da aslında bir umuttur/su gölün yoksul bakışı/aydınlık uzanıyor mülteci masallarda/Mürdüm yürekli bir kız gülün rahminde saklı /oysa kaygılı kadınlar sütlerinden güneş yapar/ şimdi elinde gölgem, usulca çektiğin kadeh/tekerlekler yalan söyler rüzgara ve tütün ve tahta ve karanlık/ tablolarda uzanmış ölü düşü yollar binlerce yıldıza/ ruhuma kıymık insanlar kapkara/ renkler yumuşatmış değişmeyen her şeyi/ gürültülü […]
Uyandığımda – Ahmet Rıfat İlhan
Düşümde cennetteydim, Ellerim ipek saçlarının arasında. Açmak istemedim gözlerimi, Dudakların değdiğinde dudaklarıma. . İçime almak istedim ruhunu, Sarılırken sana. Bıraktın pamuk ayaklarını avuçlarıma, Güvenli öylesine. . Kaldırmak istemedim başımı, Yüreğinin çırpınışlarını göğsünde. Ve teninin kokusunu duyduğumda boynunda, Cennetteydim. . Düşümdeydin uyandığımda, Hiçlikti bıraktığın beni içine. Yoktun sen, Gitmiştin.
Tozlanmış Çamaşırlar – Rana Duman
Köyümüzün misafirlerini bir ev sahibi sıcaklığı ile karşılayan camisi ve tam karşısındaki gri ev, bizim seninle küçük yuvamız, şimdi sana seferimi beklediğim bir rıhtımdan farksız. Hatırlar mısın Furkan, bahar gelmişti yine seni zorlu bir görev beklemekteydi. Her gidişinin bir dönüşü olduğuna o denli inanmıştım ki sen henüz gitmeden ben dönüşünü düşlemiştim. Ah Furkan, o gün […]
Divit Kalem Dergisi Söyleşimiz – Kirpiden
Aylık kültür, sanat ve edebiyat dergisi olan Divit Kalem‘in Ocak 2020 sayısındaki röportajımızı okumanızı tavsiye ediyoruz. Yazı İşleri Müdürümüz Funda Ergenekon ile yapılan söyleşi için Divit Kalem Dergisi Ocak sayısını tıklayınız..
Yirmi Dört Saat-İki Kişilik-Yalnızlık – Ali Şefik Arslan
SABAH, saat:08 Öfff! Ne rüyaydı ama!..Sahil cıvıl cıvıl… Şehrin tüm insanları ve hatta neredeyse tüm evcil hayvanları burada… Hepimiz, dip dibe uzanmışız kumların üzerine. İki aylık bebeler, doksanlık ihtiyarlar, kediler, köpekler… Kollarımız, ayaklarımız birbirine değecek nerdeyse. Kimsenin, CORONA virüsten haberi yok. Kimse, “sosyal mesafe” endişesi taşımıyor. Sevgililer el ele… Daracık alanda top oynayanlar, şakalaşanlar, suyun […]
Sarıkamış’ta Donan Ordu – Orhan Afacan
Sarıkamış’ta donan ordu Türk’tü. Eksi derece hava, karlar kürktü. Destanı yazmaya Tarihte ürktü. Yazılmadı, yazılmaz böyle destan. Can feda bu vatan için esastan . Çölden gelmiş yazlık üniformalı. Soğuğun üstüne, açlık sofralı. Doksan üç harbiden ordu yaralı Yazılmadı, yazılmaz böyle destan Kabardı göğsümüz gururdan, yastan. . Alman Karargâhı komut merkezi. Kendi çıkarına savaşın tezi.. . […]
Bir Çalıyım – Cihangir Boz
Ben bir çalıyım. Doğunun da doğusunda. Nereye gittiğini bilmediğim, bir yolun kıyısında. Başım belalı, başım püsküllü. Dallarıma konar kınalı yaban bülbülü. Bakmayın gündüz ılgıt esişine rüzgarın. İki yüzlüdür, riyakardır. Geceleri iliklerine işler insanın. Bazen dudaklarım kurur susuzluktan. Bulutları ararım, deli deli olanlarından. Ateşten kamçılarını şaklatan. Gürleyip yürekleri hoplatan. Önce kana kana içerim rahmetinden. Islandıkça ıslanırım. […]
Hırsızın Babası – Yüksel Akkuzugil
Mahallenin stadyumun tam karşısına gelen kısmında askeri lojmanlardan biraz içeri girildiğinde iki şeritli ama oldukça dar bir yol, ana cadde ile mahallenin bağlantısını sağlayan bir atardamar görevi görüyordu. Karadenizli bir müteahhidin yaptığı ve bu yüzden adı Karadeniz blokları olan iki bloklu ve sekiz katlı binaların hemen karşısında ve yanında yer alan dört blokluk apartmanlarda Merinos […]
Kedi Günlüğü – Salih Sezen
bir şey ne kadar eski olabilir ki… ben hep sarhoş gelirdim bu meyhaneye burda Clarke Gable çok yoktu kim bilir işi çıkmıştı ben ilk defa geldim o da geldi belki bir şey içer miyim içerim belki şu akvaryumdaki balık içer mi balık yoktu palavra balık olsa kedi de olurdu güzelliğine bak şu kedinin içi dışı […]
Son Yorumlar