Kırık Bir Ömrün Uzantısı – Fırat Aslangiri
Munzur’a Nar Ellerime yapışan özlemler koynumda çürüdü. Oturup otuzumu bekledim yırtık avuçlarımda su içerken. Kıştı, yüzümü ikiye bölen yollarda. Dolaştım durdum ince bilekli bir kadının doğumunu izlemek için ama sevgilim sen doğuyordun, ağlamaların kulağımda. Dudaklarımı uzatıyorum toprak kokan sütün boynundan öpmeye, dudaklarım narlaşıyor çatlıyor, çürüyor. Bilmek! Bilmezdim uzun bir yoldan gelene su verilir, gidenin ardından […]
Her Şeyi Eleştiriyoruz Be Ağabey – Muhittin Şimşek
Sen de hiç eleştiriye gelemiyorsun diyor bana bir kuytu sokağın rutubetten kabarmış gri duvarın yamacında. Ama eleştirirken belime belime vuruyor acımıyor haspam. Azıcık hakaret azıcık ezme diye tabir ettiğimiz sözcüklerin tekmili birden bağırsaklara kadar sindiriliyor. Tam araya gireceğim ‘‘ Bir saniye lafımı bir bitireyim ’’ diyor. En sonunda yeter artık dememe kalmadan ‘‘ Sen de […]
Bir Çocuk İstiyorum – Yasemin Evren
Hayat umutlar, bekleyişler, sevinçler, hüzünler yumağı. Bazen hüsran. Bazen bir sürpriz. Çözülmez bir bilmece. Kurgusuz, rasgele yani bir balıkçının avını beklemesi gibi. Plânların çoğu zaman suya düşebildiği tanımsız bir süreç. Ne büyük hayallerle evlenir gençler. Aşklarına kavuşmuşlarsa hele. Mutlu olmamaları için bir sebep yoktur ortada. Bal ayları…Cicim ayları…Geçim ayları…İstemeseniz de uzanır eller, ağu saçar yabancı […]
İnkar – Şevval Altan
Soğuğu işlerken damarlarıma Bir bir yanıp sönen ışıkları gördüm Parçalanmak ister gibi çarpışan elleri Islıkları rüzgâra sararken insanoğlu Ölümü nasıl yürekten hissettiğini gördüm Hayatın değerinin farkında değildik çoğu kez Nefesimiz bucaksız bir denizdi hayalimizde Ufak bir ateş, bir öksürük Denizin dibini işte böyle gördük . Kısaydı çok kısa Ne zaman son bulacağını bilmiyorduk Ne zaman […]
Kara Zeytin – Semih Bilgiç
Eşime Kara zeytin İlk göz ağrısı Bu bozkırda ninni ezgisi gibi gelmez mi sana da rüzgar uğultusu? Bir akşamüstü şarkısıdır kulağımızda geçip giden koyun sürüsü o çıngıraklar, çoban ıslığı… Beşikte bebeler biçilmiş başak demeti gibi uzanmazlar mı? Mışıl mışıl değil midir boy verirken ekinler uyurken yavrular büyürken kuzular… Dev çınar ağacına asılı salıncaktaki bir çocuk […]
Zaaf – Dilek Kurt
Zaaflarınızı biliyorsunuz değil mi? Neyi sevdiğinizi, nelerden kopamadığınızı, tercihlerinizin ilk olarak nelere öncelik verdiğini biliyorsunuz. Yüksek bir ihtimalle vakti-zamanı geldiğinde bunların size ne gibi tehlikeler arz edeceğini de biliyorsunuz. Esas olan bunların karşılığında nasıl davrandığımız. Benim görüşüm, bildiklerinizi dile getirmekten sakının. Ki tedbir ekseriyetle en muvaffak yoldur.
Hemen İnanmayın – Dilek İşcen Akışık
“En çok yaşamış olan, uzun yıllar yaşamış olan değil, yaşamın anlamını en fazla anlamış olan insandır.” Jean-Jacques Rousseau Montaigne’nin Denemeler’inden bir alıntı: “Ruhun büyüklüğü büyük yerlerde değil, gösterişsiz yerlerde çıkar ortaya. Onun için bizi içimize inerek yargılayanlar ünlü eylemlerimize pek önem vermezler, bunların aslında çamurlu ve batak bir dipten fışkırmış pırıltılı su birikintileri olduğunu görürler. […]
Oblomov’un Kanepesi – Hicret Birik
‘’Nereye gidersen git, bulacağın aydınlık, zihninin aydınlığı kadar olacaktır.’’ Cemil Meriç Varoluş macerasına başladığımızdan bu yana yönünü çoğu zaman kendimizin belirlemediği bir yolda bilinçsiz adımlarla yürümekteyiz. Bu düz ve tanıdık yolu, korkularımız engellediği için giremediğimiz nice bilinmez patikalara yeğ tutmaktayız. İçsel mekanımız birilerinin yargılarıyla belirlenmiştir. Buradan, yok oluş ve var oluş arasında çırpınan ruhumuzun […]
Cemal Süreya Üzerine Oğlumla Sohbetim – Yusuf Emre Aslan
Cemal Süreya Üzerine: -Baba gene bir şeyler okuyorsun. Henüz okuma yazma öğrenemediğim için bu durumu çok kıskanıyorum. -Sen henüz beş aylık bebeksin oğlum. Hem biliyorsun, ben sana anlatırım okuduklarımı. -Ben de zevkle dinlerim baba. Ne okuyorsun? -Cemal Süreya okuyorum oğlum. Edebiyatımızın yapıtaşlarından biri, desem yeridir Süreya için. Edebiyat denizinde bir balık olmaktan zevk alıyorsak onun […]
Gökyüzü Yalnızlığı – Tuğba Özgürler
Nasıl hüzün tutmaz yüreğin taş mısın? Bak deli rüzgarlar kırmış bahar dallarını deli deli sallanıyor çiçeksiz kuşsuz bir ağaç. Halbuki dalları yaprakları olmalıydı, hadi olmadı ilk baharda çiçek açmalıydı, o da olmadı güzün yosun tutmuş gövdesi kuzeyi göstermeli değilmiydi? Yönünü kaybetmiş bir ağaçtan ne istediniz! Bak göyüzüne ne kadar karanlık! Şimşeksi gürültünüzden yıldırdınız onu. Alkış […]
Özgür İnsan – Fırat Büyükcivelek
Kendinizi nasıl tanımlarsınız? İnançlarınız, görüşleriniz, sizi siz yaptığını düşündüğünüz değerler kavramlar neler? Aileniz, geçmişiniz sizin için ne kadar değerli? Doğduğunuz topraklar sizin için ne anlam ifade ediyor? 10 yıl önceye baktığınızda 10 yıl önceki siz ile şimdiki sizin dünya görüşleri ne kadar farklı? Bu yazıyı okumaya başlayan herkes bu sorulara birbirinden çok farklı cevaplar verecektir. […]
Son Sözler – Ece Kuru
“Neden kıymet bilmiyoruz? Neden elimizdekilerin varlığını anlayamıyoruz? Hep olumsuz düşünüyoruz. İyi ve güzel şeyler bizi etkilemiyor. At gözlüklerini takmışız ve sadece görmek istediklerimizi görüyoruz, bazen de bize gösterilmek isteneni. Neden hastanelerde aklımıza ölüm geliyor? Neden doğum veya iyileşen, mutlu bir şekilde sevdiklerine geri dönen insanları düşünmüyoruz?” diye düşündü babasını kaybedeceğini bildiği gece. Ay ve yıldızlar […]
Demokratik Eğitim Üzerine – Tamer Uysal
Demokratik eğitimin sonucu demokratik bir toplumdur… Rejimin, idarelerinin toplumun aydın ve ilerici kesimine bakışı ile ırkçı ve çağdışı tutumları nedeniyle salt sermaye sahiplerine eleman yetiştirir düzeye indirgemişti üniversiteleri. Yükseköğretim paralı hale getirilmiş, üniversiteler birer ticarethaneye dönüştürülmüş ve bilim yuvası olmaktan çıkarılmıştı… Zincirler kilitler sürgülertank tüfek ve ölümve bomba ve korku ve zulümve yeryüzünde ve gökyüzündebütün […]
Son Yorumlar