birbirinden evsal aylar türedi surların üzerinde
adı bir yasak ay
nefes
süzülür geceye ,
adı ihtirasla
kızıla bürünmüş,
fırtınalara gebe gece
çoktan kıble olmuş şehvet
yürüyorlar
usul usul
yaklaşarak,
defne yaprakları dokunuyor omuzdan sarkmış saçları
okşarken
incecik beller kıvrım kıvrım olur ellerimin arasında
gelirde mihman olur arzulu bedenime
babilin kadınları bunlar,
göğüslerinde aşkın derinliği akarken
rahminden yüzlerce kapı açılıyor
örtüsüz gılmanlara,
mahrem yerler olur mu hiç tende
şarap fıçılarında renk alıyor zevklerim
ayin sesleri yankılansa da kulaklarımda
vazgeçmiyor tenim vazgeçmiyor
tanrı istese de