Düğünlerde niye gülüyor insanlar. Düğünde iki kişi bir araya gelmiyor da başka bir şey mi oluyor benim bilmediğim. Yine düğün. Gülen insanlar. Kravat sıkıyor. Çocuk durmuyor. Hanım çirkin. Güzel kendince ve herkesçe. Ama çirkin. Sürekli birileri geliyor. Ayağa kalkıyoruz. Aslında herkes çirkin. Kapıdan biri giriyor. Fısıldaşmalar. Masaya geliyor. Gülüşmeler. Fısıltıyla ne dediler, gülünce ne değişti. Köprünün ayağındayız. Açık hava, yüksek müzik. Burada oturanlar rahatsız olmuyor mu?
Çocuk düştü. Koşmalıyım. Kaldırdım. Bir böcek gördüm korkuluğun altında. Ağzında bir şey taşıyordu. Vakit geç olmuştu. Çalışıyormuydu ki bu saate kadar. Evine mi gidiyordu gürültüden mi kaçıyordu? Çocuk durmuyor. Hanım gülüyor. Ama çirkin. Böcek gidiyor. Müzik susmuyor. Burada oturanlar nasıl uyuyor acaba? Ben nasıl uyuyacağım? Kaç kere sahte gülümsedim. Şu gelen adam, tanımıyorum. Niçin gülüyorum?
Köprünün ışıkları yanıp sönüyor. Böcek hala yürüyor. Çocuk hala koşuyor. Hanım hala çirkin. Alkol hala almıyorum. Evine mi gidiyor, evinden mi kaçıyor? İnsanlar hala gülüyor. Gerçekten bu kadar mutlular mı? Evlenenlerin bekarlığında bu kadar güldüler mi? Düğün herkese gülmeyi hatırlatıyor. Bana niye iki yüzlülük?
Yalnız kalabilir miyim burada? Ne bileyim ,kendime ait müziksiz bir köşe işte.Çok mu şey istiyorum? Burada oturanlar nasıl yalnız kalıyor? Ya böcek. Hala yürüyor. Önüne çıkan taşın altına girdi.
Çocuğun uyku saati. Evde olsak hanımın da. Gülüyor. Daha çirkin. Ama eve gidince sevişmek istiyorum onunla , boyalı boyalı. Çok istiyorum. Böcek hala çıkmadı taşın altından. Evimi, kaçamağı mı? Yalnız kalabilir miyim o taşın altında? Kabul eder mi böcek beni.
Çocuk merdivenleri çıkıyor.Koşuyorum arkasından. Kucaklıyorum ,merdivenleri çıkıyoruz. Gelin çok şişman diyor şişmanın biri. Bakıyorum; herkes çok şişman. Havuzun başında turluyorum. Yalnız kaldığımı sanıyorum bir an. Kucağımda çocuk. Böceği merak ediyorum. Merdivenlerden inerken bir kadın gülümsüyor çocuğa. Onunla da yatmak istiyorum. Hemen oracıkta, merdiven korkuluğuna dayayıp. Soluksuz beş dakika.
Çıktı mı böcek taşın altından. Gözükmüyor. Kaldırsam taşı. Ya karısı da ordaysa? Ayıp olmaz mı böceğe. Hanım oyunda. Çocuk kucağımda. Almayayım. Araba kullanacağım. Taşı kaldırsam kızar mısın? Uyku saati geçti çocuğun. Hanımın da. Benim her saatim tükendi. Bir kaldırsam şu taşı.Öldü mü yoksa? Takı… takalım tabi. Resim ailece olsun. Kusura bakmayın karım çirkin. Böcek resim istemez mi? Gülümseyin güzel bayan. Güzel bayan…Bir bana mı çirkin her şey. Eteğini sıyırıp arkasına yanaşsam çirkin görünür mü bana. Her çirkinlik bir başka çirkinlikle kapanıyor dünyada.Çirkin böcek çirkin kaya altında.
Gidelim mi? Tabi canım vakitlice yol alalım. Çocuğunda uykusu geldi. Ben tükendim aslında. Gidelim bir an önce. Sıyırayım şu eteği. Böcekte çıkmadı. Kaldırsam mı taşı? Etek mi taş mı?
-Borcum ne kadar?
-On lira abi?
-Eyvallah kardeş
Çocuk uyudu. Hanım da. Ya böcek. Öldü mü? Taşı kaldırsam iyiydi ama etek aklımı çeldi.
BÖCEK – Özgür KARAOĞLU
Son Yorumlar
- SESSİZ ÇIĞLIK PERDESİ:BİR AVAZDA-ENGİN DAL(SESLENEN ADAM) için Songül
- SESSİZ ÇIĞLIK PERDESİ:BİR AVAZDA-ENGİN DAL(SESLENEN ADAM) için Suzan Tokmak
- SESSİZ ÇIĞLIK PERDESİ:BİR AVAZDA-ENGİN DAL(SESLENEN ADAM) için Ceren
- SESSİZ ÇIĞLIK PERDESİ:BİR AVAZDA-ENGİN DAL(SESLENEN ADAM) için Latife
- SESSİZ ÇIĞLIK PERDESİ:BİR AVAZDA-ENGİN DAL(SESLENEN ADAM) için Hazal
En Çok Okunanlar
Son Yorumlar
- SESSİZ ÇIĞLIK PERDESİ:BİR AVAZDA-ENGİN DAL(SESLENEN ADAM) için Songül
- SESSİZ ÇIĞLIK PERDESİ:BİR AVAZDA-ENGİN DAL(SESLENEN ADAM) için Suzan Tokmak
- SESSİZ ÇIĞLIK PERDESİ:BİR AVAZDA-ENGİN DAL(SESLENEN ADAM) için Ceren
- SESSİZ ÇIĞLIK PERDESİ:BİR AVAZDA-ENGİN DAL(SESLENEN ADAM) için Latife
- SESSİZ ÇIĞLIK PERDESİ:BİR AVAZDA-ENGİN DAL(SESLENEN ADAM) için Hazal
Bir cevap yazın