Bir Çarşamba günü doğdum;
Arada kalmışlığın yalnızlığı ile
Aşk ve melankolinin ortası,
Hayallerini yitirmiş bir baba,
Gövdesini unutmuş bir annenin dölü!
Bir Çarşamba günü doğdum;
Yelkenlerini suya indirmiş,
Yeni denizlere açılmayı unutan,
Eski limanlar ile yetinen bir ulusun,
Özünü saklayan hikayeleri ile!
Bir Çarşamba günü doğdum;
Saat tam 12:00 ydi.
Ebenin yemek saatı,
Çekti kolumu hızla çıkardı karanlıktan.
Bekliyordu saray muhafızları kapıda,
Alıp koydular beni karanlık zindanlara!
Bir Çarşamba günü doğdum;
Ve binlerce Çarşamba'dan oluştu hayatım,
Ne bir Cumanın umudunu yaşadım.
Ne Cumartesinin renklerini,
Nede bir Pazarın keyfini!
Gerçi Pazartesinin ikilemi de yoktu,
Salının Teslisi de…
Bir tek Perşembe günü anlamıştı beni
Onu da ben yok saydım ve hayat bitti!
Bir cevap yazın