kol düğmeleri tutarsız
otobüs beklemekten emekli
astarı yamalı
evden işe
işten eve
bir ceketti istanbul
t e k c a k a s ı
sağ üst cebine ilişen
renginden dolayı
üç kuruş fazla bir gül
t e k s e f a s ı
her ayın on beşinde
nasıl oluyorsa
hanımın mürekkebi yayılmış
dört kilo patatesini
oğlana kim bilir kaçıncı kez
bu sefer söz dediği
fener formasını
kızının güler yüzlü reklâm afişlerinde
görüp yutkunduğu günden beri
boğazında duran
kırmızı pabuçlarını
içine sığdıran zarfı
kem gözlerden sakınmak
sonucu hak edilen
dumanı az kibri çok
birkaç nefes tömbeki
t e k ü m i d i
senelik izninde
köşebaşındaki kuru temizlemeci askısında
sevdiği ancak zarfına bir türlü sığdıramadığı
komşu kızının mor paltosunun yanında
kendine yer bulmak
belki de en çok bu yüzden
gözleri nemli
kol düğmeleri tutarsız
otobüs beklemekten emekli
astarı yamalı
evden işe
işten eve
bir ceketti istanbul
bana artık dar evlat
oluyorsa sen buyur
İSTİSNA (13 Temmuz 2007, Şişli)
İstisnalar kaideyi bozar.
(önceki şiir: “tüketici hakları”)
Bir cevap yazın