Bir zaman yolcusuyum
Zaman ilerlerken ben aynı senin bıraktığın yerde
Zaman mı ilerliyor ben mi durmuşum anlamıyorum
Yoksa duran zamanda ben mi geriye gidiyorum bilmiyorum
Beşinci yılında Sedana hasret yanıyorum ortalıkta
Zaman yaklaştırıyorken bizi mesafeler artıyor
Ben sedanı arıyorum tüm evrenin asılı duran ahenginde
İşte o zaman anlıyorum yetmeyecek Semada sesin bana
Dördüncü yılında Hüsnü Cemaline hasret yanıyorum ortalıkta
Paralel evrende gibiyim bulsam da Hüsnü Cemalini
Mümkün değil aynı yerde bulunmamız ve buluşmamız bir anda
Uzaktan bakıyorum ama hissetmek istiyorum seni tüm ruhumla
Üçüncü yılında Tenine hasret yanıyorum ortalıkta
Solucan delikleri buluyorum evrenler arası
Aynı anda aynı yerden bakmak için hayata bilinmezlikler ortasında
Yan yana olmakta kâr etmiyor yetmiyor bana
İkinci yılında Miski Amber Kokuna hasret yanıyorum ortalıkta
Müjdeli bir haber geldi apansız hiç beklenmedik bir anda
Deli divane gibi dolaştım Semada sanırsın mecnun
Açtım ellerimi dönüp durdum pervane gibi semaya
Birinci yılında Emanetin Gelişine hasret yanıyorum ortalıkta
Var olduğum tüm zamanlarda ve ta qalu belada
Sedana, hüsnü Cemaline aşık, tenine miski amber kokuna maşuk, emanetin gelişine meczup
Güneşin mi, yerin mi, yoksa ayın mı pervanenin ışık etrafındaki dönüşü gibi
Önceki yıllarından Varlığına hasret yanıyorum ortalıkta