Parkta yürürken ağaçları daha yakından inceledim. Onlardan ders alabilsek ne hoş olur diye düşündüm. “Nasıl yani?” dediğinizi duyuyorum. Söyleyeceğim, merak etmeyin. Ne üzerlerinde barınan hayvanların ne gölgelerinde yatan insanların ne de verdikleri meyvelerin hesabını tutuyorlar. Ayrıca havayı temizliyorlar, gözleri süslüyorlar, duvarlarını onlarla doldurmak isteyenlere de cömertler. Ha bire fotoğrafları çekiliyor, resimleri çiziliyor. Hiç teşekkür beklemiyorlar, kendi hallerinde huzurlular. Birbirlerini belli bir mesafeden saygıyla izliyorlar, böylece her biri özgürce gelişebiliyor.
Gelelim insanlara… Ağaçların tam tersi, çetele tutmayı ne çok seviyorlar. “Senin için en büyük fedakârlığı yaptım, öyle böyle değil. Saçımı süpürge ettim, ömrümü yedin. Bunu hiçbir zaman unutma!” veya “Sana verdiğim destek sayesinde bugünkü yerindesin. Yolunu açtım senin. Ben olmasaydım, hâlin ne olurdu acaba?” gibi söylemleri siz de duymuş olabilirsiniz. Oysa yardım, destek veya fedakârlık, nasıl adlandırırsanız, karşılık beklenmeden yapılmalı. Aksi takdirde bunun adı ne olur sizce? Yatırım!.. Gönülden sunamıyorsak, karşılık bekliyorsak bence yapılmalı. Aksi takdirde bunun adı ne olur sizce? Yatırım!.. Gönülden sunamıyorsak, karşılık bekliyorsak bence yapmayalım daha iyi. Hayatta her şeyi aslında kendimiz için yapıyoruz. Sözün kısası, istediğimiz için yapıyoruz. Sonrasında çetele tutacaksak, demek ki bizi yorup üzecek beklentilere gireceğiz. Bu da mutluluğumuza gölge düşürebilir çünkü mutlu olmanın yollarından biri elimizden geldiğince kimseden bir şey beklememek. Gelirse sürpriz olur, mutlu oluruz.
Düşünmemiz gereken kime ne verdiğimiz değil, bu katkıyı sunmayı gerçekten isteyip istemediğimiz. Kendimizden eminsek hayal kırıklığına uğramayız, uğrasak bile fazla etkilenmeyiz. Ne yaparsak her şeyi en baştan bilerek, görerek, göze alarak yapalım ki sonrasında gerçekleşmesi mümkün olmayan beklentilerin tutsağı olmayalım.
Çinli düşünür, yazar Konfüçyüs’e göre, “İyiliği hiçbir menfaat gözetmeden, sırf iyilik olsun diye yapmalıyız.” Bu anlamlı söze bir ilave de ben yapıyorum. “Denize attığımız pırlantaların peşine düşmeyelim.” Yardımla yatırımı birbirine karıştırmayalım. Banka hesabı açmıyoruz, faiz peşinde değiliz.
İyilik yaptığınızda, en büyük beklentiniz nedir?
?