Eflatuna üflenmiş leylak yangınlarıyla sızlarsın intiharıma
Leylaklanmış ruhundan kristal okyanuslar üflenir ıssızlığıma
Uçurum türküleri ezberlerken devrimci çekiç uğultusuyla
Neşterli ablukanın belalı sürgününde ağıtlarla kanarsın
bozkırının emzirdiği zehirzıkkım şiirler uğultunda yangındır
Ah pervane türküsü boşanır bozkırının bozlağına çarptıkça
Nasıl pervaneyim çığlıklarla çarptıkça balmumu kanatlarım
Issız notalarla ağrır, kıvılcımlı şehvetinle çığlıklarla acırsın
Melankolya yangınımsın harlandıkça ağıtlarla ağrırsın..
efkarın pervazında kanatları katleden katranlı bir dumansın
gramafon iğnesinden dökülür kasığına pervane ağıtları
şeytan uçurtması çizilir göğ(s)ünde kirpik kırlangıcının…
yeraltı sarnıcından uğultu medusadır yerebatmış çığlıklar;
taşplakda cüzzamkar makamıdır klarnetin sızlayan yarası..
demirden sağnaklardan boşanırken kırlangıç fırtınası;
acıtan sevişmemiz haritalar talanlayan borandır..
şeytani vesveseler üflemek semazen yağmurları acıtır
sazendelik sızgılar müntehir damarımı kırbaçlar
klarnetin bamteline üflenir hıdırellez girdabı
külhani bir sustalı gibi açılır raconumda serseri sevdalar
hüzne peşkeş çekilir bozlaklanan acılar harabatta
depresif türküler emzirir zemherim devrimci makamında
şavkımdaki yanardağ cezbeli repliklerle patladığında
nihavent makamlarda sızlarım zemheri yangınını
yürek ortadoğundan eşkıya koyaklara akar efkar ırmakları
güvercin girdabıdır acılar, saçlarının burgacında sızlarsın
fıratla Dicle çiftleşir coğrafyanda boşanır şattularap;
sızlatır aşk, devrimci lehçesiyle kundaklanan yangını
artık bu kudurma; münzevi pervaneye intihal bir intihardır
Jiletlerle damarların çarpıştığı uğultuda müntehirce sarsılırım
Kırlangıç kanatları dökülür kirpiğinden efkar kasırgasına
Yürek parşömenine kazındı pervane çığlığım nakkaşlarca
Hüzünbaz hattatlarca çizildi abanoz tabutlara çılgınlık
uğultulu girdapların sayhasında sağnakken sanrıların
kırlangıç sağnağında şakırdayan yürek damarlarımsın
kangren krizlerde neşterlerin lehçesiyle acırsın
çığlık kuşları gerilir cüzzamkar gergefine intiharın
dilsiz vaveylalar kuşanır jiletler müntehir yalazımda
klarnete üflenir şataraban günahlar, zemherice sızlanır
burjuva sevişmeler iltihaplı yaraların betonsu ıssızlığında
sırf pervane cesetleri bırakır bu şehrin enkazında..
Eflatuna üflenmiş leylak fırtınasıyla sızlarken ardında
Yokluğunun yangınında bu şehir yıkılmıştır…
Bir cevap yazın