2015 309
NECDET NEYDİM ile söyleşi – Söyleşi ve fotoğraf: Onur Özdemir
“Çocukları keşfedin… Onlarda sonsuz bir evren göreceksiniz” Çocuk ve gençlik edebiyatı alanındaki araştırmaları ile tanınan akademisyen, çevirmen, yazar Necdet Neydim ile çocukların dünyasını ve bizim dünyamızdaki çocuk kavramını üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Çocukların dürüst varlıklar olduğunu, içtenliği, sıcaklığı ve sevildiklerini hemen anladıklarını dile getiren Neydim, yanılgıya düştüğümüz noktalarda ise anne ve babaları uyardı… Gelin […]
az kaldı – Josef Kılçıksız
az kaldı kıyasıya üşümemi azgın kışların mevsiminde seni kaybetmeme say körlüğümü müzmin pervaneliğime ışığında… hayatımın gayya kuyularına bir kaç adım kaldı biraz daha dayanırsam bir kaç kulaç kaldı bildik suların kıyısına… senden uzaklaştıkça ufala ufala küçülen umutlarıma bir kaç yüz mil… susmaktır yalnızlık gecenin özlem pencerelerine ölesiye bakmaktır… beni senden ayıran sarı bir çöl madenin […]
Eller ve Devlet – özden çagrı özçelik
Tren raylarının üzerinde oturuyorlardı. Tepedeki Güneş’e bakılırsa Tanrı’nın yeryüzündekilerden hıncını alır gibi bir hali vardı. Ancak onların bu sıcaktan ne etkilenecek halleri ne de bundan yakınacak güçleri vardı. Güneşin yakıcılığından kararmış ve derileri soyulmuş burunlarından ter akıp bir ip gibi toprağa düşüyordu ve toprakta türlü şekiller oluşturuyordu. Yakup’un ter damlaları birleşip bir Antik Yunan tablosu […]
DÖNEN ÇARKIN OYUNLARI – BEGÜMHAN VARLIK
Savaşın etrafında dönen çarkın insanları, geçmişin gününü yaşamak istiyor. Ele geçirilmiş hırsların içinde, intikamın son kadehi sunuluyor. Sisli pencerelerin ardında oluşan sanatın gözyaşları, uçurumun kenarında bulunan dalgaların arasına karışıyor. Çıkarılan her şiddetli fırtınada, sanatın kaleleri birer birer yıkılıyor. Barışın insanları bir yandan haykırırken, fark edilmeyi bekleyen tutsaklık alevleniyor. Alevlerin içinde kavrulan intikam, son sunuş şeklini […]
KRAVATLI BEY – Safa Berber
Güvercinler tamam da Serçeler bile korkmaz olmuş insanlardan Onlar da anlamış bizi yavaştan Bütün hayvanlar alışıyor Hayvanlığımıza Barış için yaşamadık mı şuana kadar E bu ölenler ne o zaman kravatlı bey! Böyle barış olacaksa olmasın Barış hiç olmasın hatta Mutlu musunuz kravatlı bey! Bunun için beni akıl hastanesi yada Mapushaneye koyun kravatlı bey! Eleştirmek suç […]
300’lük, Şiir – Erdem Saçlı
İyi günde kötü günde Her zaman her her yerde her nefeste Ben iki cihanda yaşarım Hayat bildiğim gül yüzünle Boğazımdan sensiz ömür geçmez Bu sevda toprak altında bitmez Tutuştu kalbimiz Anka misali Aynı ateşle yananlar ölmez
Tecavüz – Özgür Karakaya
Tecavüz aşma, ötesine geçme anlamlarına gelmektedir.Güçsüzlüğün ürünüdür ve bir saldırganlık türüdür… İstek dışı yapılan eylemdir. Başkasının hakkına da el uzatmadır. İnsanın yaşamına dair özlük haklarına yapılan müdahaledir ve zorla ele geçirmedir. Varlığın da yok sayılmasıdır ve saldırmadır. Kurbanın faille evlendirilerek çözüme gidilmesi ise tecavüzcüyü korumak ve yaşam süresince tecavüzü meşru hale getirmektir. Erkek tahrik oluyorsa […]
Bejna – Şahin Eroğlu
ve dağlar kadınım sümbül menekşe açmış dağlarımız ve ne zaman baksam dağlara hatırıma gürbüz çocuklarımız seni düşündüm büyük çeneli kadınım bu demli bahar akşamı aç kalmak susuz kalmak tütünsüz kalmak hicbir sey olmaz lakin beni masmavi gözünden alikoymuşlar buna yürek nasıl dayansın
ACI TEŞHİS -Mehmet Dağlar
Vazgeçilmez bir tutkunun kollarında öylesine yaşarken, farkında olmadan tükendiğimi gördüm. Yapmam gerekenler beynime çivi gibi batıp kalbimde açıklanamaz sıkıntılara sebep oluyor. Her günün aynı tekrarı hayatın ne denli anlamlı olduğunu bana fark ettiriyor. Oysaki ben, anlamsız buluyordum tüm bu olan bitenleri ve günleri. Hatta hafta, yıl ve bütün bir evreni. En mükemmeli yakalayınca, insanların görünmez […]
SEVGİ YOLU- Semih BİLGİÇ
Bir adım daha gerek Işığa doğru Yol karanlık, ıssız, tekinsiz olsa da. Engelleri bir bir geçerek Hedefe doğru Yürümek bedeni, ruhu yorsa da. Yüzünü aydınlığa dönerek Gerçeğe doğru Yaklaşmak zaman alsa da. Teraziyi hep dengeleyerek Adalete doğru Haksızlık azıp dursa da. Dostluğu yürekte büyüterek Barışa doğru Savaş naraları korkutsa da. Gücünü az görmeyerek Dürüstlüğe doğru […]
Son Bahar -Alicem Akülker
Kim bilir nasıl bir sonbahardı Gönlümün dalları kırılır Gönlüme düşen yaprak Sonbahar da Kalbimden ayrılır Sevdiğim aklıma Nasıl girdiyse Yüreğimde de Öyle kalır.
1 kasım barış ekimi – fazlı humar
Barış tohumları ekeceğiz yeryüzüne nefes alabilmek insanca yaşayabilmek için tutuşup elele özgürce türküler söyleyebilmek barış tohumları ekeceğiz ğöğün göğsüne güvercinler uçuracağız allı pullu uçurtmalar kirli kanlı iktidarlara savaşlara katliamlara inat inatla barış inadına barış diyeceğiz ekmek hürriyet ve gelecek için canlarımız çocuklarımız sevdalarımız için 1 kasımda barış tohumları ekeceğiz Barış yaşamı inşaa eden havanın suyun […]
ANKARA – Hikmet Güzelkokar
Ankara, Ankara ne bahtı kara Çiçekler üşüyor koklama anne Gelincik kızların gittiği yere Karanfil düşüyor toplama anne Zalimin zulmüne düştükten beri Feleğin çarkından dönülmez geri Orada bir yerde iblisin biri Kurmuş düzenini yoklama anne Gençlik su ararken çöl ortasında Fidanlar kurudu göl ortasında Adalet gününde hak tartısında Günah defterini saklama anne Kardeşler meydanda çeker halayı […]
Son Yorumlar