2016 498
SESSİZ BİR GELECEKTE.. -BEGÜMHAN VARLIK
Oyunların içinde aldatıldın sende . Sisli bakışlarının altında , Zamanın özlemekle geçti. Masum ruhların arasından , Kilitli saldırıya uğradın ! Terkedilen bir şehrin içinden , Beklediğin sese koştun. Tuzaklı köleler yüzünden , Özgürlüğün gecelerde saklandı. Dönen dünyanın yeraltından , Bulutların varlığını son kez hissettirdin !
ÖZGÜRLÜĞÜN KUŞLARI – Hediye Polat
Taş beton duvarlar örülmüş üstümüze. Penceresi küçücük, hem de ince aralıklı demirlerle örtülü. Apaydınlık günde bile karanlık içerisi. Oysa bahar gelmiştir, aç kapıları Kadim. Yaylalar yeşildir. Iğıl dereler yarpuz yaprakları ile çevrili… Dağlar ise sisler içindedir, mor mor tütmektedir. Pencereden bir avuç gün ışığı sızdıkça canımızdan can gitmektedir. Aç kapıları Kadim, aç kapıları. Kadim uykusundan […]
YILKI – Nedim Murat Gür
Mutlu bir insan değilim olamam artık. Şimdilerde hayalim rahat bırakılmış atlar gibi olmak. Terkedilmiş ve unutulmuş olarak ve cevaben gittikçe azalan bir akılla unutarak. Yemyeşil otlar üstünde kırık beyaz bir bulut renginde kemiklerimin baskısını hissederek tenimde ve hafifleyerek gittikçe. Bütün hırsımı güzelliğime verip çirkinleşerek gün güne. Konuşmak yerine ağzımı oynatarak sessizce. hep aynı şeyleri yiyerek […]
DÖNGÜ – alkım kaya
bir varlığın bir yokluğa karıştığı evvel zamanın içinde kalbura dönmüş bir ceset.. ki, ne yana dönsem sonsuz jilet izleri bize kanayan üryan ellerin ve edepsiz tüylerde saklı gece üstelik, ayak bileklerin sonsuz, çıplak.. yahut dışında evvel zamanın, kimine göre insan olmanın kamburunda diğer insanın ve bir varlığın diğerine armağan olduğu ayyuka çıkmış herhangi bir ülkenin […]
Nafile – Abdurahman BALTA
Kırmızı güllerle kaplı bir bahar yaklaşır Topuklarını çıkmaz sokakların başına vuran kadınlar gibi. Serilip sere serpe ulu bir ağacın gövdesine Yeşillenir ölü zamanlarda tüm kır çiçekleri. Görürse bir akşamüstü eski bir ahbap Yaşamak gayesi peyda olur içinde Ve gittiğim her yere götürürüm Cebimden düşen sefil gölgemi. Sonsuzluğun gurbeti palazlanır sonraları kalbimde Bilirim; Sıla nafiledir, gurbet […]
EKSİK FOTOĞRAF -Mecit Selçuk
Kaç gün oldu geleli bu ülkeye, bu şehre bilmiyordu, saymadığından olsa gerek aklında tutamıyor bir türlü. Her zaman olduğu gibi yine okuldan çıkıp yol aldı eve doğru, seyrek adımlar ata ata. Kaldığı binaya yorgunca vardı. Biteviye bir halde tırabzana tutuna tutuna çıkarken apartmanın merdivenlerini, iç sesini duydu birden: ’’kalbinin fotoğrafını çekebilir misin?’’. Durdu aniden kadın, […]
Sonbaharı düşleyen bir yaprak – Salih Gökmen
Hafızana bir çizik at ve unut her şeyi Sen gittin Tüm aynalarını kırdım kalbimin Bir rüya için sahte saadetler kuşanamadım Bağışla Hüznü sancıyan bir geceye yaslayıp Oturdum ağladım sağanaklar halinde Düşlerinden uyandırılan bir çocuk gibi Ne yöne baksam sen Kopartamadım resmini albümlerden Şimdi Sonbaharı düşleyen bir yaprak gibi Göçüp gitmek istiyorum hep başka bir iklime […]
gece – uğur akülker
Bir piyanonun hiç kullanılmayan tuşları Sen ve ben Hep aynı senfoni, değişmez Haberimiz bile yok birbirimizden, ne acı Ben ve sen İki farklı, suskun, iki farklı, habersiz ruh Bir piyanist, bir besteci, bir orkestra Bir gece, harmanlanmış bir döşekte Sen ve ben Nefes nefese, nefese nefes Bak bu elim, bunlar parmaklarım Yılların yorgunluğunu yükleyip dudaklarıma […]
ÖLMEYİNİZ – SAFA BERBER
Ölmeyiniz Kuşlar hala uçuyor Ve gökyüzü hala mavi Özgürlük de akıyorsa içinizde Bir iki gözyaşı dökebiliyorsanız bu devirde Hele de merhamet varsa azıcık Lütfen siz ölmeyiniz Çocuklara neler oluyor diye huzursuzsanız Gurbette annenizin kokusunu özlüyorsanız Sebepsiz de olsa gülümseyebiliyorsanız Yatınca çabucak uyuyamıyorsanız Duvarda zıplayan gölgeler korkutmuyorsa sizi Ben özgürüm deyip müzikle dans ediyorsanız Siz ölmeyiniz […]
BAHAR – Arif SEL
Bir kara gözleri birde gülüşü vardı oysa… Oldukça yoksul biriydi güzellikten, Bu fukaranın kapısı önünde Geçen yılların hepsi bahar yüzünden. Bahar bahar, adı bahar, Bir kış akşamının soğuğunda Ruhum toprağa dolar.
Delirdim Tanrı’m! – Begüm Hüma
Biri durmuştu ve Durmuştu ve seni izliyordu. Yağmur damlalarının omuzlarına değdiği anı. O anın, sende yarattığı etkiyi. Biri senden daha anlamlı bakıyordu, Daha anlamlı ve daha anlayışlı. Sana, tam sana, tam gözlerine. Sanki parmak uçları değiyordu, Sana, senin yüzüne. Hayır, değse parlayacaktın onun gibi, Ama değmiyordu. Yağmur damlaları, o birini ışıl ışıl parlatıyordu. Sen gözlerini […]
ÇİZGİDEN ÇIKARILAN ŞİİR – Onur DÖLEK
“bade tabar’a” Zamansız aşınıyor topukların ve uzun kuşlar yersiz ötüyor Soluğun gün aşırı, ah aşırı! Günah aşırı taze, yeni işlenmiş bakır kokusunda Susup şu gölgede bakınsan öylece, İçine bir kuşku düşüyor Kelepçeleniyor bedenin vurulası Yalvarmak boşluğuna düşüyorsun, kuşkulular Biçerci ne güzel biçiyor, gölgeden izliyorsun Oysa tarlayı eken bir başkası Kucaklaşmak çokça cıvık bir eylemmiş gibi […]
İLER TUTAR BİR YANI – semih bilgiç
iler tutar bir yanı olsaydı gördüklerimin açıklamaya gerek olmazdı gayet derin ne diyeyim kolay geliyor kimilerine yeri yok sevgi varken bunca vahşetin Habil’le Kabil’den beri anlamsız sürdürmenin iler tutar bir yanı yok manzaraların göçmen kuşlar zorlanıyor yer bulmakta bırakmadılar yuvalarını darmadağın çoğu oradan oraya savrulmakta umut mu nerede ararsın yok ki kendine ait kuru da […]
Son Yorumlar