E-DERGİ 990
Olağan Bir Gece – Kerem Ertuğrul ERTUĞRUL
camın ardından canımı izliyorum sabah kızıl sabah gök yarılır gibi gürültülü bir sükut şemsiyelerle korunamam meteor yağmurlarından ancak renklilerse yutabilirim leblebi şekerleri gibi hepsini . hanende bir uzun havaya giriyor hanemde ve hanemde kara bulutlar çikolatalı keten helva ne severim şakaları küfürlü konuşmaları bir de . bahar geldi asit yağmurları var burada kafatasımın içinde de […]
Bu Akşam Dalgınlığıma Gelir Misin Leyla – Turgay Can
… bir kuş dönüyor baş ucumuzda biliyorum, sen çok yaşa der gibi mavi diyorsun ona. sesin taa oralardan bir mevsime yetişecek gibi biraz yağmurlu geliyor buralara, ahh sen, ne güzel de toprak kokarsın şimdi hadi balkona çıksana, söz koca şehir kapayacak gözlerini koca kadınlar için söz veremem sana hem senin sesin her mevsime çok iyi […]
Bekleyiş – Fatma ŞAHİN
Her gün yaşamın boyunduruğu altında çılgınca devinimlerde bulunan ve sağa sola neşe saçan insanlar görüyordu. Ve korkuyordu yaşamın onu da ele geçirmesi ihtimalinden. Mesela birden gelişigüzel bir kahka tutsa ya da yolda yürürken kapılıverse yolun akışına, hemen gider ve en yakınındaki banka otururdu. Böylece yeniden durgun bir ev güvenliği sarardı içini. Tehlikeli olmayan tek kapılış, […]
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü – Kirpi Düşün ve Edebiyat Dergisi
Bugün dünyanın dört bir yanında binlerce kadın, 156 yıl önce greve giden New Yorklu kadın dokuma işçilerinin, 1917’de Şubat Devrimi’nin fitilini ateşleyen Petrogradlı kadın emekçilerin mücadele gününü kutluyor. New York’ta 40 bin yiğit kadın 8 Mart 1857’de New York’ta bir dokuma fabrikasında çalışan 40 bin işçi, 16 saatlik işgününün 10 saate indirilmesi ve ücretlerde artış […]
Senin Hayatın Benim Hayatıma Dokunuyor – Nimet Erenler Gülkökü
Bazen söyleyecek çok şey varken susmak ister insan! Bazen susmanın fayda sağlamayacağını düşünür ve taşar ya insan, işte öyle bir an.. Her an her yerde etrafımızı çepeçevre saran bir bilinç düzeyinin içinde yaşıyoruz. Dışarıdan gelen uyaranlar ise bizi allak bullak etmeye yetebiliyor. 14 Şubat “Sevgililer Günü”ne dair yapılan bir haber ve içeriğindeki mesaj öyle yenilir […]
Gülüşü Güzel Adamlar – Cennet Güvenç
Bir zamanlar bu ülkede gülüşü güzel adamlar vardı. Hatırlar mısınız diyeceğim ama eminim ki sizde benim gibi hiç unutmamış, filmlerini yüz kere bin kere izleseniz de yine televizyonu zaplarken gördüğünüz an da hemen o filmi izlemeye devam ediyorsunuzdur. Bütün repliklerini, bütün sahnelerini, kahkahalarını, gözyaşlarını her zerresini ezbere bildiğimiz o unutulmaz Yeşilçam filmleri. Adını bile duyunca […]
Kadın Nidasında Gizem – Gürsel Özkır
Yaradılış gereği yaratmak; üretmek, fayda vermek ve gelir sağlamak adına kadının sesine uzanmak yetmez, oraya varmak gerek. Bir üslubun tutulan naralarla biçimsiz kalışın nedeni, o sesten ırak kalışlar olsa gerek. Öyle ya; insanı düşüren, tek taraflı(kanatlı) uçmak oluyor. Nasıl ki; bilgeliğin bir kanadı bilim ve bir diğeri ise sanat oluyor ise, aynen, insanın da sanat […]
DAVİD LYNCH – MUHOLLAND DRİVE -BELCE ÖRÜ
“Hollywood’da hep geleneksel tarzda filmler yapılıyor. Öyküleri herkes anlıyor ve herkesin anlamadığı küçük bir nokta bile olsa telaş başlıyor. Ama işin asıl ilginç yanı, daha soyut kavramlarla uğraşmaya başlayınca ortaya çıkıyor. Sinemanın asıl büyüsü, gücü; içgüdülerle hissetmekte, insanların tuhaf ve unutmayacakları bir hisle filmden ayrılmalarını sağlamakta yatıyor” Lynch filmleri hollywood sinemasının keskinliğinden uzak, rasyonaliteyi dışlayan, […]
Kara Bulut – Tayfun TATAR
Ankara anısına… Hangi renk olur Diye sorsanız ölüm Siyah derdim Doğruymuş Bunu tepemizde bir Kara bulut dolaşırken Öğrendim Tepemizde bir kara Buluttu ölüm Çöktü sonra Birkaç saniye önce İşte şu arka camına Başımı yasladığım otobüsün Uzuvlarına Bir çığlık vardı otobüsün İçinde Çığlığın içinde insanlar İnsanların içinde Korku vardı ve ümit yoktu Dert çok ve Çare […]
KIŞIN KAPINA GELEN MASALCI – Saniye Kısakürek
Yazmasaydım iyi mi olacaktım? Bilmiyorum! Niye başladığımı da bilmiyorum bu yazıya. Belki güzel haberlerle başlamalıydım yazıma.. Mesela dünyada ağaç sayısı arttı, diyerek başlasam olur muydu!? Yazmasaydım iyi olurdum, evet. Dünyadan elimi eteğimi çekerdim. Ağaçların, bağların, bahçelerin yıkıntılarında gezinirdim en azından. Ormanlarca acı dolmazdı kalemimin ucuna. *** En iyisi düş mü gerçek mi olduğunu anlamadığımız sözlerle […]
SANAT İNSANLARI ÖLÜMSÜZDÜR – Alicem Akülker
Kaderime en güzel hikâyeyi de yazsalar Senden daha güzel olamazdı Artık her şeye biraz daha yaklaşıyorum Ölüme inat yaşamak istiyorum. İnsanlar bıraksalar beni kalbimdeki aşkı bulmak isterim Bir hikâye olsam senin gibi olmak isterim Artık ölümsüzleşiyorum Bu işin sonunda ölüm bile olsa Sonsuza kadar yaşamak istiyorum.
Agâh ve Revan – Cem ARDIÇ
Bu fıstık çamı ormanında kuşluk vakti bittiğinde ıssızlık daha belirgin olur. Ağaçlar konuşmaya ya da susmaya başlar, ardından da zifiri karanlıktaki milyonlarca yıldızın sessiz senfonisi teslim alır geceyi. Ormanın yükseklerindeki köhne evime taşındığım ilk gün, yaşadığım zorunlu göçün ilacının geceler olacağını anlamıştım. Yaşlandıkları için evi bana satan çift buranın akşamlarını seversin demişti; öyle de oldu. […]
“Gölge” – Turgut Say
“Gölge, kişinin yaşam boyu hesaplaşmak zorunda kaldığı öbür yüzüdür!”-Carl Gustav Jung (1875-1961) Tam olarak onu ne zaman kaybettiğini bilmiyordu. Bilemezdi! Tek hatırlıdığı şey onun yokluğunu fark ettiği gündü; güneş parlıyordu ve gökyüzü masmavi ve yakındı. Hiç onu böyle hatırlamıyordu. Kasabanın meydanında dikilmiş çocukların neşe dolu bağırışmalarını dinliyordu. Çocuklar kaygısızca koşuşup oynuyorlardı. Birden yaşlı bir adam […]
Son Yorumlar