DENEME 520
Gümüş Kutusu – Emine Ekinci
Nerde kaldın, dağın ardı daha mı güzeldi ben bu tarafındayken. O zirveden yavaşça yükselirken çok mu havalı hissettin kendini, bendeki de laf dünya üzerinde olup da havalı olmayan var mı? Karanlıktan evvel görmek seni çok güzel, karanlık senin belki de hiç sevmediğin varlık, bunu gecemdeki karanlığın hükmünü siliyor olmandan ve aynı zamanda seninle benim aramda […]
Red Kit – Özgür Karakaya
Maurice de Bevere tarafından çizilen çizgi romandır. Orijinal adı Lucky Luke’tır. Avrupa’nın en çok bilinen ve en çok satan çizgi roman serilerinden biridir. Köpeği ise Rintintin’dir. Yanlış anlaması meşhurdur, şöyle mi demek istedi acaba der ve anladığını yapar bir kere de asıl yapması gerekeni tahmin edemez, sürekli sakarlık yapardı. Sevimlinin önde gideni bir saftiriktir. Kötü adamları kendisini çok seven […]
Restoran – Serhat Köklü
Adresini bulmak hiç kolay olmadı burasının. Hiçbir rotada yolu göstermiyordu. Ama zor da olsa vardım sonunda. Yalnızlıktan yapılma ahşap masalardan birine geçtim. Baştan çok acılı bir imkânsız aşklar çorbası aldım. Ardından bol sirkeli bir hayal kırıklığı mevsimi salatası söyledim kendime. Ara sıcak olarak da kekikli sonu hüzün budu köfte. Şefim, dedim sonra “Izgaralardan neler var […]
Tanrı’nın Külleri – Pelin Şahin
Gözler puslu kalbim yorgun günlerden hep Çarşamba benim için saatse sabah dokuz ve akşam on gibi, hep yazdan sonbahara dönen bir havayı yaşıyorum renkler gri zaman zaman turuncuyu da andırıyor gibi ama hep mutsuz bir turuncu hiçbir ayda gölgemi göremiyorum. Güneş sırtıma vuruyor gözler donuk hisler kirli mutlak yaşam ve fani Dünya arasındaki bekleme odasında […]
Oğuz Atay Romanları – Muhammed Murat
Halihazırda en çok satmasının dışında çokça da okunan Oğuz Atay romanları bize neler anlatır? Bunu bilebilmek için öncelikli olarak yazarın hayatına göz atmamız gerekir. Her ne kadar yazar hayatıyla eserleri arasında bağ kurma fikri bazılarına yanlış gelse de önemli bir ayrıntıdır. Çünkü insanın yaşadığı olaylar ya da karşı karşıya kaldığı durumların yansımaları olur. Eğer yazıya […]
Rahatlamak – Özgür Karakaya
“Üzerimden nasıl bir yük kalktı, nasıl büyük bir rahatlık hissettim anlatamam”. Ahmet Ümit Rahatlamanın, ilk adımı da kendini anlamaktır. Kişi üzerinde baskı yaratan unsurun da kalkmasıdır. Daha uygun bir duruma geçiş yapmadır. Sıkıntının üstesinden de gelmektir. Günlük koşuşturmalardan ,arınmaya, kendine zaman ayırmaya, bedenleri ve zihinleri dinlendirmeyi de içine alır. İyi bir durum da olmadır. Var […]
Ölümü Hissetmek – Yıldıray Emir Kaplan
Sezonun üçüncü yarışına gelinmişti. Koltuğuna yeni geçtiği ve son 2 sezondur markalar klasmanında şampiyon olan Williams ile önceki iki yarışta pole pozisyonunda başlamasına rağmen yarışı kazanamamıştı. Williams mühendisleri aracı şampiyona favorisi yapmayı başarmıştı ve üç kere McLaren’de şampiyon olan Brezilyalı Ayrton Senna’yı koltuğa geçirmeyi başarmıştı. O sezon arabalar çok tehlikeliydi geçen sezon takımların hile yapması […]
TAVAF-ESRA YILMAZ
Birini sevmek yolunu yönünü ona doğru dönmektirBir çeşit tavaf halidir sevmekBütün kapılar, bütün sokaklar, bütün pencereler hep oraya açılırBaşka bir şey düşünememektir,bir çeşit gönüllü boyun eğiş , farkında olunsa da kaçılmaya yeltenilmeyen bir esaret…Başka bir şey konuşamamaktır…hep içine bakmak,hep içindekinin aksini karşındakinin gözlerinde görmek istemektir.Birini sevmek bir yüreğe doğru göç etmektir…Bir çeşit hicret halidir sevmek. […]
ANDREY PLATONOV ÜZERİNE DAĞINIK SATIRLAR-BEDRİYE KORKANKORKMAZ
Yitik hayatlarımızın mezarlığında ölülerimizle birlikte yaşadığımızı şimdi daha iyi anlıyorum. Soluduğum nemli havaya sinen hayal kırgınlıklarını ciğerime çekiyorum. Söyleyecekleri çok olan bu insanları düşüncelerini ifade etmeleri için uyandırmak istiyorum. Kabirlerinde uyuyanların üstünlüklerinden ürperiyorum, yüzleşmekten korktuğum gerçekleri bana anımsattıkları için. Öbür dünyaya dair bilmek istediklerim haddinden fazla. Bu konuda bilgilenmek de istemiyorum. Ansızın düşmek istiyorum bu […]
ANKA MIYIM?SYSPHOSUN KAYASI MIYIM?-FULYA ÖZGEN DENİZMEN TARHANACI
Kim olduğumu keşfetmeye çalışıyorum. Kim olduğumu bildiğimi zannettiğim anlık bilişler arasında . Kendimin en karanlık bölmelerinden çekmeceler açıyorum. İçinde buruşuk anılar. Ben olmuş, izi ben de kalmış anılardan yarattığım bu yeni insana bakıyorum. Her gün yeni bir ben selamlıyor aynada beni. Her gün yeni bir insanı alıştırmaya çalışıyorum, anılar dolu çekmecelerden duygusal kalıplar seçerek. Bak […]
SESSİZ ÇIĞLIK PERDESİ:BİR AVAZDA-ENGİN DAL(SESLENEN ADAM)
Sessiz Çığlık Perdesi: Bir Avazda!Duymayı seçtiğin çağrıların yankıları dağlar boyunca uzanıyorken etraflıca seyre daldım sisbulutlarını. Bir inancın hüzmesi düştü gözlerimin perdesine. Araladım. Aralandım…Önce incecik bir sızı dolaştı nefeslerimin arasında, tıpkı sazlıkların rüzgârla seviştiği kıyılar boyuyürür gibi… Kim bilebilirdi ki daha derinlerde bir derinlik olduğunu? Mağarasız kaldığımız budünya(!) hepimize yeter miydi gerçekten? Dinlediğimiz, okuduğumuz, düşlediğimiz tümmasalların […]
DELFİNYUM’UN GÖZLERİ -FİLİZ KALKIŞIM ÇOLAK
Gelincikler ıslanırdı gözlerinde, kirpiklerinden kızıl kısrak taylar kanatlanırdı. Yanardı göğsü güneşin, şöyle dönüp bakınca Delfinyum. Ahu ahu bakışlarında büyürdü gökyüzü. Saçlarını salar sinelerinden o mavisi pür pak bedenini büker, eğilip öperdi alnından ham güzeli. Samur samur saçlarında gece başka güneşlenirdi, susadıkça, gerdanının dizisinden bir çiy taneciği aşırıp sabaha durulanırdı… Gece başka yosmaydı Delfinyum’un kollarında. İnci […]
İNSANIM OLUR MUSUN?-RABİA MİNE
Anadolu’da “gelinlik yapmak” diye bir âdet vardır.Bu âdete göre, bir kız evlenip gelin gittiği evde -hele bir de o ev eşinin aile eviyse- kayınpederinin ve evin diğer büyük erkeklerinin yanında normal sesini çıkaramaz, hatta oturamaz, hiçbir yaşam belirtisi gösteremez; sadece mütemadiyen dikildiği kapının dibinde, fısıldayarak konuşma hakkına sahiptirBu tuhaf şeyi ilk kez çok küçükken, Sivas’taki […]
En Çok Okunanlar








Son Yorumlar