DENEME 514
DİRENİŞİN ‘O’ BİÇİMİ! – ELA ÖZER
Yaklaşık 1 sene öncesine gidersek, ülkemizde yaşanan Gezi Direnişi’nin ruhunu hepimiz tekrar hatırlayabiliriz. Bu direnişte LGBTİ’lere destek vermiş olup, bizleri daha yakından tanıyan sizlere, biz de bir çok kişinin önyargısını kırmış olmaktan kendi adımıza mutluluk duyarız… Ne yanlış ne de yalnızız! Biz de bu ‘mücadelenin’ içinde sizinle Bir’e doğru gitmekteyiz. Yıllarca toplum […]
YAŞAM YOLCULUĞUNDA UYANIŞ – CENNET GÜVENÇ
Anlamlı bir hayat mı yaşıyoruz? Kişinin, var oluşu hayatında anlam var mı coşku var mı mutluluk var mı özgürlük var mı gibi sorularının kendisine sorması üzerine kurulan bir inşaat gibidir. Kişi soruları sordukça hayatın anlamını buldukça ve hayatına kendisine uygun anlamlar yükledikçe başlıyor bu yolculuk. Beynimiz biliyor aslında bu soruların cevaplarını. Ben burada ne kadar […]
DÜNYA GÖZDESİ BİR ŞEHİR, İMPARATORİÇENİN PARMAĞINDA OYUNCAK ETTİĞİ BİR İMPARATOR, ZIT KUTUPLARDA İKİ GRUP VE SEFALET İÇİNDEKİ HALK…6.YÜZYILDAN BİR BAŞKALDIRI ÖYKÜSÜ… – DENİZ ÇANTAY
İnsan ömrünün en güzel ve verimli dönemlerinden biri olan 20’li yaşlarımı Bizans tarihi ve sanatıyla iç içe geçirmiş biri olarak, hem bu uygarlığın bize çok şey kattığını; hem de çalkantılarıyla, sansasyonlarıyla, ilginç imparatorları ve imparatoriçeleriyle günümüz edebiyatına ve sanatına da bol bol veri sağlayacak nitelikte olduğunu hep düşünmüşümdür. Özellikle de, tarih kayıtlarına “son Romalı” sıfatıyla […]
KIRLANGIÇLARIN DANSI – SERPİL TUNCER
Sonbahar tastamam gelmiş ve adaya doğru esen rüzgârı sertleştirmişti. Rüzgâr, ağaçların diplerine yığılan gazelleri peşi sıra sürükleyerek ötelerde bulunan tarlaların üzerine bırakıyordu. Güneş, kümelenmiş beyaz bulutların arasından can alıcı ışıklarını yollarken rüzgâr tarafından tarlalara bırakılan yapraklar sararıp fosilleşmek için yüzlerini aydınlığa çevirmişlerdi. Sanki her şey doğanın ölüp yeniden dirilmesine tanıklık ediyor gibiydi Sararan karaya deniz […]
FRANSA İŞÇİ SINIFININ “KADER”İNE BAŞKALDIRISI: HAZİRAN 36 -EMRE ÇELEBİ
1936 Yılı haziranında Fransa işçi sınıfı dünyayı sarsan bir mücadele deneyimi yaşadı. H2O yayınlarından çıkan “İşçi Sınıfı Arafta, Devrimin Kıyısında Fransa Haziran 36” isimli kitap, Fransa işçi sınıfının muazzam mücadelesini ve kazanımlarını anlatıyor. Bugün Greif, Yatağan, Zentiva işçilerinin fabrika işgalleri yeni ya da hiç olmamış değil. İşçi sınıfının mücadele tarihine şöyle dönüp baktığımızda, işçilerin doğrudan iş […]
SON DÖNEMDE YAYINLANAN MEKTUPLAR VE TÜKETİM KÜLTÜRÜ – BAHADIR EREN
2013 yılının son ayları ve 2014 yılının başı ünlü yazar ve şairlerin mektuplarının yayınlandığı ve oldukça ses getirdiği bir dönem oldu. İlk olarak 2013 yılının Eylül ayında Ahmed Arif’in Leyla Erbil’e yazdığı mektuplardan oluşan “Leylim Leylim” raflardaki yerini aldı. Kitapseverlerin büyük bir merakla beklediği kitap birkaç hafta gibi kısa bir sürede ondan fazla baskı yaparak […]
YARATICILIK AHLAKI ESTETİĞE DÂHİLDİR – CEMAL ÖZTÜRK
1. Kendisini dürten kıyısız düşler içinden uyanıp Yeni düşünsel süreçlerle tanışır tanışmaz insan Güle ağlaya doğar şiir böylece anasından 2. Şiir hükümetini kurduğu vakit Kişi, tek bir yürek işbaşına gelir 3. Kuru kalabalıkların arasından biz de çok geçtik Halk tarafından biz hiçbir zaman seçilmedik Biz yiğitliği de, bilgeliği de, Tek başına sadece […]
KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN NEDENLERİNDEN BİRİ OLAN ‘BEDEN’… – MEHTAP ERDOĞAN
Kadına yönelik şiddet, Ulusal ve uluslar arası gelişmelere rağmen, 21. yüzyıla taşınmış ve kırılması en güç insanlık sorunlarından biridir. Toplumsal yaşamın her evresinde karşılaştığımız kadına yönelik şiddet, somut olarak kadının maddi-manevi bütünlüğüne ciddi bir zararlar vermektedir. Bu toplumsal sorun, kadının toplumsal yaşamına da ket vurarak, sosyal ve ekonomik yönden de gelişmesine engel olmakta, kadın-erkek eşitsizliğinin […]
BİR KADIN BİR ERKEK VARDI – NESLİHAN YAZICILAR
Tarih; mâzîyi geleceğe taşır, olayları tekerrür zincirine bağlar, durur. Okuduğum bir oyundan alıntıdır gönderdiğim yazı, 1993’de sanki bu günleri görmüş oyunun değerli yazarı, hiç eksiksiz sayfayı size aktarıyorum. Ne günlere kaldık, ne günler yaşıyoruz!!! Gençlerimize yaşatılanlar ve toplumca yaşananlara bir gönderme olsun aşağıda verilen oyunun bir bölümü. Bu oyunlar bitmeyecek lakin biz ülke olarak artık […]
BİZ UZUN ÖLÜRÜZ – RABİA MİNE
Mezara girdiği gün değildir insanın öldüğü gün, bedeninin mezar olduğu gündür. Bu ölü doğanlar ülkesinde biz uzun ölürüz. Kiminin buz tutmuş köy yollarından, kiminin ise neon ışıklı Nişantaşı bulvarlarından gelip girdiği aynı sınavlarda geleceğimiz çalındığı gün ölürüz! Yaşamakla, onursuzlaşmak arasında tercih yapmak zorunda kaldığımız ilk yol ayrımında, içgüdüsel olarak yaşamayı seçtiğimiz gün ölürüz. Tarlalarımızı, bağ-bahçalarımızı […]
ŞİDDET MADURU KADINLAR… / Hülya TANK..
Bizim kuşağın ezici bir kısmı bırakın kadın olmayı ve de kız olmayı henüz cinsiyet ayrımının farkına varamadığı süreçte yani çocuk olduğu dönemde ne yazık ki kendi ailesinde şiddetle tanışıyor.. ” Kızını dövmeyen dizini döver” atasözünü duymayan bilmeyen kız yoktur sanırım… Eskisi kadar olmasa dahi tablo hala devam ediyor…Bizleri önce o çok seven annelerimiz döver…Sebepler basittir […]
EZBER BOZAN KADINLAR / YELDA KARATAŞ
TEN DİVAN’E Sarıyorum seni Bir gemi kalkıyor içimden ülkesiz Gecenin orta yerinde buluşuyoruz Halin halim oluyor yakamozlar kalbim Toplasan bildiklerim bir divane elif Avucumda aşk boyu turnalar kimsesiz Ne olur tenimi öperken ölümü düşünme yar. Yelda Karataş. 2012- 2013 EZBER BOZAN KADINLAR Yok, yavrum öyle değil. Senden izin almam sevişmek için. Seninle sevişmek için […]
BANA KAHRAMANIMI GERİ VEREBİLİR Mİ SİNİZ? / PELİN GÜNEY
Puslu, kirli bir havanın içinden geliyordu benim bu hayattaki tek kahramanım. Yüzü gözü kapkara, bareti kolunun altında, devasa büyük bir çizmeyle. Benim kahramanım… Babam… Babam bana her gün ne kadar uzunlukta tüneller kazdığını anlatırdı. Aşağıda geçirdiği günlerin hikâyelerini ve benim gibi daha bir sürü çocuğun babasının orada olduğunu anlatırdı. Neden o kadar çok ve upuzun […]
Son Yorumlar