Sayı 61 30
Tombul Yanaklı Tramvay – Dilek İşcen Akışık
Kendimi yorgun ve yılgın hissettiğim bir tatil günü gökyüzü benim gibi canından bezmiş görünüyordu. Bulutlar karardıkça düşüncelerim zihnime daha hızlı çarpmaya başladı. O dimdik “Azim” yokuşunu arada nefesim kesilerek çıkmaya çabalarken kulak zarım patladı sanki. Hopladım, caddede siyah bir araba bir kadına çarpmak üzereyken anlaşılan kıl payı durmuştu. Kadın öyle korktu ki sesini çıkaracak hâli […]
Anmalı – Hatice Altunay
Anılası hayatlar anılarda şimdi Dudaklarımızın ucunda anmalık Ölüm yıldönümü sevdiklerimizin Geçmiş bunca güzel yaşamın tekrarı. Anların içine sığdıramadığınız İşler, güçler, sorumluluk Derken Bitivermiş her şey. Virgüllerin tükenmiş. Nokta olmuş Kısa cümle. Ölümden ötesi Yok işte! Anmalık kaldı elimizde.
Sevgimizin Üstünden Sene Geçti – Reşat Çoşkun
Yollarda büyüdüm. Kaç ölüm yüz çevirdi benden Kaç ölüme gelme dedim Gerçek değilsen… Okulun dağılış saatinin yaklaştığına kanaat getirdikten sonra perde gerisinden kızını bekleyeli neredeyse yarım olmuştu. Kızının naklini aldığı okuldaki ilk gününün nasıl geçtiğini merak edişi bu bekleyişte etkili olmuştu. Kızının, telaşlı adımlarla koşarcasına eve doğru yaklaşması, endişesinin artmasına sebep oldu. Kapıya doğru yöneldi. […]
Ayten ve Nurten – Josef Hasek Kılçıksız
O gün şehrin iki ayrı ucunda, aynı gün, kaderlerinin birbirinden çok farklı olması beklenen iki kız çocuğu doğdu. Ayten ve Nurten. Bebeğin biri ipek ve saten örtüler arasında, hayatın tüm bu curcunasından habersiz büyüdü. Diğeri ise lime lime paçavralara sarılı olarak yatıp, çöpten yemek toplarken ya da bedenini üç kuruşa şehrin magandalarına satarken, varlığıyla dert getirdiği […]
Jale Bebek – Ruhsar Ünsal
1966, İstanbul, dedemin evinde yaşıyoruz bir süredir, babam yaklaşık iki sene önce görevle gittiği Belçika’dan yeni döndü. O’na mektup yazabilmek için 5 yaşımda kendi kendime öğrendiğim okuma yazmanın ödülünü heyecanla bekliyorum, her mektupta yinelediğim “sarı saçlı mavi gözlü” oyuncak bebeğin valizden çıkacağı anı kaçırmamak için sessizce ortalıkta dolaşırken birden anneannem camlı bir bölmeyle ayrılan salondan […]
Kuzular Kurtlara – Berrin Yelkenbiçer
Hava yağmurlu değildi, hatta tek bir bulut bile yoktu. Güneş de gökyüzü ona kaldığı için iyice yayılmış, her tarafı ışığa boğmuştu. Otobüsün neredeyse kırk beş dakika gecikmesi yağmurdan olamayacağına göre sıcaktandı herhalde. Şoförlerin rehaveti de hem trafikteki diğer sürücülerin akışı ağırlaştırması, hem de nefes almayı güçleştiren ve insanın tenine yapışıp tüm gözeneklerine sızan rutubettendi. Nihayet […]
Agnostis 2 – Ece Kuru
‘’ Şu bir gerçek ki her insan diğerleri için derin bir sır ve gizemdir.’’ Omzundaki el buz gibiydi. Belki de o kadar soğuk değildi ama o algıda seçici davranıyordu. Belki tepesindeki güneş omzunu sıcacık yaptığı için ona dokunan bir el soğuk gelmişti. Arkasına dönmek istememişti. Kafasında yarattığı eli daha fazla yaşatmak istiyordu. O da öyle […]
Değmeden – Barbaros İrdelmen
Karşıdan gelen Yanımdan geçen Siperlik ve maskeli Tanışık olsak bile Tanıyamıyoruz birbirimizi . Sarılmadan Sevdiklerimi öpmeden Aklım torunlarımla Göremediğim çocuklarımda . Korku sardı dünyayı Şakası yok virüsün Kimse kimseye değmeden Uzak duruyor birbirinden . Bir gözüm tepemde dönen Uğursuz akbabada Bir gözüm Ötemde bekleyen Azrail’de… . Barbaros İrdelmen Tavşancıl, 09 12 2020, 15:28
Pellempüs – Halil Kaya
Bu öykü, Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmenler Arası “ANADOLU” konulu öykü yarışması ilçe birincisi olmuştur. Yorgundum, uykusuzdum umutsuzdum. On altı saat yolculuktan sonra o hasret kokan yatağıma uzanmış kalmışım. Annem eve gece ulaşacağımı bildiğinden önceden hazır tutmuş yatağımı. Uyumamış ben gelene kadar. Sigara dumanından sararmış tül perdenin arasından bir kedi sessizliği ile titreye titreye odama giren […]
Dört Ayak – Orkan Sancarbarlaz
Çocukken üst komşum Hikmet amca vardı. Şekerleme yemeyi çok severdi. O kadar severdi ki evinde her çekmecede şekerleme vardı. Karısı Hacer Hanım şekerlemelerden nefret eder hatta tüm tatlı şeylerden nefret ederdi. Sevdiği tek şekerli bir şey vardı o da kesme şeker. Onu da çayına atmaz, atanla da arkadaş olmazdı. Çünkü çayda şekerin uğursuzluk getirdiğine inanırdı. […]
Atlas – Seval Karakoyun
Ne içi göğe ne dışı göğe Bilgisizlik ve eminlik el ele Geceler birikerek hayretle senelere döndü Vakitler çarşafta kıvrılıp sorulara soyundu Olmayanın varışı nereye? Dâhil olmanın zamanı kollanırken Koşuşlar dört duvar arasından kaçamıyor Tanrı’nın bilgisinden de ipucu koparılmıyordu. Bu kadar azdan daha mı az yürüyeceğiz kâinatı Salınırken uzaylarca gök küreler Zerresinde bir miskal kazık çakmak […]
Hislerin Yansıması – Büşra Çelik
“Yaşam bir tiyatro sahnesi ve insanlar da bu sahne de oynayan birer oyuncu.” diyen Shakespeare ne kadar da haklı… Kurgu dünyasında olduğu gibi gerçek yaşamda da birçok karakter var. Çevremize baktığımız da farklı kişilik özelliklerine sahip insanlarla karşılaşmıyor muyuz? Ya da hepimiz aynı özelliklere mi sahibiz? Kimi sadece mantığıyla; kimi ise duygularıyla, hisleriyle hareket ediyor. […]
Yağmurla Gelen – Selçuk Karadağ
Genç kadın yağmurun altında yürürken dinlediği şarkı adımlarıyla uyumluydu; Anima; Yağmurla gelen… Trene yetişmesi için vakit azdı; o yüzden adımlarını hızlandırdı. Bir silüetle çarpıştı ancak dönüp bakmadı bile; treni kaçırmamalıydı. Gara geldiginde saat 13.57 idi. Koşar adımlarla onu bu şehirden götürecek trene bindi. Saat 14.00’da metalik bir ses duyuldu ve tren harekete geçti. “Sonunda” dedi, […]
Son Yorumlar