Sayı 63 30
İnce Çizgiler – Sabriye Tüzüner
Bir kırık ayna elimde, yarım kalmış masalların ağırlığı Ne tarafa çevirsen de bir türlü örtüşmeyen donuk suratlar İfadesi yarım, eksik, kusurlu cümleler Tanıdık bir ses geliyor epeyce uzaklardan ancak pek yakın Dün gibi hatırda saklı duruyor notalarının tınısı . Çiçek desenli mor bir perde asılı, kokusu mis gibi reyhan Çekiliyor yollardan geçemeyen mazinin tam orta […]
Nassın Kız? – Hüseyin Kılıç
Şu Kız Erman’ın havasını görseniz şaşırırsınız. Ne kadar da gururlu ve mutlu. Kırk yaşında adama yakışıyor mu hiç demeyin. Yanındaki Ekrem biraz mutsuz. Erman’ın çizgili öğretmen tişörtü ve kumaş pantolonuna bakanla Ekrem’in tepeden tırnağa marka kıyafetlerine bakınca önyargılarınız tam tersini söylüyorsa da olayımız biraz farklı. Kız Erman artık neredeyse kimsenin hatırlamadığı bu lakabı ne konuşmasından […]
Anjiyo – Volkan Tepe
Bir mayın tarlasına girdim Atmayan damarımda neşter sızısı Dudaklarınla dans ettim Eşsiz bir intihar sesi, kulaklarımda Düşlerimi nasıl bir katile verdim? . Yıkık bir şehri sevdim Kalbimde bir çanta balistik yara Son sevdadan yeni taburcu edildim Ayrılığın şahidi yoktu Düşlerimi nasıl bir katile verdim? . Bir düellonun kaybedeniydim Seferberlik emrinden sonra Anjiyo edilmişti cesedim Sevişmelerimizin […]
Egzotik Ülke – Cilasin Özgün
Güney Amerika’nın tangoları, çılgın şarkıları, kahvesi, yaygaracı insanları ve doğasıyla Meşhur bölgesi Arjantin’in, balta girmemiş ormanlarından birinde, küçük bir kamp çadırı kurmuş önünde ateşimizi yakmış üstünde alevlerin havaya karıştığı, çıtırtılı bir duman ve közlerin parladığı, ateşin yanında dinlenip seyrediyorduk… Geniş yeşil yapraklı ağaçların yükseldiği, yerlerde altın rengi kuru yaprakların bolca meşe palamutlarının, […]
Vicdan Yarası – Yüksel Akkuzugil
Berkant, gelir durumu orta halli, eskilerin tabiriyle orta şekerli bir ailenin Kolej’de burslu okuyan tek oğluydu. Lise son sınıfta ehliyetini almış, kendisinden yaş olarak bir yaş küçük ama aynı sınıfta okuyan arkadaşı Mevlüt’e direksiyon ve şoförlük dersi veriyordu. Şehirden biraz uzakta sakin köy yollarında talim yapıyorlardı. Yolda giderlerken Berkant’ın gözü yol üstündeki tek katlı okul […]
Kova Çağının Çanları – Özgür Polat
Heraklieatos’ u rüyamda görecek kadar çok seviyorum, şaka yapmıyorum bu gerçek.Panta rhei derken, atlara fısıldıyordu..Değişir her şey, akar nehir,Aynı kalmaz hiçbir rüya, yasa bu gerçek bu.Sular yükselip alçalıyor ve biz pek çok algı durumu içinde ayak seslerini duyuyoruz yeni bir zamanın.Kova Çağının gong sesleri duyuluyor nereye baksak.Astroloji ve sembolizmde ; devrim, deha, mucitlik, keşif ve […]
Laf Aramızda -Dilek İşcen Akışık
Sizce uzun bir süre birbirlerini görmeyen bazı insanlar karşılaştıklarında veya buluştuklarında, neden olumsuz ifadeler kullanmaya gerek duyarlar? “Kiloalmışsın.”, “Yazık, yalnız kaldın!”, “Paran çok galiba…”, “Yaa, eski evin daha güzeldi, bu evin kutu gibi.”, “Aa, sen çekingensin hatta ciddi anlamda içe dönüksün.”, “Ah zavallı az mı çektin… En güzel yılların uçtu gitti.” demek yerine, “Bu renk […]
Kuşlar Ekmek Kırıntılarını Sokrates’le Paylaşıyor – Özge Paksoy
Havadar bir mezarlıktan kuşlara ekmek atıyorum. Öyle bir çağdayız ki balık olsan unutamazsın. İspanyol bir oyun yazarının şiirsel protestosuna yakınlık duyuyorum. Kayıkların altındaki kedilere, her mevsim gövdesinde yeni izler doğuran ağaçlara. Sevimsiz birer gölge olan insanlara değil. Serseriliğin kendinden habersiz anarşisinde geceler gördüm. Dişi bir kurt gibi uluyarak aya baktım. Şarap ve tütünden kararmış dilimde […]
Sevgili Hocam – Berrin Yelkenbiçer
Gazetelerde okudum, televizyon haberlerinde izledim; bir üniversiteyi yönetmek üzere seçilmişsiniz. Gönülden kutlarım. Öğrencileriniz de üniversitenizin tüm akademisyen kadrosu da çok şanslı. Bu ve benzeri sözleri bu aralar çok duyuyorsunuzdur ama ben duymamış olabileceğiniz bir şey söyleyeceğim; bugüne kadar eğitim vermiş olduğunuz öğrencileriniz arasında en şanslısı benim! Nedenini merak edeceksiniz, hemen söyleyeyim; ben sizin sınavınızda kopya […]
Evdeki Misafir – Nil Saydan
Her kapı zili çaldığında irkiliyordu Selin. “Bu nasıl bir ses yahu, yok mu başka daha hafif çalanı?” “Yok” dedi Gülten kapıyı açarken, “işte yıllar önce takılmış, kaldı öyle.” Burada bu evde kalmazdı da işte seviyordu parayı, kıyamazdı otele vermeyi. Babasıyla küskünlük olmasa gider baba evinde kalırdı ama o ev, o küçük salon alt katta ki […]
Akşam Güneşi – A.Mehtap Sağocak
Ben Zeliha. On iki yıllık sınıf öğretmeniyim. Bu yıl ikinci sınıfları okutuyorum. Otuz öğrencim var. Ekim ayında bir pazar, bir veli toplantısı günü bugün. Öğrencilerimin anneleri, babaları benimle konuşup, çocuklarının durumunu öğrenmek üzere gelecekler. Sosyal ve ekonomik profilleri yüksek aileler genellikle. Hepsi kendine güvenen, bilinçli ve titiz ebeveynler. Çocuklarımın hepsini tanıyorum. Aile yapıları kadar, kişiliklerini, […]
Eşeğin Şehirlisi – Gülizar Tamer
Çenesinin altına kavuşturduğu çingen üslüğü dizlerine kadar iner, kısa boyuna uyumlu şalvarıyla çadırı andırırdı. Adımları toprağı incitmekten korkar gibiydi. Uluk Ayşe denilse de aslında tembel de değildi. Herkesin yaptığı işleri yaparak günlerini tamamlardı. Gezmeye pek gitmezdi o kadar. Bazlama yapacaktı. Sabah ezanıyla uyandı. Unu eleyip hamuru yoğurdu. Hamurun gelmesini beklerken, avluya indi. Kıyılarda, ağaç altlarında […]
Uçur Beni Gökyüzü – Hüseyin Yaşar
Ey gökyüzü Uçur götür beni aydınlığına Arınsın ruhum kirlerinden Ak bir kan aksın Donuk renkli damarlarma Yabancıdır herkes kendine Ben de yabancıyım herkes gibi kendime Şu gürültülü dünyada Para verir herkes yalana Süs, güç, gösteriş hırla Arınmak istiyorum kendimden Usandım bu akıl almaz dünya işlerinden Ey gökyüzü Uçur götür beni saflık ve ferahlık diyarına Hasretim […]
Son Yorumlar