En çok anlattıklarıyla susardı huysuz gecelerde
Bazen de sesi arşa değerdi sustuklarıyla
Anlayamazdım o sebepsiz ciddiyetini
Ama en çok o hallerini severdim
Sebebini bilemezdim
Kör kötülüklerden sakınırdı kendisini
Balkondaki ahşap saksıların dili olsaydı
Anlatırlardı size
Eminim
Yorulduğuna bakmadan koşardı sahil boyu
Kuru elleri bile o an acırdı ona
Kör kuyulardaki sessizliği yüzüne maske taksa da
Duvardaki fotoğrafları görseniz kalbinin güzelliğini anlardınız
Eminim
Olan, oluşan, oluşacak olan
Olaylar sillesini kestirebilseydim
O gece o evden tek başıma çıkmazdım
Eminim
Ama bir gün
Serin bir sonbahar akşamında
Çiseleyen yağmur damlalarıyla
Yeryüzünden toprağa düşüşünü
Ve kavuşan ellerimizi
Bulacağım
Eminin
Bir cevap yazın