2.Murad Han Kuranı kerim okumakla meşguldür.Kapı çalınır müsaade istenir ve Padişaha durum arz edilir.Peki nolmuştur?Padişah yüzünde içten bir tebessümle karşılamıştır haberi ve hafifçe doğrularak Kuranı Kerimi yüksekçe bir yere bırakır.Aynada kendine bir çeki düzen verir ve hemen kapıdan çıkarak yola koyulur.Valide sultan padişahı görür görmez mutluluk çığlığı atmak ister ama kendini tutar.Padişah hazretleri de sevincini belli etmekten çekinir ve Hüma Hatun sıhhatin nasıl der?Çok şükür padişahım erkek bir evladımız oldu müjdesini veriverir heyecanla.Hüma hatun hizmetçilere bir kaş göz işareti yaparak Padişaha küçük şehzadeyi kucağına vermesini emreder.Ve Letüftehanne’l Kostantıniyyete, ve le ni’mel emrü zâlike’l emr, ve le ni’mel ceyşü zâlike’l ceyş” Yani: “Kostantiniye, bir gün fetholunacaktır. Onu fetheden asker ne güzel asker, onu fetheden komutan ne güzel komutandır.” hadisi şerifinin müjdesine mazhar olacak olan ufukların sultanı masum gözleriyle babasına bakmaktayken Mecnunun ölüm haberini alan Leyla misali ağlamaya başladı.Sultan Murad han ağlaması kesilir kesilmez şehzadesinin sağ kulağına Ezan-ı Muhammedi sol kulağına kamet getirmiş ve peygamber aşığı Osmanlı hanedanına yakışır bir şekilde Mehmed ismini şehzadesine koyuvermiştir.Alemlerin efendisinin müjdesine mazhar olacak olanın kendi ismini taşıması(Mehmed Muhammed isminin Türkçeleştirilmiş şeklidir) bir tesadüf olmasa gerek.2.Murad hanın Fetih suresini okurken güzel haberi almasıda bir işaretti sanki.
Sarayda şehzadenin dünyaya gelmesiyle birlikte tüm Edirne semalarında toplar atıldı ve halk durumdan haber edildi.Tellallarla tüm yurda haber ulaştırılırmış ve şenliklerin hazırlıklarına başlanmıştı.Sarayda kelimelerin yetersiz kaldığı bir mutluluk havası vardı.Bu güzel haber başta başkent Edirne olmak üzere tüm Osmanlı vilayetlerine ulaşmıştı.Memlekette çiçekler açarken güneşler doğarken İstanbul semalarında kara bulutlar eksik olmuyor karamsarlık tüm Bizans halkında derin bir kaygı uyandırmıştı.Tüm gelişmeler İstanbul’da bir şeyler değişeceğinin habercisiydi belki de.2. Murad Han hemen hemen her gün elçilerle tebrik alıyor Allaha şükrediyor ve şükür namazını eda ediyordu.
Ankara dolaylarında bir alimin ortaya çıktığı haberleri padişah Koca Murad a kadar gelmişti. Alimlere düşkünlüğüyle bilinen Sultan hemen Saraya davet edilmesini Sadrazam Halil Çandarlı Paşaya emretti ve derhal ulaklarla çağrı ulaştırıldı.Devrin en büyük alimlerinden olacak olan Hacı Bayram Veli çağrıyı alır almaz yola koyuldu .Edirne Sarayına ulaşan Hacı Bayram, erkanıyla beraber sultanın makamına kabul edilmişti.Ve büyük Alim Padişaha selamlarını ileterek şu müjdeyi padişaha iletiyordu:’İstanbul un Fethi Şu beşiktekiyle bizim Köse ye(Akşemseddin) nasip olacak’ dedi.Padişah aldığı habere üzülse mi sevinse mi ilk başta anlayamadı.Çünkü Fahri kainat efendisinin müjdesine kendisi layık olamayacaktı.Bir anlık bu düşünceden sonra kendine geldi ve sevinçten gözyaşlarına hakim olamadı.Bu güzel haberin müjdesini Fethi görme isteği, yorgunluğu ve hastalığının da tesiriyle de hemen tahtı oğluna vermek istemiş,tahttan çekilmiştir ve tahtı Şehzadesine emanet etmiştir.Ama kader saati daha gelmemiştir.Devlette oluşan boşluk,hareketlenen düşmanlar sebebiyle ve Sadrazam Çandarlı Halil Paşanında isteğiyle tekrar göreve çağrılmış ve tahtı geri almıştı.Padişahta derin bir üzüntü vuku bulmuş oğluna olan güveni sarsılmış ve fetih müjdesine olan inancı kaybolmuştu.Ama daha şartlar oluşmamış şehzadenin üzerindeki gözler etrafa dağılmış olumsuz gözüken tüm olaylar aslında Şehzade Mehmet’i daha da hırslandırmış ve sadece İstanbul’un fethiyle yatar kalkar olmuştu.Geriye sadece günler saatler kalmış ve geri sayım başlamıştır artık ama kimse bu geri sayımın farkında bile olamamış hatta Bizans İmparatoru Constantine kadehinden şarabını yudumladıktan sonra güzel yatağında rahat bir uyku çektiğini düşünmüştür ama sadece 7 yıl sonra 29 Mayıs 1453 günü canını kaybetmekle kalmayıp şehrinide 21 yaşındaki 2. Mehmed’e vereceğini ihtimal dahi vermezdi ama ne diyor Üstad Sezai Karakoç Sakın kader deme Kaderin üstünde bir kader vardır!
Bir cevap yazın