Gecenin körüne sakladığım kendimi çıkarıyorum gün yüzüne yeniden.
Savaştığım kuytusunda çaresizliğimi bırakıyorum neferlerimin ellerinden.
Soluyorum şimdi bir kez daha derin bir iç ile ciğerleriminen mutat köşelerine.
Arındırıyorum tînim ile hırsımın ittifakından titreyen gövdemi.
Arındırıyorum her bir soluk verişimde bıraktığım bilinmeyenlerimi..
Şimdi kurtardığım yekpare bedenimi salıyorum, doğudan gösterecek kırmızısına varıncaya dek.
Ve daha gündüze ilk alevinde dualar eşliğinde nişan alıyorum, Hırsıma, öfkeme, bencilliğime..
YanıtlaYönlendir |
YanıtlaYönlendir |
Bir cevap yazın