Boşa harcanmış zamandık
Ve
Zaman kabıydı o çağla yeşili valiz
Gitmelerin ekildiği kara delikte.
Sanki ayrılığın resmi yapılabilirdi!
BİZ, tozlu bir yastık kokusunu solumadık hiç.
Kiraz toplayamadık KETUM ağaçtan.
Temmuzda annem ölmüştü
Ve seninle sevişemediğimizden
Bir yıl on bir aydı takvimlerde.
Ne çok
En çok
Cümle sonlarına
Sokak aralarına
Hayalet özentisi kavuşmalara yakışırdık…
Susardı
Işıklar
Sözler
Kulaklar
Sönük nefeslinin ekşi erik tadıyla kovaladığı son vagonda
Yapraklarını dökerken SEN.
İskelenin özlediği martı gölgesinde
Karar kıldığın renge sadık kalırdı gözlerin
Kelebek siyahı bir ayrılıkta!
İtalik yalnızlıklarda dölsüz bulutlar SAĞIR.
Biri güneşe ihanet etsin küçük ölümlerde, küçük ölümlerle…
Biri ölüm desin!
BEN, kelimelerin kasığında kirpiklerimden tuttum yüzdüm derimi.
Tırnak diplerimde arş kalıntıları
Kuyumda Perseus
Küfrüme iman var
Aşk YOK-ol-uşlarında.
Berrin Efla Fırat
Bir cevap yazın