Kırgınlığın ezgisini damlatıyorum kağıdıma
Ağlayan bir bebeğin çaresizliğiyle başlıyorum günlerime
Kırpılmış cümlelerin anlamsızlığını görüyorum yüzümde
Tutkunun tanımını yapıyorum tükenmez cahilliğimle
Ruhu çalınmış insanın ruhsuzluğuyla
Döküyorum içimi mürekkeplere
.
Yaptığım hataların yükünü çekiyorum tüm bedenimle
Bas bas bağıran yorgunluğumu dinlemeden çekiyorum sadece
Duygusuz birine dönüşüyorum çektiğim yükün etkisiyle
Dinlemiyorum görmüyorum koklamıyorum bana olan sevgiyi
Dindirilemez duygusuzluğumu aldırış etmiyorum artık
Görüp anlamıyorum
Dinleyip ses çıkarmıyorum
Koklayıp sevemiyorum
Bir cevap yazın