1
hani şimdi sen
beni vurduğuna seviniyorsun ya
gül dalında şakırken
kanadımın titremesinden
şehvet duyuyorsun ya
hani sen
dumanını üfleyip namlunun
savrulan tüylerimi topluyorsun ya
kuş tüyü döşeğini kabartmak
kuşunu havalandırmak için
hani sen şimdi
gözyaşımdan tütsü yapıyorsun ya
nefesin açılsın
nefsin döşeğine saçılsın diye
hani sonra uyuyorsun ya
tüy kadar hafif
elinde otuz bir yaş izleri
göğsünde kuş kapanları
çırpınan serçe ağıtları
kâbuslarında elini ezen eller
gül ezmenin düşünü kuruyorsun ya
hani sen
kanadını kıran avcıdan öcünü
kuşlardan alıyor
çalamadığın sazların teliyle
serçe boğazlıyorsun ya
hani
kalbin küçüldükçe
kaslarını büyütüyor
kasım kasım kasılıyorsun ya
“nasıl da vurdum serçeyi”
kuş öldüren onmaz
bilmiyorsun
2
şimdi sen
öyle gülüyorsun ya
nasıl da canını çekiştirdiğine serçenin
dizinin dibinde kedin
kedinin üstünde elin
kendini kedini severek
temize çekiyorsun ya
kediler bilir
kendini sahibi sanan insanın gerçeğini
ve bilir şahdamarlarının yerini
çekiştirmez canını serçelerin
büyük kedileri çavlanların
ortanca kedileri sokakların
ve sahipli kedileri
bulvarların
sadece kendisidir sahibi
kedilerin serçelerin ve acıların
şimdi sen kendini
sisli pusular bulvarı’nda
serçenin
kedinin
ve acının efendisi sanıyorsun ya
hani
canın her intikam çektiğinde
ezilmişliğinin emri
efendiliğinin kavliyle
kuş vuruyorsun ya
bilmiyorsun
serçe can çekişir
kedi hisseder
efendiliğin sona erer
yarattığın her acı bir gün
senin efendin olmaya döner
3
hani sen
derin çukurlar kazıyorsun ya serçeye
fil mezarlıklarında
kırık kanatlarıyla
tüy dikiyorsun ya
yüz kızartıcı suçlarına
hani
malul hayatına
kuş ahlarıyla tutunuyor
khpe kuytularda
it dalaşları kurguluyorsun ya
garip kuşun serçe telaşlarına
hani sen
işliyorsun ya kendini her gün
evrensel tarihine alçklığın oya oya
ve gururlanıyorsun ya pştluğunla
serçenin kalbini oya oya
hani sen doyamıyorsun ya
kuş ağıtlarından balat yapmaya
büyük halatların ucunda
serçe boynu satmaya
bir serçe boyu olmayan heder ömrüne
kederli kuş ölüleriyle renk katmaya
hani sen
içindeki şeytanı boyayıp
melek diye satıyor
serçenin
serçe kadar suçundan
dev günahlar yontuyorsun ya
şeytanın ol dediği sen
tanrının öl dediği sen
serçenin dur dediği sen
ölmüyorsun
durmuyorsun
her gün biraz daha kuduruyorsun ya
bilmiyorsun
serçelerin kaburga kemiğinden yapılmadır
melekler
her serçe katilinin ensesinde
bir gece ansızın
kalbini sökecek bir zebani
pundunu bekler
4
hani sen şimdi
bir ayağın çukurda
öteki kuburda
sapanının çatalına dayanmış
bir taşla iki kuş vurunca
ömrünü uzatacağını sanıyorsun ya
hani sen
can çekiştirdiğin serçelerle
kurumlanıyorsun ya
“nasıl da öldürdüm serçeyi”
serçelere çelme takmayı
adamlık sanıyorsun ya
alnında serçe kanı
fötründe serçe kanadı
ıslığında serçe ağıdı
döşeğinde serçe tüyü
ölü serçe kuşlarıyla
halvet oluyorsun ya
şimdi sen
ölüsevici leş yiyici fitneci
yuvası senin
yumurtası da senin
lades kemiğiyle serçenin
dişini karıştırırken
ve de afili piçleri
kuş vurmaya alıştırırken
aklında hep ölü serçe kuşları ya
bir ayağın çukurda
öteki kuburda
aklın fikrin kuş vurmanın pundunda
ölmediğin her dakika
ölü serçe kuşları
ölü serçe kuşları
ille de ölü serçe kuşları ya
hani şimdi sen
ölü serçe kuşları
ömrüne ömür katar
sanıyorsun ya
bilmiyorsun
ölü serçe kuşlarının ahı boynunda
5
ve sen
evet evet sen
hani şimdi sen
yarışırcasına erkeğiyle avcının
kuş kapanı kuruyorsun ya
dişi kuşun yuvasına
çürük dişlerine
sakız ediyorsun ya serçeyi
hani emek emek
fitne fesat işliyorsun ya işliğine
iğdiş edilmiş dişiliğinle
ve içiyorsun ya gözyaşını serçenin
beş çayı niyetine
ruh ikizin menevişsiz dişilerle
hani sen
yavrusunu bile yiyorsun ya
menopozlu heveslerine
derman olur ümidiyle
şimdi sen
gagasından su içtiğin kuşun
yuvasına işiyor
çişinin kokusunu
çingene şakayıklarıyla gizliyorsun ya
hani hiç utanmıyorsun ya
ne çingeneden
ne şakayıktan
ne aydan
ne de dişi kuşun su içtiğin gagasından
bilmiyorsun
iflah olmaz kuş yumurtası kıran
6
hani şimdi siz
şer ittifaklarınızın
khpe faklarında
nifak tohumları ekerek afaka
asumanı siyaha boyuyor
serçe ahlarından
övünç dokuyorsunuz ya
şimdi siz
elinizde sapan
kalbinizde tırpan
ruhunuzda
azrailden aparma
kösnül sevinçlerin sarhoşluğu
pagan danslar kıvırıyor
sevmediğiniz adamlar gibi
yumruklayarak göğsünüzü
semaya karşı uluyorsunuz ya
“oh! nasıl da kırdık kanadını serçenin!”
hani
serçeleri ölü
gülleri kuru
bülbülleri küs seviyor
has bahçelerinizi
mezarlıklara kuruyorsunuz ya
hani siz
Hades’in sümüklü sürüngenleri
kendinizi kartal sanıyorsunuz ya
kartallar yüksek uçar
bilmiyorsunuz.
Rabia Mine
Bir cevap yazın