Geçmiş Zaman
Lalede şehzadelerin doğum lekeleri
Şehzadebaşı’na uzak bir haremde
kollarıyla bağdaş kurmuş iki Yeniçeri
cümle kapısının iki yanında sıfatsız
havaya bakıyorlar
baktıkları yerden korkmuyorlar
iki baş düşüyor güvercinlerin önüne güvercinlerden
-kör olsun şeytan
iki takla atıyorlar yokluk için-
bir anka konup alıyor o başı
güvercinler kuş olmadıklarını sanıyorlar
Şimdiki Zaman
Karanlık renginde doru iki at
biri diğerine gebe
savaş tanrısı gözlerle
gelincik tarlası gibi ağlıyorlar
yüksek apartmanlar gürültülü sevişirken
iki kağıt toplayıcı seni düşündüğümü görüyor
iyi niyet elçileri için sürpriz gözlerin aş ermesi
Çok Önce
Çoban sürüyü karşıya geçiriyor yeşile dönmeden güneş
tomaların pusuya yattığı köşede
iki bin yıl geçiyor üç maymunlar yedi uyurlar
otuz yıl savaşları Haçlılar
insan ölmek nedir bilmez mi
toprağı suçlamak havayı kendini
boşuna aramak siperlerde mevzilerde
savaş sonrası
kendi çocuğuna sarılmak ölü başka bedende
alıp bir dağı ömürlerce taşımak sırtında
insan silahı bilmez mi
adet yerini bulsun diye kurşunlanan kuyuları
sıranın kendisine gelmesini er geç bilmez mi
dut gibi düşmeyi bir paranoyaya
aklını kaçıran bir semazene dönmeyi
Az Sonra
Menekşe gelin çıkacak apartmanın numarasız dairesinden
saksıda şiirim açarken
dayaktan dönen annesine
”bu dünyada ben karşı tarafı tutacağım hep”
diyecek
ağzım Derby maçtan dönerken
faul olacak oysa her pozisyon
Geniş Zaman
Allı güllü infazlar bekleniyor bugün ülkemizde
iki analı olacak odaların pencereleri
hiç bir yana bakmayan
efkarımız sarhoşluktan
taksiciye göre sıcağın sarısından
doktora göreyse Freud pembesi tansiyon
tavan
polis de beni odipus’a benzetecek birazdan
dinsizlere göre Allah’sızlıktan
tüm mutluluklar ikinci bir emre kadar yasaklanacak
Gelecek Zaman
Artık kimsenin Kızılderili arkadaşları olmayacak ..
Bir cevap yazın