Ölüyle diri şifalı altın kaşıktan akarken iç içe geçirilmişken,
Yara bandı oluyor seher aydınlığı, karanlık ellerin şarkısına,
Yüzü ya seher aydınlığı, ya karanlıktır yağmurun,
Fırtına, dalga, gemiler yumurtanın beyazı ile sarısı gibi birbirine tutunmuş,
Beyazı sarısına gözyaşı dökerken,
Bal petekli Farsça şarkılar müjdeli sofralarda gonca gibi açıyor.
Gökyüzünden inen deniz, yağmurun sahiline karıştığında,
Fırtınalı gemilerde taşınan sevginin çatan rüzgarı barışın yurdunda,
Soğuk gemiler götürür, bayrakları sallanan rüzgarı, iyinin cennetlerine.
Sofraya.
Bir cevap yazın