ANLATI 505
Bitirim Maykıl Jeksın – Ozan Kemal
Kasımpaşa’nın ortasından akan Dolapderesi üstü kapatılınca ismi caddede bulunan “Bahriye Kışlası” yüzünden “Bahriye Caddesi” olmuştur. Aslında sadece kışla değil aynı zamanda Bahriye’nin merkezi daha doğrusu Başkent Ankara alınınca “Kuzey Deniz Saha Komutanlığı” bu caddenin başındadır. İşte bu caddenin üzerinde eski “İş bankası” binası ile kesişen dar ara sokağın içinde yıllardır “Pangaltı” dolmuşları kalkar. Bu dolmuşlar […]
Kızılderililerin Suyu-Ruhsar Ünsal
Bir kız çocuğu , 5 yaşında. Bir de oğlan,,8’inde..Güzel bir yaz günü , tepeler silme çiçek,, birkaç kuş ötüşü adımların otları ezerek çıkardığı sese eşlik ediyor…Baba, kızla oğlanı arada kısık sesle uyarıyor: sessiz olun, kızılderililer duymamalı gelişimizi,,,şşşttt !Küçücük kalplerin güm güm atışı duyuluyor adeta masmavi gök kubbenin altında.Güneş yer yer yakıyor, sızlanmak ne kelime;Heyecandan dil […]
EN GÜZEL YOL ve EN İYİ YOLCU – Erhan Tığlı
Bizde yol kazası ve belası çok bol bir yerdir. Hepimiz yolcuyuzdur bir bakıma. Yazarlar da doğumdan ölüme uzanan bu uzun, ince yolda yürümüşlerdir ama boşuna değildir yürüyüşleri, yolculukları. Yürürken çalıları, dikenleri yolmuşlar, kirleri, tozları süpürmüşler, adım attıkları yerleri çiçeklere bürümüşlerdir. Sanat yolu böyle güzel bir yoldur işte.Atilla İlhan, “Şubat Yolcusu” şiirinde, “seni kimler çizebilir şubat […]
Nevres Hanım – Ruhsar Ünsal
Nevres hanım ailemizin babaannelerinden biriydi, soğuk bir günde tek katlı bahçeli göçmen evine gittiğimde beni sıcacık, yüksek ve parlak pirinç başlıkları olan,nakışlı bol yastıklı bir karyolanın durduğu tek göz odasına aldı, duvarda kocaman bir saat tiktaklarıyla,köşede döküm soba kızarmış kapağıyla , büyükçe bir ekranı olan o zamanların meşhur markası sony renkli televizyonuyla ! bir anda […]
Kırmızı Atkı – Sevil Usta
Soğuktu… Ayaz vardı dışarda. Sonbahar kışa dönüyordu usulca… Aklına geldi kırmızı atkısı. Çekmecesinden çıkarmak istedi. Elini usulca kırmızıya uzattı ama dokunamadan geri çekti. Aklına geldi atkısının boynunu son sarmalayışı ve adamın boynuna son sarılışı. O an hissetti kırmızının soğukluğunu sıcak bedeninde. Arnavut kaldırımdaydı o günde köşe başında. Adamı bekliyordu çocuksu mutlulukla ve atkısıyla. Adamsa geç […]
YAŞANMIŞ GÜZEL BİR HİKAYE ! – Kazım Balaban
. Başlık her ne kadar hikaye olarak konuldu ise de bu bir öykü veya hikaye değil, gerçek yaşanmış bir vakadır. Viyana’da orta yaşlı Hırvat (Hırvatistanlı) bir kadın tanıyorum. Bu kadın dindar (dikkat ediniz, dinci değil) bir Katolik /Hristiyan. İnancına bağlı, sade, çalışkan ve dürüst bir kadın. Kadın ile sohbet ederken (Eylül 2016) çok huzursuz olduğunu, […]
Kalkan Balığı – Murat Gökhan Gökdemir
Akşama nikâha yetişmeliyim. Öğlen sonrası ikindi pazarında büyük, yağlı ama yarım bir kalkan nasip olmak bilmiyor fileme. Denk gelmiş ama zorlamasan gireceği yok. Yüz lira üzerine aldığım beş lira ile roka almak belki mümkün olacak. Roka fiyatlarından haberim olmasa da, el kafa yordamıyla, aralık bu aralık olsa gerek diye düşünüyorum, aslında söylenecek şey değil. Ancak, […]
Zor – İmren İnci Sözen
Kendi mesafemle konuştuğum yollarda, bundan birine bahsetmem zor Ayaklarımı basarken sağlam adımlarla derine düşmemek için, saplanmamak için bataklıklara, bulanmamak için kirli sulara, büyük adımlar atmam zor Yaşamak için doyasıya, doymak için dünyaya, kalmak için mutlu hayatta, üzülmem zor Sevmem için birini, alışmam için birine, güvenmek için o kişiye, kalbimi açmam zor Güneş için yaza, karlar […]
KALLİOPE’YE MEKTUP-N. Özgür GÖK
Bütün ihtişamımla sesleniyorum sana. Gözümün görmediği yerlerin özleminden haber vererek. Hayatın dünyanın ötesinde bir gezegende devam etmesinin endişesini taşıyarak yürüyorum. Boşluğun boş bulunduğu dağlardan intihar ettiği bir zamanda tanıdım seni. Ben elimdeki kitapların ağırlığından ve acılarımın sebepsizliğinden yürüyemezken sen kanatlarım oldun. Duyduğum ya da duymaktan korktuğum seslerin ötesinde bir yerde yaşamaya başlamışsın. Ben anlamak istemedikçe […]
Veda – Derya Balcı
Hoşça kal bebeğim, Söz vermiştim sana sarılacağıma Ölene kadar seveceğime Olmadı . Siyah beyaz anlar peşinde izlerini sürdüm. Yok oldular birer birer gölge misali. Peşinden hayaller kayboldu, yitip gittiler. Sen orada değildin. Göremedin. Yokluğun içimde hüküm sürerken kaybettim seni anlamsızca. Tuhaf boşluklar içiğnde yüzdüm. Yüzdüm… imkansız olan sendin bebeğim. Sana ulaşmaktı. Hiçbir şey önemli değildi […]
Sarahaten – Çağla Nalbantoğlu
Paçalarıma kadar inmişti hissettiğim derin korku ve bütün suskunluğuyla örtülmüştü çocukların üzerine gece. Simit susamlarının yanında turuncu hasretler biriktirdiğim bir önlük cebim vardı, zamanla onu da yırttı parmaklarım, ilmek ilmek. Sevgisizlik tanımını okulun taş merdivenlerinde oturarak ezberlemiş bir çocuk için şeker pembesi değildi gökteki bulutlar. Esir olarak tutulduğum bir kabile sanki okul bahçesi ve ilk […]
Kirpi – Aydın Yılmaz
“Şurama batan” diyor şair, “Şurama batana özlem demeselerdi; bıçak derdim”. Cemal Süreya Herkesten uzaklarda, kır evimdeyim. Açık pencereden, gözlerimin önüne sere serpe cömertçe yayılan büyüleyici doğayı, tepemde renk yelpazesi kanatlarını çırpaduran yüzlerce güzelim kuşu mayışmış bir halde hayranlıkla seyrediyorum. Gözlerimin önünde bir yağlı boya tablosu gibi yayılan muhteşemlik, anlatılamayacak güzellikte. Doğrusu nereden başlayacağımı ben de […]
Hükümet Kadınlar-Cennet Güvenç
Ey okuyucu, şimdi sana anlatacağım hikâye tıp dünyasını alt üst edecek cinsten bir hikâye. Doktorlar ile hükümetin ne alakası var diye yüzüme öyle tuhaf tuhaf bakmayın, az sabırlı olun, ne demek istediğimi hikâyenin sonunda anlayacaksınız. Vakitlerden uzun bir yaz akşamı. Sıcaktan tenimin kavrulmaya başladığı bir temmuz akşamının ortalarına doğru bir zaman dilimindeyim. Doğduğum diyemem ama […]
Son Yorumlar