ÖYKÜ 673
Terzi – Dilşah Dinçer
Şehrin ünlü terzisi o sabah, her zamankinden daha erken uyandı ve atölyesine indi. Daha çalışanlarından hiçbirisi gelmemişti. Herkesten önce gelip yerleri temizleyen, perdeleri açıp evi havalandıran hizmetçisi Nalan bile orada değildi. Onu bu vakitte buraya sürükleyen tutkusundan başka bir şey olamazdı. Kumaşların arasında hem kendini kaybeder, hem de bulurdu. Orta yaşlarını çoktan geçmiş olmasına rağmen […]
SONA DÖNÜŞ-İdris YILMAZ
Ağaçlar dallarını daha hızlı sallamaya, yüzüne çarpan rüzgâr terini soğutmaya başlayınca anlıyor ki kâinat yaşıyor. Tepeden aşağı bakınca sınırları kalemle çizilmiş gibi yan yana sıralanan yeşil, sarı, kahverengi tarlaların üzerinde en sevdikleri türküleri özgürce haykıran kuşlar, uzaklara çok uzaklara ellerini açıp sağa sola zikzaklar çizerek koşan bir çocuk gibi uzanıp giden etrafı yemyeşil otlarla sarılan […]
ÜÇ RENK-ÜÇ KADIN-BİR ŞİİR -Derya BALCI
Özgürlüğü kondurdum saçlarının teline Rüzgarda savrulan sonbahar yapraklarına Seni fısıldadı rüzgar inceden inceye …………………………………………. Şairin içinden geçenleri bir anlayabilseydim seni anlamak daha kolay olacaktı benim için. Üzgünüm. Hem de çok. Seni tekrar görebilmek için yanıp tutuşurken artık dönmemek üzere gittiğini kabullenmek zor geliyor bana. Kabullenemiyorum gidişini dönüşü olmayan ülkeye. Ama yoksun. Yok… Bir fısıltıydı yaşam […]
Ötekilerin Leyla’sı – Recep Gündüz
Gecenin en hummalı ve onulmaz saatlerinde bir dert furyası beyin damarlarımı çatlatırcasına genişletiyor. En ilkel yöntemlerle acımı hafifletmeye, sızımı dindirmeye çalışırken an be an daha da arttığını, beyin loblarımda mıhlandığını hissediyorum. Düşünmemeye ant içip ve düşünmemek için envai nitelikte senaryolar üretmeye çalışıyorum ıstırabımı azaltmak için; ama Allah kahretsin! Her türlü cehde rağmen başaramıyorum, başarılı olamıyorum. […]
1324 -Murat Gökhan Gökdemir
Karl Fauones kelimemin tam anlamıyla çıldırdığını hissediyordu. Günlerdir evinin banyo ve tuvaletindeki fayanslarını defalarca saymış, her defasında farklı sonuçlara ulaşmıştı. Buna dair herkeslerken sır gibi sakladığı, kimselerin bilmediği bir listesi vardı. Yarım metreye yakın bir tuvalet kâğıdı parçasında; tarih, saat ve sayım sonuçlarını gösterir tuvalet kâğıdından bu belgede, rakamlarla harflerin özenli motifler gibi bir bir […]
Bir Yolcu – Ebrar Doğan
Ayın soluğunu tutup ıssız şehri seyre daldığı bir akşam bu. Almış başını gençler sokak aralarında aylak aylak gezerken sokak aralarında, çıkardıkları topuk sesleri yağmur damlalarına karışıyor. İsmini anımsayamadığım kapkara bir ağacın altında uçmaya hazırlanan bir karga gibi tünedim, bekliyorum. Önümde bir asfalt kokusu yol boyunca uzanmış, defne yapraklarına karışıyor ve ben gökyüzüne bakıp soğuğun içime […]
Günlerden Cumartesi – Gülru Öztunç
Umutsuz. Oysa yeni başlayan günün telaşı var dokunduğu her yerde. Bir yanı, o hep canını sıkan, durmadan konuşan, tam başlarken vazgeçiren, erteleyen, o yarım yanı, elindeki şu çantayı atıp kaçıver, diyor yine. Kapı. Sokağa açılan. Gri ve kilitsiz. Hantal ve ağır. Ayak izleri ile dolu merdiven. Merdivenin kırık basamağı hadi, diyor her durduğunda. Hiç başaramadın. […]
Güvercin ve Menekşe – Ebru Zeynep Dişiaçık
Sabahlara kadar konuşasım vardı. Tüm alemi topladım yanıma, görünen görünmeyen ne varsa. “Meşk” dedim adına. Üzerime bol gelen güven giysisi bedenimi terk ediyor gibiydi. Kimbilir sabahlara kadar süre gelen konuşma hissiyatı da bundan ileri gelmekteydi. Evet evet güveniyorum kendime, güveneceğim de. Her sabah ve her akşam pencerenin kenarına konan güvercin ve beklentisi büyük olan menekşe […]
Hükümet Kadınlar-Cennet Güvenç
Ey okuyucu, şimdi sana anlatacağım hikâye tıp dünyasını alt üst edecek cinsten bir hikâye. Doktorlar ile hükümetin ne alakası var diye yüzüme öyle tuhaf tuhaf bakmayın, az sabırlı olun, ne demek istediğimi hikâyenin sonunda anlayacaksınız. Vakitlerden uzun bir yaz akşamı. Sıcaktan tenimin kavrulmaya başladığı bir temmuz akşamının ortalarına doğru bir zaman dilimindeyim. Doğduğum diyemem ama […]
“insanlara UMUT olacağım” – Ceren Yıldız
Gelecek dediğimiz kavram, asla tek boyutlu değildir ve bana göre de olmamalıdır. Tek boyutlu bir gelecekte kendimizi düşünmek bizi yalnız bırakacaktır. Geleceği çok geniş bir perspektifte düşünmemiz gerekir.Kendi geleceğimizi katkı yapmak yanı sıra insanların da hayatına katkı sağlamamamız ve gelecek için beklentilerimizde iyi insan olmanın asıl olması gerekir. Kendimiz kadar bir insanın hayatına dokunabilmek, ona […]
Şabir’in Bir Günü – Mehmet Sinan Gür
Bütün insanlar o duygu ile donanmıştır. Güzel, çirkin, yaşlı genç, uzun, kısa, iyi, kötü akıllı, aptal, nasıl olursa olsun hiç fark etmez. Herkes o duyguyu tatmak ister. Şimdi var eden bu duygu, bir gün belki de yok olmanın sebebi olacak. Sabah vakti, kalın perdeleri sıkıca örtülmüş loş bir odada, çalar saatin çalması ile beyaz çarşafların […]
Son Mektup- Pelin Akgönenç
Söylemek istediğim öyle çok şey var ki hala, diğer taraftan da konuşulacak her şey konuşuldu, son sözler söylendi, duyulması, gerekenler duyuldu, anlaşılması gerekenler anlaşıldı. İçine düştüğümden beri giderek dibe çekildiğimi bildiğim ama hareket edemediğim, karsı koymadığım bataklık misali askından kurtulmam için görünmeyen bir el uzandı. İki yıldır sana yalvarışlarım sonuç buldu ve sevgisizliğini kabul edip […]
Cemile Bibi – Hatice Dökmen
(Maraş Katliamı anısına) Siyaha kesmişti o gün bulutlar azgın insan seliydi Ahır Dağı eteklerinden akan ses bitti söz bitti kader ırladı kuşlar semaha durdu toprak kin kustu öfkeyle bilenmiş gözler On yaşında delikanlı adamdım, kendimce. Okul çantamın o gün ağır gelmesi garipti. Üstelik kasım sonu olmasına rağmen saç diplerimden boynuma kadar tere batmam da hayra […]
Son Yorumlar