ÖYKÜ 673
LEYENDA EFSANESİ – OĞUZHAN ŞAHİN
Leyenda Efsanesi Klasik gitarın berrak sesi boş caddeler boyunca yankılandığında bir adam uzakta durup kulak kabarttı. Pürüzsüz tellerin orta yerinden kestiği düşünceler kendini işine ve yalnızca çaldığı parçaya kaptırmış müzisyenin önüne bazen dudaklarındaki belli belirsiz bir mimikle, bazense biraz daha uzayarak sonrakini sabırsızlandıran notalarla dökülüyordu. Sahilde güzel bir yüzün parlayıp söndüğünü gördü o parçada adam […]
MERYEM VE ÇÜRÜK TABLO – ZEYNEP KOYUNCUOĞLU
Meryem, bir sabah, sevgilisine kahvaltı hazırlıyordu. Baharın bahçelere “affedersiniz” diyerekgirdiği, havanın ılık ve çiçek koktuğu zamanlardı. Çay kaynıyor, Meryem bir şarkımırıldanıyor, kırdığı yumurtalar beyaz kâsenin içinde küçük güneşler gibi görünüyordu.Meryem birkaç dakika sonra korkacaktı ve bir yumurtayı elinden düşürecek, güneşin fayanstadağılmasını ve dolabın arkasına, tozlu ve karanlık bir yere kaymasını izleyecekti.Bu sabahın güneşiyse daha yeni […]
MÜCELLA YAZDI: ’PATRON SATILMIŞTIR’ – SANCAK YILDIZ
Kadıköy’e geleli daha bir saat bile olmamıştı. Piraye’nin çayını içmeden, günün sonunungelmeceğini düşündüğümden, yorgunluğun izin verdiği ölçüde, hızlı hızlı Rıhtım yokuşuna vurdumkendini.O sırada, bizim sanatçılar sahneye gece vardiyasında çıktılar. Esenyurt’tan haber geldi. Uzunzamandan beridir çalışma şartlarının dayanılmaz bir hal aldığı tekstil fabrikasında, işçiler içinbirikenlerin meydana serilme vakti gelmişti.Haramidere’nin ortasındaki bu devasa fabrikanın, işçileri de bir […]
GEZGİN OLMAK İSTEYEN TENİS TOPU – ŞEHNAZ İŞERİ
Bir an evvel harekete geçmeliyim. Şunun şurasında haziranın çıkmasına ne kaldı. Turnuva ikihafta sürecek ama benim görüp görebileceğim önümde tek bir gün var. Başaramazsam eğer. Oysaben “Ah gençliğimde şöyleydim böyle yapardım” diyen çenesi düşük bir patates olacağım günlerigörmek istiyorum. Sanırım kim olduğumu anladınız. Evet ben, Wimbledon Tenis Turnuvasında görevalacak tenis toplarından biriyim. 56 gr ağırlığında […]
YAŞAM ÇİZGİLERİ – MEHMET R CEYLAN
Sonbahar.. Aylak, serin, güneşli bir hafta sonudostumla açıkhava kahvesinde buluştuk.Birçok konuda olduğu gibi aynı yöne bakıyoruz,masamızda duran gazeteye: Kara Cumaalışveriş çılgınlığı, diye başlık atmış.Ünlülerin ihtiyaç listesi de var haberde.Dayanamadım kışkırtıcı tonuna haberin:Çayımdan bir yudum alıp dedim ki:Bir şey satın aldığımızda,uzun yaşayacağımıza dair güvenimiz de artıyor,Tanrı’yı yukarda gülümsetse de bu iyimserliğimiz.Yeni giysiler, tatil planları geleceğe uzanan […]
KARINCALAR – CİHANGİR BOZ
Zifiri bir karanlık. Ahmet gözlerini açmaya çalıştı. Gözkapaklarını bir türlü aralayamadı. Üstünü toz duman moloz örtmüştü. Refleksi bir hareket ile gözünü silmek istedi. Sol kolu yok gibiydi. Sağ kolunu kıpırdattı. Üstündeki kırıntılardan ayırabildi kolunu. Gözlerini yavaşça sildi. Gözleri açıktı ama dünyası karanlıktı. Kocaman bir bulut, bir kaya bir dağ çökmüştü üstüne. Kapkaranlık.Kendini yokladı. Herhangi bir […]
OYUN – YUSUF KENAN SEPET
“Cehennem, birden girilen bir yer değildir; oraya, küçük adımlarla farkında olmadan girilirdi.”Albert Sanchez Pinol, Soğuk DeriESER ADI: OYUNYAZAR: YUSUF KENAN SEPET Kupkuru soğuk, rutubet ve küf kokulu cehennem içerisinde, yalnız kaldığımıhissettiğim an, domuz bağıyla sıkı sıkıya bağlanan gövdemi, cılız kaslarımın ve şimdiliksahibi olduğum aklımın yardımıyla, gurul gurul guruldayan karnım üzerinde, bir kez dahagelişigüzel hareket ettirirken, […]
ALMAN VE MAKEDON – ATEŞ GÖK
İlkokuldayken yakın olduğum bir kız vardı, ismi Manolya’ydı. O Alman’dı ben ise Makedon.Birbirimizin dilinden anlamazdık. Ne Manolya kendini anlatabilirdi diğer çocuklara ne deben. Çünkü ikimiz de Türkçe bilmezdik. İnsanların bizi anlayamadığını görünce, birbirimizianlayabileceğimizi fark ettik. Yan yana oturmaya, yemeklerimizi paylaşmaya, birliktekağıttan gemiler yapıp suya bırakmaya başladık. Birbirimizin evine çikolatalar götürdük,yüzlerimizi boyadık. Ama okul bitince, bir […]
ÖZGÜRLÜK SAHNELERİ – ŞEREF EFE
I. BİR MAĞARADASIN Bir mağaradasın. Çıplaksın ve yalnızsın.Sessiz ve durgun bir mağaradasın. Yalnız olduğunu hissediyorsun. Doğrusu yalnızlıkhissedilemez. İnsan yanında kimseyi bulamaz ve bunu yalnızlık olarak bilir.Kalabalıkta bile yalnızlık duyabilir insan. Ama sen mağarada bir başınasın.Yapayalnızsın.Mağaranın girişi suyla kapalı. Orası; o mavimsi bir ışık huzmesiyle aydınlanan su,hafif bir dalganın sesini yansıtan su, meçhul bir denize açılıyor […]
KÜÇÜREK ÖYKÜ – OĞUZHAN ŞAHİN
Yanlış Kullanım Sonucu Baltasını kaldırıp tüm gücüyle taşa vurdu. Çıkan ses kulaklarında çınladı. Vurduğu yer çizgi halinde beyazlaştığındaysa artık alışmıştı. Taşa ne için vuruyorsun?İçindeki madeni çıkarmak için, başka neden olacak.Ucu körelmez mi bunun hiç?Körelir değil mi.Sen bunu bilemezsen sabaha kadar sürer işin. Hak verir. Çantasından bileyi taşını çıkarır. Yere koyup düzeltir ve baltasını tüm gücüyle […]
BEYAZ GECELERİN YILDIZINA – ŞİLAN KARADENİZ
Özel olmayı çok isterdim. Sadece tek bir kişi için özel olmak, neler vermezdim ki. O kişiningün doğarken göz kapaklarını aralamasının sebebi olabilmek, bu denli değerli olmak. Hiçhissedemeyeceğim duygular olduğunu sanırdım. Ta ki o gece babamın sıcacık kollarındayatağa taşınırken kulağıma: “ Beyaz gecelerimin yıldızısın sen.” diye fısıldamasına kadar.Göz kapaklarımın ardında gizlenen perdede gece vakti yüksek bir […]
ZİHNİN DERİNLİKLERİNDE TERS ÇEVRİLEN KUM SAATİ -BÜŞRA ÇAKIR
Tik tak…Bebek ağlaması… Yüksek sesle homurdanmalar… Bir şeyin yere düşmesiyle kırılma sesleri… Uzunkoridordaki tek olan cılız ışık yanıp sönüyor, yanıp sönüyordu. Aşağı katlardan gelen bir kapınınyumruklanmasına benzer bir ses duyuluyordu. Zaten koyu bir kırmızıyla boyanmış olan duvarlarıyeterince aydınlatamamış bu lambanın zayıf ve sönük olan ışığının tamamen söndüğü kısa aralıklarkoridoru oldukça loş hale getirmekteydi. Koridorda yere, […]
KAYIP BİR CÜCE YILDIZ:HAYDAR-ÖZLEM BAJDAR
(Anlatacağım hikaye cam kadar gerçek ve keskindir.Her canlı gibi doğduğunda parlayan beyaz biryıldız iken,kara deliğe çekilmişlerden sadece biridir Haydar)Hani karanlık bastığında alelacele yakılan ilk kibrit tanesi var ya,parladığı an yırtılır karanlık.O angeçtikten sonra da karanlık hiç olmamış gibi loş ışığa alışırız .İşte Haydar’ın doğuştan gelen öfkesi deöyleydi.Parlaması ve sönmesi saniyeler içinde biterdi.Halbuki,dökülmüş süt kadar beyazdı […]
Son Yorumlar