ÖYKÜ 673
GOD LOVES YOU – SULTAN YAVUZ ÖZİNANIR (SOYTARI MARTI)
Kıçıma yediğim ve canımı burnumdan getiren onlarca şaplaktan önce çakır keyif halde, acele acele sözlükten kelime aranıyordum.Sözlük o kadar berbat hazırlanmıştı ki, onu sadece acil durumda olanlar kullanabilirdi. Kendimce sevimlilik yapmalıydım, fotoğrafını gösterdiği çirkinlik abidesi çocuğuna iltifat etmek için aradığım “yaramaz” sözcüğünün “işe yaramaz” olduğunu, o an bana öldürecek gibi bakan çam yarması Simon’dan öğrendim. […]
ÇİĞ ÇİÇEKLERİ- GÜLTEKİN GÜRCAY
O kadar dalmıştı ki, tavanda çınlayan bir kırılma sesi ile irkildi. İstemdışı irkilme, tüylerini diken diken etmişti. Gözlüklerini çıkarıp, ağzında oyaladığı kalemini kitabın kaldığı yerine koyarak seslerin geldiği yeri görecekmiş gibi gözlerini tavana dikti. Pür dikkat olmasına karşın daha çok şiddetli bir uğultuyu andıran konuşmalardan bir şey çıkaramadı. Bir içgüdüyle kalkıp ışığı çoğalttı. Varlığını hissettirmek […]
BİR UMUT RÜZGAR, BİR ÇARESİZ ÇOCUK GELİN – DİLEK ŞENOL ORHON
Rüzgar sokakta bulduğu sahipsiz sesleri içine almış uğultuyla ilerliyordu. Etraf toz duman, koca ağaçlar köklerinden aldıkları güçle karşı durmaya çalışırken, yaprak ve gelişigüzel uzanan dallarını, rüzgarın yalayıp gitmesine engel olamıyordu. Yere yakın oluşmuş ufak hortum yetmeleri, kendi kendilerine çocuklar gibi oynaşıyor, kaldırdıkları çalı çırpıyı yerlerinden etttikleriyle kalıyorlardı. O gün Rüzgar Ana, çoluk çocuk gelmişti anlaşılan, […]
HAYAL ET – TUBA KIR
Baştan aşağı siyahlar giyinmiş genç bir adam, iş yerinden çaldığı vakti, parkta oyalanarak geçiriyordu. Hava pusluydu. Gürültüyle oynayan erkek çocuklarını izliyordu. Cep telefonunu çıkardı. Yakın zamanda ayrıldığı sevdiğinin resimlerine uzun uzun baktı, gönderdiği son mesajları bir kez daha okudu. “Bağırarak konuştuğun için telefonlarını açmayacağım. Sakinleş öyle ara.” “ Osman, bu kadar sinirli bir insanla yapamayacağım […]
HİLMİ BEYİN KAYIP MEKTUBU – OKAN ÇİL
Hayattan çok şey beklememek lazım. Birileri doğuyor, başkaları da ölüyor. Hatta herkes böyle yapıyor. Garip bir alışkanlık bu. Sigara içmek gibi yani. Yaşamak kekelemeye benziyor daha çok, dilin çözülünce de işte, öyle… Belki de hemen her günüm aynı geçtiği için böyle düşünüyorum. Uzaklara dalıp gidiyorum mesela, olmadı kıvrılıveriyorum bir köşeye, arada gezip dolaştıkça oramı buramı […]
NEDEN HÂLÂ BURADASIN ŞÜKRAN? – DİDEM SAYAT
‘‘ Kapat şu perdeyi dedim sana, güneş gözüme giriyor.’’ ‘‘ İyi,’’ dedi Şükran sakin bir ses tonuyla. Sağ eliyle tuttuğu koyu mavi kadife perdeyi kapattı. Fakat perdeyi tam kapatamadığından güneş ışıkları arsızca içeriye sızdı. Bu kadarcık aydınlık bile Erhan’ı rahatsız etti, yatakta huzursuzca kıpırdandı. Gözlerini açmadan kollarını birbirine kavuşturdu, karısına arkasını dönerek yatmaya devam etti. […]
AŞK’A – ZEYNEP UÇAR
Dışarıda dünyanın en güzel yağmuru yağıyor. O kadar güzel ki, uyur uyumaz buharlaşıp bulutlara biriktiğini ve yeryüzüne yağmur olarak indiğini düşündürüyor. Gidip altında ıslanmak istiyorum. Ama o kadar geniş bir yüzeye yağıyor ki, sadece beni ıslattığı kadarıyla yetinmek zorunda kalmış olmak işime gelmiyor. Benim gibi insanlar mutsuzluğa mahkumdur. Çünkü yağmurun altına tek bir parmağını uzatıp […]
EFENDİM ALASMARLADIK… BENİ ÖLDÜRDÜNÜZ – SAVAŞ GÜLTEKİN
Bazı günler vardır, üstünüzde merhaba’lar doluşmuştur,almışsınızdır baş göz diye, kalmıştır öylece vermeden kimselere,birikmiştir kaç yüz hatıra belki kaç el insan sıcağı.İnsan bereketi bu ya. çıkar sokakları dolaşır değecek birini ararsınız,Günün yorgunluğunu “yaşamak” bilirsiniz.Ayırmasınız işi gücü muhabbetten,mesaiyi teneffüsten,yorgunluğu dinlenceden. Yaşamak dediğimiz, içinde hapsolduğunuz bir fanusa dönüşmez.Çünkü günler ömrünüzün sayımı değildir hiçbir zaman.Yaşam sevinciyle doluyken her selamınız,sabahınız,günler […]
ÖMER’CİK VE SEZER’CİK APARTMANIMDAKİ SEVGİLİLERİM – ADEVVİYE ŞEYDA KARASLAN
Ömer’ciğim,” Ay Işığında Gelen Mektup “adlı ilk yazımı yazma vesilem, ilham kaynağım..Sezer’ciğim de benim evimi ikinci evi diye tanımlayacak kadar yakınım.. Onlar, yorucu , zor hayatımdan sonra emekli olup sığındığım ,Bozdağların eteğindeki yeni huzur yuvamdaki ilk dostlarım benim.. “Sevgi, huzur, dua ve şükür tılsımıyla açılsın yürekler,2011 Aşk’ın yılı olsun inşallah ” dediğim 2011 yılında, Aşk […]
YAĞMURDAN ARTAKALAN – BUĞRA AKSOY
İki bin yılında ekonomik krizin çıkarmış olduğu sağ aparkattan babam ve babası da paylarına düşeni almışlardı. Mütevazi, bir hayli ufak sayılabilecek derme çatma bir atölyede başladıkları lateks işini geliştirmiş, sanayi içinde daha büyük bir çalışma alanına sahip olmuşlardı ki kader namlusunu onlara doğru çevirip sırtından vurulmuş bir ceylan yavrusu gibi yere sermişti ikisini de. Bizim […]
Bir İnsan, bir tarihtir; Sefer Yolcu – Naki Aydoğan
“Ülkeden ülkeye veya bir ülke içinde bir yerden bir yere gidiş veya geliş, gezi, seyahat, sefer” (TDK) Sefer’in ayakkabıları son döndüğü yolculuktan ki kaldığı yerde boyasız ve solgun duruyordu. Evin dışında kapının önünde ki yerde bulunuyordu, bulunduruluyordu hemen hazır yola çıkmak üzere yine. İşte ayakkabısı yerde yol, giyince yolculuğunu dışarda sefer. Sefer Yolcu. […]
ESKİ DEFTERLER- BARIŞ GENCEROĞLU
Eski defterlere doğru olan gönül yolculuğumda, sayfalarımın yarısı ak, yarısı ise kara. Avuç avuç keşkelerimin izleri dolu, hem ruhumda hem de bedenimde. Gülümsemelerim ve hüzünlerim karmakarışık zihnimde. Adı belki çocukluk belki de toyluk. Olgunluğun dönemecinde eski defterlerin bana aksettirdiği cümleler ve hisler ile düşünüyorum yaşadıklarımı, pişmanlıklarımı ve keşkelerimi. Beni benden iyi kim bilebilir ki! Samimiyetsizlik […]
ÜVEY ANNEMLE TANIŞMA HİKÂYEM – Tuba Kır
Annem öldüğünde beş, altı yaşlarındaydım. Onu resimlerinden tanıyorum. En çok ses tonunu merak ediyorum. Tuhaftır bazen telefonum çalacak ve “Buradayım kızım, üzülme” diyecek sanıyorum. Her ne kadar annemi hatırlamıyor olsam da üvey annemin evimize geldiği gün, tüm ayrıntılarıyla dün gibi aklımda. Altı, yedi yaşlarındaydım. Kış mevsimindeydik ve hava yeni kararmıştı. Babaannem kapının açıldığını duyunca, babamın […]
Son Yorumlar