DERİN BAĞ- DİYDEM DENİZ KOÇ
Düzenli sıralanmış pahalı evlerin olduğu sokakta ilerleyen polis arabasına günlük konuşmalar hâkimdi. Biraz sonra karşılaşacakları manzaradan habersiz yine gereksiz bir başvuru için vakit kaybettiklerini düşünüyorlardı. Birbirlerine, paranoyak bir arkadaşın ısrarı işte, böyle bir zenginlikle kim bilir nerede tatildedir diyorlardı. Kapıdaki güvenliğin yönlendirmesiyle kolaylıkla buldukları yeşil renkli villanın önünde arabayı durdurdular. Kuralların gerektirdiği gibi kapı zilini […]
TEMMUZ’UN ON/BEŞ’İNDE BİR HAZİRAN SELAMI – Mehmet Özgür Ersan
1 Burada yalnız ayda bir görüyoruz güneşi Gözlerimizi ovuşturuyoruz Değişen birşey olsun diye Ama değişen birşey olmuyor O yine vaktinde geliyor Oysa aydınlatılacak ne çok şey var 2 Yürürken sokaklarda koca yığınlarla karşılaşıyorum Çok değil bir iki yıl önce sokaklarda idim Direnmek boş diyenlere Gülümseyerek ‘Canını acıtacağını bile bilsen ilerleyebilmelisin’ demiştim Şimdi o gün evlerinde […]
GEÇ KALAN EYLÜL – Merve Balcıoğlu
Düş bahçesinde adı Eylül olana… Seni zehirleyerek öldüremem. Bu durum seninle alakalı değil, lezzetli bir yemeğe bunu asla yapamam. Tüm gün seninle uzanacağımız, saten çarşaflı yatağın hayalini kurdum, sende biliyorsun. Kan bağın olan insanları bana tercih ettin. Bu durumu kabul etmiş gibi görüneceğim. Ama asla affetmeyeceğim. Az önce oldu tüm bular, bizim için hazırladığım […]
ACI – ASLI BAŞGÖREN
Ağlayarak bahçe duvarının kapısını çarptım ve yalınayak koşmaya başladım. Bütün cam kırıkları, bütün taş parçaları, bütün dökük kaldırımlar, bütün asfalt, ayağımın altında savruluyordu. Koşmak istiyordum hayatımda ilk defa bu kadar kararlı, bu kadar korkmadan bu kadar cesur ve bu kadar içten ağlayarak koşuyordum. Gözyaşları boynumu deldikçe kalbim temizleniyordu sanki… Akan yaşların aksine ağladıkça bir […]
Biz Kimiz?- Neyiz? -Gülbahar YILMAZ
Hikâyemiz yok. Tarihe sarılmamız bu yüzden. Kendi yalanımız bile yok. Anne-babaların yalanlarına inanmamız da bu yüzden. Eski hikâyeleri dinleyerek, öncekilerin yalanlarını dillendirerek yaşıyoruz. Yaşantılarımız öylesine belli, öylesine aynı ki birbirimize diyecek tek yeni lafımız yok. Diplomalarımız, işimiz, aşklarımız, evliliklerimiz çok önceden belliydi. Hayalimiz değildi ama planımızdı. Planlıydı. Olması gerekendi. Zorlama hikâyeler kuruyoruz hepsi için, olmuyor. […]
çekil önümden – Josef Kılçıksız
yaprağın üst üste yığıldığı güz mezarı olmuş ruhum solucanını izliyorum toprağın hafızasını taşıyor kuyruğunda… suyu izliyorum içimdeki bulanık akışını… sen olmayınca bir mevsim büyüyor içimde is ve sis yayılıyor suskunluğundan… kül bulutları doluyor avluya toprağı ıslatıyor yağmurların kurumasın diye ruhumuzun harcındaki kil… aklına tepeden bakan eskil bir kalp çağırıyor seni, ne […]
YALNIZLIĞA SERANAT – Deniz DEĞİRMENCİ
Yalnızlıklarımla çoğalıyorum Köşe başlarında kaderleriyle baş başa bırakılmışlarla Sessiz isyanları bakışlarda gizlenip gözyaşı sel olanlarla Yetimlerin okşanmamış saçlarında solan anne hasretleriyle Umutları Çalınmış umutsuzluklarla dolmuş yüreklerle Ötekileştirlmiş ötelerdeki yığınlarla Yok sayılmış yaşanmamış örselenmiş ömürlerle Kimsesizlerin gömüldüğü isimsiz mezar taşlarıyla Çoğunluğum ben aslında Ama kendi kendimi küçük görüyorum Vicdanları olmayan haydutların avuçlarında Kırsam bir zincirlerimi yıkılacak […]
İmkânsızı Seviyorum – C e m a l Ö z t ü r k
Beklenmedik gelişmeyim Kendimle hesaplaşmayım Sonsuza akan çeşmeyim İmkânsızı seviyorum Ben âdemin birazıyım Kırık kalplerin sazıyım Serden geçmeye razıyım İmkânsızı seviyorum Başım göğe ermiş gibi Başka günler görmüş gibi Bir varmış bir yokmuş gibi İmkânsızı seviyorum Ben ne İsa ne Musa’yım Aşkın elinde asayım Onsuz boş bir elbiseyim İmkânsızı seviyorum […]
DELİ Mİ DELİ – Hikmet Güzelkokar
Ben de bu dünyaya geldim geleli Bir hoyrata düştüm deli mi deli Zalim felek vurdu ondan evveli Bir hoyrata düştüm deli mi deli Ne haber gönderir ne selam alır Sevmezsen alınır sevsen küs kalır Her seher her sabah yadıma gelir Bir hoyrata düştüm deli mi deli Koştukça peşinden naz edip […]
BİR İÇİMİN ETKİSİ-Gupse Nur Aydın
Sen yanılıyorsun diyor O da yanılıyor Sonsuzluk ilkesini taşımaya teşebbüs ediyor bir bilek Biri gene kazık yiyor Umarız mecbur kalmış bir satıcıdan Sarhoşun biri yabancı ağızları işitiyor onlar ağzını açmamış Kaldırım sahibi bir şarapçı bu gece pek dost canlısı (Ne saygı değer bu ikiliye ne yağmur damlaları) Nedense yumuşak bir hava pek hüzün veriyor bana […]
Tebessüm – BEGÜMHAN VARLIK
Kadehin içinde süzülen şarabın damlaları , Sessizliğimi koruyan bir tebessüm gibiydi . Aşk , içilen her yudum sonrasında , Dökülen kırmızı rengin ateşi gibiydi . Yaslandığım duvarın arkasında , Gölgemi sunan ışıklar gibi yetersiz kalırdın . Acı , içilen her yudum sonrasında , Kırılan bir cam gibi , keskin yüzümü sana çevirirdi. […]
AKŞAMÜZERİ – Mine ALACADAĞ
Bir akşamüzeri çöküyordu gönlüme, Ürperen kuş çığlıkları arasında, Kafesimden kurtulmak istiyordum, Gönlüm elvermiyordu senin yokluğuna. Anlara hasret yaşıyordum, dakikalara, Alışıyordum zamanla vedalara … Bakınıyordum şöyle bir etrafıma, Bomboş dolaplara, kırık dökük çerçevelere, Güya yaşıyorum izlenimini veren duvar saatine. Bakınıyorum üzerinde gezindiğim halılara İçimde bir boşluk var Dağılıyor evin bu karamsarlığına … Atıyorum ansızın kendimi sokaklara, Ruhum […]
Leylak Kokulu Şiir – Ceren Erdem
Ve ben rüyalarımda hep yedi yaşında bir kızım Karanfil Apartmanı önünde sek sek oynayan Hala odamın penceresinin önündeki kavakların pamukçukları yağar üzerime Mişko’nun kapısını tekmeler ayaklarım Sonra çıkar dışarı akşamsefası tohumları toplarım Ruhumda çiçekler açsın diye Ben her gece çocukluğumun arka bahçesine kaçarım Şimdi öyle bir saklansam ki oraya Çanak çömlek patlasa ardımdan Ben […]
Son Yorumlar