olgun- EMRE GÜRKAN KANMAZ
Lastik bir yüzün erime noktasını kavramak İnsanı şiire götürmez buna zaman gerek Ö n c e Öteyi yakın eden şimal rüzgârının yanına Bir ay çiçeğinin kristal ağırlığını koyup Çocuksu heyecanın bal tadına varmalısın Şimdi Kelimelerin yansımasından türeyen evhamla birik, ey! Ve gör evrenin insancıl sesinde olgunu. . . EMRE GÜRKAN KANMAZ Tem 31, 2014KİRPİ EDİTÖR
cankurtaran sokak- sinem torun
Sessiz bir güne uyandım bugün..hiç bir yaşam belirtisinin olmadığı, tek bir insan sesinin duyulmadığı bir güne..halbuki böyle olmazdı! Bahçeye giren çocukların sesleriyle başlardım he rgüne..sırtım pencereye dönüktü..yük taşımışcasına ağrıyan bedenimle yavaşça döndüm olduğum yerde. .havalar çok soğumuştu ve son günlerde kanımın iyiden iyiye çekildiğini hissediyordum.. gün ışığı içeriye girmişti ama yatağın içinden çıkmak adeta ölüm […]
sevmiyorum artık seni – ayhan kelam
sevmiyorum artık seni ne özleminin yakıcı tadı ne de gelmeyişinin soğukluğu kaldı odada yalnızlığı yücelten paragraflar değil şimdi yokluğun yaşanamamış bir öykünün tebessümü dudaklarımda mevsimlerin buruk sevinciydin bir zaman yaşama atılmış bir adım bir kaldırım taşıydın işlek bir caddenin işlenmemiş güzelliğinde başlanmamış bir öyküydün belki de başlaması zamanın zarlarına kilitli ılıman mevsimlerin güzeli rüzgâr geçti […]
Geleceğin Yazarı – Özgün Ergin
Fuarın giriş kapısında sıralanan duyarlı kapılardan geçmek için ekmek almaya gidercesine mücadele eden insanların arasına karıştı. Çantasını ve telefonunu tezgâhın üstüne bırakıp geçtikten sonra, kitap ekinde verilen davetiyenin bulunduğu yırtılmış sayfayı çıkarmak için elini çantasına attı. Geçiş turnikelerinin başında bekleyen görevli, uzattığı gazete kâğıdına bakmaksızın konuştu; – Girişler ücretsiz hanımefendi. Madem öyle, ne diye ücretsiz […]
grafik çizimler ve illustrasyonlar – leyla özlüoğlu
Leyla Özlüoğlu 19 Haziran 1978 İzmir doğumlu. İzmir Resim-Heykel Müzesi ve resim atölyelerinde dersler aldıktan sonra 2002 yılında İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’ nden mezun oldu. 2012 yılında İtalya’ da Istituto Europeo di Design ‘da Moda İletişimi üzerine eğitim aldı. Resim çalışmalarının yanı sıra, edebiyat ve kültür sanat dergileri […]
Sınır (Çit) – Önder Kılın
Daha kaç zaman ayrı duracağız Bu tel örgülerin arkasından Parmak uçlarıyla dokunacağız birbirimize Ne zaman kalkacak bu bölücü sınırlar Kaç newroz daha geçmeli kavuşmak için Ne kadar da yakınız birbirimize Uzanabilsem Son bulacak kaç yüz yıllık bu hasret Ne kadar da uzak Duvarlar, sınır devriyeleri Cılız ve yorgun ışıklarını seyrediyorum sınır köylerinin Depremler yaşıyorum düşen […]
ÖLÜME ÖPÜCÜK – Semra Atmaca Tpc
Ölüme bir öpücük kondurayım dedi çocuk, dinlemediler. Ve kilitlediler son sandukayı göğün hışmı dolu dolu sandukayla arasında soğuk-uzak-mesafeli bir kefen içi boşalmış bakışlarında şimdi herkes yabancı. Alışır belki zamanla alışır ve bu erken ayrılığı affeder. Rivayete göre, ölüm bazı acıları dindirirmiş her gün sürmez elbet bu yas belki yarın oyunlarına döner, ama bu gece, o […]
Unuttunuz mu? – Cennet Güvenç
2 Temmuz 93 Sivas size bir şey hatırlatıyor mu? Tam 21 yıl önce orada neler olmuştu dersiniz? Unuttunuz mu? Pir Sultan Şenlikleri kutlanıyordu. Coşku bir sel olup akıyordu. Türküler söylenip, halaylar çekiliyor, semahlar dönülüyordu. Ama hiç kimse Sivas’ı bu haliyle hatırlamaz; çünkü orası Madımaktır; çünkü orası küllendikçe yeniden harmanlanan bir yangın yeridir. Bir otelden yükselen […]
HASRETE HASRET…12 YAŞINDA BİR ÇOCUĞUN ANILARINDA SİVAS 93 VE ONUN SEMBOLÜ HALİNE GELEN HASRET…-Deniz Çantay
Yanlış hatırlamıyorsam 1991 yılının Eylül ayıydı. İlkokulun beşinci sınıfına yeni başlamıştım. Annemle gittiğim Arı Stüdyosu’ndaki bir programda dinlediğim bağlama çalan o sakallı ve gözlüklü adamın benim için bir gün Sivas katliamının simgesi olacağını nereden bilirdim. Oysa o gün ilgimi bile çekmemişti. Ne çalmıştı, hangi türküleri söylemişti onu da anımsamıyorum. Onunla ilgili, o güne dair aklımda […]
ölünün anması- Dilruba Nuray Erenler
bir ölünün anmasında ellerimiz gökyüzü meleklerini çağırıyor tanrı göçmenliğine ona yazılacak ne dilersek gözgöze gelmek şart değil kapı önünde söyleşen bir yüz arıyor sevda ekilecek bir ölünün anmasında ellerimiz yeryüzü usumuz geçit töreni neyi nerede yaşamışsak günışığına çekiyor alnımızı son sahne içeri alma isteği ayakta alkışlıyor bir oyunu role […]
SUS SESİ- Berrin Efla Fırat
Teninde gece gibi gülümseyen bir benin sancısı, Ellerinin kıraçlıklarında kırklanıp hapsedilmiş zamanların iksiriyim. Ölüm kokan memeleriyle karıncalara su emziren toprak! Ayartmacı tufanlara sus Bana bir ses ver Kadim ve kör bilgeliğinden. Trajikomik gerçekliklerde “sen” yanılsamalarının yansıması Aynamın sırrında Düşüncemin köründe O çok istasyonlarda O hep istasyonlarda Ben hep o istasyonlarda Öpemezdim gözlerinden ayrılığın Yerin yedi […]
İstanbul Senfonisi – Gülcemal Durdu
soğuk bir İstanbul akşamısın üstün başın ayrılık ey uzun yolların vazgeçilmez yolcusu bu ayrılık sana nereden kaldı gittiğin her kent ötekine istasyon yalnızlık kokuyorsun zemheriyle karışık bütün telefonlar yüzüne kapanıyor bütün kapılar suratına kimliğini kaybettin o eski garlarda birden bir dostun geliyor aklına o eski garlarda içinde ılık bir İzmir akşamı körfezde bir vapur irkiliyor […]
Game of Thrones’u Tarihsel Materyalizm ile Okumak-Zelal Pelin Doğan
“Yaşamı belirleyen bilinç değil, tersine, bilinci belirleyen yaşamdır.” Alman İdeolojisi, Karl Marx – Friedrich Engels Bilmeyenler için kısa bir özet geçelim: Game of Thrones, George R. R. Martin’in Buz ve Ateşin Şarkısı (A Song of Ice and Fire) adlı roman serisinden uyarlanan Demir Taht için yedi krallık arasında geçen mücadeleleri anlatan bir TV dizisidir. Daenerys […]
Son Yorumlar