ŞİİR 1894
BİRDEN – MERVE YILMAZ
uzandı yatağına bir sigara çıkardı sararmış nasırlı parmaklarının arasından bir iki fırt çekti belki de bir hafta olmuştu banyo yapmayalı belki de bir sene olmuştu bir kadınla yatmayalı sıvası dökülmüş çıplak kadın posterleri asılı odasında tatminsizliğin tatminini iliklerine kadar yaşarken kulağına son çalınan ölümün ve zevkin ürpertici iniltileriydi
Rüzgarımsan fısılda bana – İBRAHİM ŞAHİN
Rüzgarımsan fısılda bana Tamahkar sesini işittir Rüzgarımsan Ben seni hissettiğim zaman Sar beni içten sıcak olan Soğukluğunla Esrarengiz gelişlerin misali Seni özel yapan da Bizi özel yapan da O değil mi? Biz seni o yüzden kucaklamadık mı ?
Bir Şeyler – Özgür Özdemir
beklerken giden bir şeyler var ya bakarken kararan ayinsel gökyüzünün zamanında! ses ne zaman geldi hayat işte mutsuzluğuyla yalnızlıga sığınanların oyununa! bilmiyordum… bir varmış bir yokmuş gibi sevmek çok büyük suçmuş aşıkların anlattığı masalda! herkesin bir sevgilisi varmış oradaki hayatta beklerken serüvenleşen! benim de ölürken içip giden biri var işte akşam masamda severken ayrılıgı anlattıgı […]
DOLUNGÜNEŞ – OZAN ÖZER
Önce ayak izlerimiz tanıştı Ardından söz-bebeklerimiz Ten yaşlı, gök ağladı Yıldızlar silindi geceden DolunGüneş kapladı ufku Gökkuşağı göz kırptı Rüzgâr aralandı Verdiğimiz nefesler tanıştı. İçime akıttım hayalleri Yokluğunda yeşerdi Değdiğimiz kapı kolları,beklediğimiz otobüs durakları tanıştı Büyüdü ayrılıklar Bedenlerimiz tanıştı Küçüldü mutluluklar Hayaller yazgı ile tanıştı. Sonsuzluk atıldı duygulara toprak toprak Öldük Ruhlarımız tanıştı..
ÖTEKİ – fatih mert
Ertelenen bir intihardı yaşamınız Bir kitabın hep aynı sayfasında oyalanmanız Sözcükler bitmez uzardı Bağdaş kurmuş kalırdınız Gülüşünüzdeki solgun karanfil gibi Bir yıldızın dünyaya bakan kıyısıydınız Gözlerinizle diyorum ölü ve anlamsız Dipsiz bir kuyudan dünyaya bakardınız Ağaçların düşlerinizle ıslandığı gecelerde Bir sokak lambası kadar yapayalnız Yanımızdan geçtiniz aklımızda duraksadınız Kuşlara özeniyordu ayaklarınız Sanırım içinizde bir şeyler […]
“Bölünmez Zaman !” – Turgut Say
Taş sadece taş, Toprak sadece toprak, Su sadece su, Neden şekilden şekile girer ki insan? Mevsimler tekrarlanır hep baştan, İlk bahar korkar mı gelecek kıştan? Üşenmez ağaç yeşermeye yeniden, Üşenmez kuşlar yuvaya dönmeye, Neden herşey bitsin ki ölünce insan? Kuş bilir mi geçen saniyeleri? Kedi hiç bekler mi yarını? At bilirmi yaşlandığını? Neden zamana boyun […]
SEVDANIN RİTMİ – Asiye Nas
Bir Sevda türküsü gibisin Sözlü- sözsüz her zaman anlamlı her dinleyişte aynı acıyı tatlandırıyorsun Dinliyor dinleniyor ve yeniden dinliyorum Dinlerken bir ses… Sevdanın yeni bir bestesi güfteleniyor ruhumun derinliklerinde. Önce Şimşekler çakıyor Ardından yağmurlar ve gök gürlemeleri… gürledikçe fırsat buluyor haykırıyor içimizdeki tüm çığlıklar Ve sonunda küçük bir kıyamet… Ruhlarımız arafat aleminde buluşur iken Var […]
Bir avuç Fomenta – Mücahit Kabaran
Bir kadın düşünün, ne kadar kaçarsam kaçayım köşeyi döndüğümde karşımda beliriveren. Ne kadar sevdiğimi inkar etsem de bana ”Seni seviyorum” dediğinde, kısık sesli de olsa dudaklarımdan ”Bende seni seviyorum” süzülebilen. Çok güzel bir kadın getirin gözlerinizin önüne, çirkin bir adamı bile güzel görebilen. Bir kadın hayal edin sadece, hayallerinde bana bisiklet sürmeyi öğretmek isteyen. İkimizi […]
YARALAR SANDUKASI Sedat Emrem
Koşar yara Toynakların izinde Esner karanlığın uğultusu Bir şadırvan sessizliği Bir ay parçalanır kanayınca gök gürültüsü Yağmur ki henüz düşmemiş uykuya Düşler ki ıslanmamış tek damla zerresinden Koşar yara Sancısı delik deşik Karnında yuvalanır ölü kuşlar Uçmalar kanatsız ve kurşun gibi ağır Yara koşar Yarım adım eksilir hüznümüz içimizden
elçi.. ayhan kelam
sakalımda üreyen beyaz taneler ürperen ölü fidanlar gibi kırılma noktasındaki bir tarihin , vizyonda oynayan son perdesi mi ? şakağımda beliren kalın çizgiler her biri bir dağ her biri bir umudun simgesi daha yeni doğmuş bebek edasında bana bu zâlim hayatın hediyesi yeşeren dağlar , ovalar ve kabaran deniz yataktaki ölgün hasta birgün umudun yeşereceği […]
Ve Okşamak Kemik Göğüslerini… Remzi Köpüklü
Bir yer buluyorum Yeni bir kıta keşfetmiş gibi Güneşi alıp koynuna sokuyorum gecenin Kedileri havlamaya alıştırıyor cesaretim Dişi hayvan kemikleri gömüyoruz mezarlara İlkin, feministler sonra hayvanseverler Benim ülkemde, hem de bana Balıkların kanatlarına dokunmuyoruz Ölü bir balık da evvela Yüzmekten başka şeyler de yapabilir mesela Koyu bir maviliği aşırıp tenhalığından göğün Teslim edebilir çıplaklığına Giyinmeyi […]
KANADI KIRIK BİR AKŞAM – METİN ALTIOK
Gün bitti lambayı hazırla; Işık kalmadı girecek odamıza Çek perdeleri sevdiceğim; Kanadı kırık bir akşam Zonkluyor durmadan dışarda. Sen bugünden yarına Birazcık umut sakla Yarın farklıdır bugünden, Adı değişir hiç olmazsa, Kara bir suyu Geçiyoruz şimdilerde Basarak yosunlu taşlara. Sen bugünden yarına Birazcık umut sakla Gün bitti sevdiceğim; Geriye kalan posa. Bu serin güz akşamında […]
HOŞÇAKAL GÜZEL DÜNYAM- AZİZ NESİN
Hiç kimse buyur etmedi beni Bu dünyada hiçbir yere Ama açtım bütün kapıları tekmeleyerek Bütün engelleri göğüsleyip yıkarak Buyrun dediler o zaman incelikle Buyur ettiler Ve Buyurdum Elimden geldiğince görevimi yaptım Gülümsedim hıçkırıklarımı boğarak Sonunda kimsenin yorulmadığı denli yoruldum Artık kapılar açık kalsın Bundan sonra gireceklere Şimdi dinlenmeye gidiyorum Hoşcakal güzel dünyam.
Son Yorumlar