ŞİİR 1894
Zamanı Duymak – Salih Sezen
Duyulmayan geçmiş zaman biraz yaklaş aramızda kaç yıl var sayılı kaç sinir krizi sayısız beyazlamış mektuplar daktilo tuşunun eski b’si yok İngilizce artık büyükannemin bunaklığı parmak şıkırtısından uyanmıyor bebekler parmaksız da sayılabiliyor düş kırıklığı . Duyulmayan geçmiş zaman durma öyle hamam tasında ak gitsin yaşam boşluğundan döndürülmez yerlerimde ağırlaşarak ne var senden kalan bir valiz […]
Adem Gazeli – Reşat Coşkun
Günlerim tükenmedi gitti. Yarına varmamak tesellimdir. Karamsarlık sayma melalimi Unutamadım bir türlü evvelimi . Sürgün günlerinde Teessürüm tahammülümün Sınırını çoktan geçti. Hüzün aldı başını yürüdü. . Kendimi bildiğimden beri Yüreğim vurgun bir kuştur Dönüp bakmadım avcıma . Gülistanda gezinirken Bir göz arpacıkta… . Bülbüller hüzzam öter Mahur gezinir Gazel zamanında . Kınayan kanar Pahalı öğrendim […]
Yangın – Aziz Nayır
Daha kanı kurumamışken sokağın güvercinin eti soğumamışken . senle ben bizken daha biz ve onlarken yüzlerken . bir su damlası adımızı çisildiyordu sabahın ağarmak bilmeyen göğe küskünlüğüydü . acıyorken kırık kemik çatlamış omuz bıçak misali habire çatallarken dilini , ahını daha büyümemişken papatyalar susuzluğa erken açmış kayısının kederi ve çatlamış toprağın nem beklentisi nedensiz gece […]
Evlenince – Barbaros İrdelmen
Zordur başta mutlu olmak Huylar farklı birbirine alışacak . Kahvaltıda kim Zeytin peynir neden yer Çorba içilirdi bizde . Dolma ve böreğin yağı Sızardı bileğimden dirseğime . Yemek acı yenirdi bizde Ayıpmış acı yemek Otururken sofraya şimdi Cebimde saklı durur biber . Kuru fasulye pilav sınırlandı Bir tabaktan fazla yemek Kim neden yağsız yer Yemekler […]
Unutkan Ekmek Hamuru – Şükran Aydın
kalbinin incesinde sıva tutmaz harcın kırıktır köşen kenarın giderek gidilmez bilirsin sessiz baharsın yeşil bir kayboluşa bürünmüş gözünden mavi bakacak kadar . unutkan ekmek hamurusun pişmeden usanmaz aklın oklava ile incecik bir sohbet kurar kepeklerinden bulgurların dökülür un ile silersin yanarsın sac üzerinde ayakların çıplak unutkansın her dem taze rüyalar kuran . kalbinin incesinde kalın […]
Ayrılıklar Olmasaydı – Adnan Deniz
Şimdi sana gelsem bir kahve içimi. Sakın toplama savrulan saçlarını. Sakın toplama! Onlar dağınık kalsaydı, ne olurdu? Kuşlar havalansın üzerinden sürü sürü. Delirsin seni görünce sular, bir Martı, Deniz’e değdirseydi kanatlarını ne olurdu? . Şimdi burada olsaydın, bıraksaydın yeşil gözlerini, benim kahve gözlerime. Göz göze yaşasaydık bütün renkleri seninle. Senli, benli otursaydık orda burada olurdu? […]
Anka Kuşu – Erdem Arcan
içimde hikayeler birikiyor anka kuşu son şarkısını söylüyor ateşler içinde yürüyorum sana yeniden kavuşmak umuduyla . eylülün renkleri düşüyor üstüme her kanadımda ayrı bir melodi yeniden küllerimden doğuyorum bir varmış bir yokmuşçasına . bulutlardan yağmurlar düşüyor çiseler seni fısıldıyor kulağıma gökkuşağının renklerine bulanıyorum ve bu hikaye hiç bitmesin istiyorum
Mavi Gelincikler – Adil Başoğul
Sarı ve siyahtı gecenin rengi Mevsim malum sonbahar Ve aylardan eylüldü . Himalayalarda mavi gelincikler güldü Sarı ve siyah gecelere gülüşünü verdi . Kırılan yerlerime Biraz gözyaşı Biraz da hasretinin acısı düştü . Seni ömrümün en güzel yanı Acılarımın sonu gibi Ve seni mavi gelincikler gibi Seni öyle derin düşünüyorum . Bu gün nasıl eğlenceli […]
Ayrım – Mehmet Rayman
sabah güneşi çözüyor bileklerimize yapışan düğümleri düş değil yaşadığımız hayatlar kalbur üstüne çıkan günlerden azdır senin yoluna değindiğim zamanlar kaç odalı bir evden boşanmış soluğum güvercin konumu yaşadım bütün balkonları göğsümde çocukların o keskin bakışları belleğin kıvrımlarını çabuk geçiyor arkamızdan dökülen su . en çok harcadığımız umut oldu karşılığı çok uzun bir süre bekleme şükür […]
Sevdam Özgürlüktür – Uğur Bayram
Şimdi yaktım bir sigara, Oldu olacak, Doldurdum rakıyı bardağa, İnce uzundur kadeh, Acıdır rakının tadı, İçime dolan türkü tadında sevdam. Uğur BAYRAM (2005)
Seni En Çok – Özlem Polat
Seni en çok Yastığındaki kokuda Senli uyandığım uykuda Aynı bardaktan içtiğim suda Kimsesiz bayram sabahında Özlüyorum . Seni en çok Alacakaranlıkta sokakta Bir dedenin sakallarındaki akta Yaslı çınarın altından Hıçkırıklarla akan ırmakta İnadına bin baş veren başakta Özlüyorum . Seni en çok Yüreğimin közünde Sen gibi bakan Eyüp’ün gözünde Her bir taşına türlü […]
Sesimdeki Yabancı – Rıdvan Yıldız
beklersin, beklersin, beklersin de akıp gidiyor taklidin içinde yüzler içinden çıkılmaz karanlığın var daha gözünde açlık lambaları, duldada küçük enikler sesler biraz daha bekleyebilir biz kalabalıklar içinden sapalım bir ormana . haritada rengini kuşanan yaz bir suyun üstünde fazla çiçek ıssız kuyuya diyor ki dağ göründüğünden daha derin eteklerinde öpülmüş bir nisan sabahı yan yana […]
Teferruatlı Aynılık – Sefa Yıldırım
Dönüştüğün kansere, Dövüştüğün bu unsura bir kimlik, Somutluk, Bir tarih, Varoluşsal bir kâğıt, Uygunsuz, usulsüz, lüzumsuzsun evvelâ, Bunca karanlık meşguliyetin, Şu belirsizliği derinleştirmek; Yoksa hasta olmayan zihnini sözde iyileştirmek mi? Kalbini, ruhunu, düzensiz hayatını, Çırılçıplak ortaya seren kelime öbekleri, Ve ciddiyetin ve fütursuzluğun, Ve huzursuzluk söz konusu, Peki ya lafını açmadığın şeyler, Hani bahsi geçince […]
Son Yorumlar