ŞİİR 1896
Her Yerdesin – Mehmet Haki Şahinalp
Dikeninden daha zehirli güller sevdim Yılanların kustuğu sulardan içtim Ölümün şarkı söylediği dağlarda yetiştim Her türlü acıdan geçtim Ölmedim, bitmedin . Gitmediğin yerlerde geziyorum Her rüzgâr seni vurur yüzüme Hani uzakları sevmezdin Neden hep bir adım önümdesin Serpilmediğin diyar yok Acılarımın coğrafyası çok . Acılarımın terzisi olmuşum Hasretini dikiyorum üstüme Bir maşukun aşıkı olmuşum Yanıyorum […]
Uyuyan Çocuk – Berhim Gültekin
Ansızın bir gece vaktinde Bir bebeğin ağlaması Bir annenin feryadı Kara geceyi daha da kararmıştı Ses, yürekleri yakıyordu Yardım etmek isteyenler bile Korkuyor, duruyor yürekleri yanıyordu Biz çocuktuk korkmuş, korkutulmuştuk İşte dedim ya çocuktuk Silah, feryat, çığlık Herhalde çocuk olmak buydu Sonra o çocuk uyudu Bir daha çocuk olmamak üzere
Mecburum – Erdal Bila
sen o kahpe şehirde, bensizliği yaşarken ben de yağmurlarında ıslanıyorum yalnızlığımın bölük pörçük yarım yarım oysa öyle çok “keşke”lerim var ki ve o “keşke”lerim sende “iyi ki”lere boyanacaktı . ben sana mecburdum sevdiğim gözlerine mecburdum sözlerine mecburdum gülüşüne sevişine mecburdum ama şimdi gel gör ki sensizliğe mecburum…
Yankı – Şiyar Ayaz
düşünceler silinmeli tanrı dünyada mı bırakabilirim hoş denize bakmadan bırakabilirim aşırılıklar iğrenç yankılar tanrım beynimi bulandırıyor sezgiler suç gibi gelmeli kulağa ve ihtimal inanç sarsılmış ama rüzgar hâlâ esiyor.
Bir Ânın İçindeki Gözyaşları – Erçağ Akarca
Güneşli bir sokağa kuruldu elleri demirli bir yalnızlık, Güneşli bir sokağa kuruldu sabah mahmurluğuyla balkonlar, İçinde münzevi gölgelerin öldüğü bir evin terkisinde taşındı sessizlik, Sessizlik taşındı bir sabah vakti ovaları düşleyen balkonlara, Balkonların içinde kendi kendisini bunaltıyla kıran bardakları gördü bir güvercin, Bardakların içinde bir tükenmişlik sallanıyordu, Bardakların içinde bir tükenmemişlik sorgulanıyordu, Bardakların içinde yüzyıllık […]
Ulu Sinek Gibi Güneşi Çalma – Rıdvan Yıldız
bedenimde dinlenen iki göz odanın ortasında çırılçıplak unutmuş içimde olup biteni soluğumu yoran havada bir itiraz gizli eşitliğin tarafına geçeceğim, ayrı bir hayata iradem toprak olmadan . ne kolay inciniyorum karşımdakinin ruhunu boşaltmakla uğraşırken oysa kaybeden de benim özleyen de başka bir rol gerek ıslanan suratıma oturduğum şu koltuk artık hayatın içinde değil . çocukluğumun […]
Alınamayan Yol – Sinem Topal Çalışkan
Durup olduğumuz yerde, yorulmadan gitmişiz seninle Sen kuzeyi seçmişsin gitmek için Ben ise sana kuzeyi batırmışım kalbimde Oysa en güzel sevmeleri sende bulmuş Dertlerinde boğulmayasın diye meydan okumuştum Ağabeyinle bozuk arana sıcaklık girsin diye sevgi ekmiştim ellerine Vurmuştu sana, sen bilmezsin Beyaz bir gülün dikeni batıp kanatmıştı yüreğimi Ömrümde dolanıp ömrün olmuştum Kırık bir pazar […]
Aşk Olsun – Damla Tekirdağ
Ağlak bir çocuğun Gözyaşında görüyorum Seni Değişmiyor ağırlığı Aciz yüreğimin Şimdi zulüm zamanı Sevgilim Yoksul sihirbazın Kaybettiği geleceği Ve senin Ufuklara kadar çıkan Nefretin Sarıyor bedenimi Sen yine O çocuğun gözünden Akıp gidiyorsun Tutabilene Aşk olsun
Bayrağım – Cihangir Boz
23 Nisan’a Özel Al rengin hürriyet, akın nefesim. Ciğerime çeker, çeker gelirim. Uçmasın üstünde yegâne cisim Daralır yüreğim üzer gelirim. Rüzgar incitmesin atlas tenini. Düşmanlar görmesin gam kederini. İndirmeye kalkan hainlerini. Mezarını kazar, gömer gelirim. Tufanlar, bayrağım zarar görmesin. Etrafında lale sümbül yeşersin. Yeter ki bir mêlun kem gözle baksın. Tahtı sarayını yıkar gelirim. Seheri […]
Osmanlıca-Türkçe Çocuk Şiirleri – Salih Sezen
Geçmiş Zaman Lalede şehzadelerin doğum lekeleri Şehzadebaşı’na uzak bir haremde kollarıyla bağdaş kurmuş iki Yeniçeri cümle kapısının iki yanında sıfatsız havaya bakıyorlar baktıkları yerden korkmuyorlar iki baş düşüyor güvercinlerin önüne güvercinlerden -kör olsun şeytan iki takla atıyorlar yokluk için- bir anka konup alıyor o başı güvercinler kuş olmadıklarını sanıyorlar Şimdiki Zaman Karanlık renginde doru iki […]
Dirilire İnat Ölülerden Medet, O’da Olmadı – Uğur Bayram
Kabristanın en sol yanında Kulaklarım ses duymak istercesine Kesiliyor soğuğun ayazında. Karanlığa inerken ışık, Ufukta ki boşluğa takılıyor gözüm Belli belirsiz insan gölgelerini Kucaklamak istercesine izliyorum. Doğaya eş olup üretebilmek toprağı Mümkün mü? Sarıyorum toprağa katık olan insanları Gitti ay geldi güneş silindi gölgeler Sarıl sarıl sarıl, Yoruldum, Ölüler dirilmediler.
Nöbetçi Şiir – Ozan Sarı
Bizim çocuklar iple çekiyor hafta sonunu Yalandan da olsa, üç beş saatlik özgürlük her şeyleri. Geçen hafta Ulucanlar’a gittik, üç arkadaştık, üç fidandık. Üçümüz de Fırat’ın öte yanındandık. Deniz’lerin ağacını çıkışa koymuşlar Gören bir daha unutmasın diye. Tecrit koğuşlarını da gördük, kayıttan duyulan işkence çığlıkları eşliğinde! Bazı koğuşlar darağacından daha geniş değil Öyle ki, tecrittekinin […]
İçeri – Kerem Aydın
Ben buradaydım sen sonradan geldin. Yine de “hoş geldin” deseydin, “hoş bulduk” derdim. O kadar eskiydi ki söylediklerin, Yüzyıllardır anlatılan bir masal gibi anlattın durdun. Öyle güzel anlattın ki bana kendimi unutturdun. Ama ben de anlatırdım belki dinleseydin. Ben buradaydım sen sonradan geldin. Kim bilir neler anlatırdım sana “anlat” deseydin. Ben burada kaç kış geçirdim, […]
Son Yorumlar