ŞİİR 1894
masaLdaki HÜZÜN-Sertaç ÇIRALI
senden arta kalanları alıyorum tabağıma alevli bir sessizlik söylüyorum ortaya bu etini ısırmış, bu kemiğini sıyırmış bu da hani bana, hani bana demiş garsonlar seferberlik ilan etmiş senin sözlüğünden servis ediyorlar sıfatlar isim avına çıkıyor yalnız, adamı yakalıyor. yanlış, kadını. evvel zamandan kaçan başlıklı kız ve ben bir hüzün eksikti sanki masada o da yan […]
Sırnaşan Köksüz Sarmaşık -Mehmet Özgür Ersan
Uzaktan batan günün koynundaki ıslak deniz İncecik servi dalı gibi bu hayat Kendi renginde eriyen güneş Kalıplara dökülmüş bir akkor kılıç Yüreğimiz Yanık kara göğün alnında Hüzünlü bir yara gibi sıyrıldı kalktı kabuk Yeter artık dedi Bir toplumun gülüşüyse güzel yaşam Ey kırılan put Kimin içinde Senden büst yapacaklardı Neden bileceksin Kırılırken kilden narin yapın […]
Detone -Berrin Efla Fırat
Once upon a time… Ben gördüm bitiş çizgisini. Koştum koştum koştum… Spatrö,uyan ve öldür karanlığın karasında yol alan morun yeşile ihanet masalını diyorum! Sağır kalp Ağır taş Yüksüz aşk Ölümcül el Ateş neşter Hı hı hı hımmmm… pis şarkı Hamaktaki detone kediler. Once upon a time… BİZ YOKMUŞUZ!
Su – Arif Ersan
Su temizler mi her şeyi Bir katilin elinin kirini Bir zalimin yüreğini Yüzsüzün yüzünü Arsızın arını Ölenin günahını Suçlunun sucunu Polisin copunu Celladın baltasındaki kanı Su temizler mi her şeyi Su temilemez belki Her şeyi Ama yeşertir Toprağa atılan tohumu Can verir Su hayattır Hayat sudadır. Arif ERSAN 01.12.2013
Ama Ne Kahverengi Bir Mevsim Değil Miydi Güz? – Hakan Yılmaz
ama ne kahverengi bir mevsim değil miydi güz? güz gibi kokuyorsun terinden sararıp dökülüyor izleri hikayenin ama ne güzel bir mevsim değil miydi sonbahar? yoksa aynı olmuyor mu hazanlar? hüzün gibi gülümsüyorsun sanki ruhunun dalları çatırdıyor gitmek kadar bir artı yolculuk var ediyorsun koşup, hemen şuracıkta sarılı vermek kadar da bir, bir biri eksiltip yolu […]
Kavşak – Sertaç Çıralı
derin sularda ayaklarının kumu araması gibi ellerini açıp gökyüzüne yağmur beklemek çiftleşme öncesi keskin kokular yayarak koşup koşup suya atlamak yanık teninle bazen huzursuz kalan nefesine derin bir oh bazen bir eyvah bazen de eyvallah demek beklediğin gelmediğinde yakılan sigara bir çocuğun gülümsemesine asılan çerçeve bir kuşun kanadında havalanan heyecan yanağına konan ilk öpücüktür annenden […]
YALNIZLIK ÜÇLEMELERİ – Hızır İrfan Önder
• sen gidince akşam çöküyor yalnızlığıma!… • her akşamüstü kanayıp duruyor yalnızlığım!… • kim avutabilir ki ötekileştirilmiş yalnızlığımı?… • hayatıma ağlasam benimle ağlar mı ki yalnızlığım?… • her akşam kapımı ya rüzgâr çalıyor ya da yalnızlık!… • yalnızlık geceye atılan çentiktir!… • kundağım gece yalnızlığım beşik acılarım emzik!… • ölüm alnımdan öptü beni babam bile […]
Vuslat – Arzu Seloğlu
Şehrin ismini iki kişi koyabilir;Ya geride nefes bırakmayıp kapıdan son çıkanYa da hiçbir anı,ânı edinmemiş olan. Adalet sancağını iki kişi dikebilir;Ya ben/benim dediği herşeye kibrit çakanYa da kusur perdesini gözünden atan. Mâşuğa iki kişi kavuşabilir;Ya aşıklık edip vuslattan ar duyanYa da mâşuk olduğunun farkına varan
Yarım Kalan Şiir – Erol ÇELİK
Yıl iki bin on bir, Yirmi üç Ekim Saat on üş kırk bir, verildi hüküm Toprağın altında ağırdı yüküm Acının adını ben Murat koydum Karalı yazılmış dediler yazım Enkazın başında kör oldu gözüm Anlatmak istedim yetmedi sözüm Acının adını ben Yunus koydum Haykırdım sesimi duyan olmadı Kurtulmak istedim gücüm kalmadı Çocuktum, dünyada yüzüm gülmedi Acının […]
Çocukluk – Şener Beyter
Ellerinde biriken kan Ki en unutkan şeydir Sessizce sızar sözcüklerin ağzına Korku müzesinin en baş müdavimidir Kan karla birleşince Kamaşır sessizliği mucizenin Sevginin anne eli değince dizlerine Seyredilmesi öpüş gibi güzeldir Şener BEYTER
Deşince o alçacık höyüğü- Mehmet Özgür Ersan
Sınandığında ipek kılıçla Kan kokusuna alışkın atlarımızla Omuzları sızlayan süvarinin Tuğrasının kazandığı Çatlakları sıvanmış ören bir hana sığındık İçindeki siyah bir sis akıntısını Üflerken Ney’e yalın ayak bir derviş Ufuklardan kovulan bütün bulutlar Göğsüne sığınıyor ağmak için İnleme kalbim Güne bakan tutkun uğuldar Hayal ormanında Sular altında kalmış Dünyanın tek ateşine Promete’nin leşkeri adına Gölge […]
Firak – Cüneyt Ahmet Eker
Ben ne bir Ferhat, ne bir Mecnun idim; Ben Garib dağlarda bir, bir bülbül idim. Deyme yâr olsun ki, tek türküm firak; Muttasıl olsun bu mızrap,hep firak. Yok mizan yok, sulh ki gönlümden ırak, Ben canan olsam ki yâren den ırak, Sanma bahtım, güldedir aklım canım; Bir diken olmaz isen, gülmez canım. Beklerim bilsem yaren […]
Kelimelerin Sahnesi-Onur Belli
Sahneye atıldı mı bir kez adımlar Durmak bilmeden akar Kelimelerin çamuru sokaklar boyunca Anlamsızlaştıkça anlamsızlaşır Düşünceler Vurur sığ sulara Ne de olsa sahnedesin Bak keyfine Anlat varlığını hece hece Asıl sahnenin dışındakiler Kuytu köşe dergilerinde yatar Her birinde belki bir Tanpınar’ın ruhu Beslenir yaşlardan uzatır dallarını Bırakır damlalarını Yeni tazecik yapraklara Boş ver sen bunları […]
Son Yorumlar